Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
72 syf.
10/10 puan verdi
☆ DİLSİZ YARA || MELTEM GÜDEMEZOĞLU ☆ Merhabalar dostlar… Ben bugün de şiire düştüm ama nasıl düşmeyeyim. Yüreğim titreyerek okudum yine Meltem hanımın dizelerini.. Hani birisi gelir önce yâr olur sana, sonra da tutar en büyük yaran olur. İyileşmesi çok zor, her gün kabuk tutan ama hatırladıkça kanayan bir yara… Ne yapsan ne etsen kurtulamazsın bundan, kendi içinde çığlık olup büyürken acıların etrafa sessiz bir fısıltı gibi gelir, anlamazlar seni… Zaten ne kadar uğraşsanda tam anlatamazsın… Çünkü bazı acılar dilsizdir.. çünkü bazı sevdalar dilinin varmadığı kadar derinlerdedir… Kelimeler cümleler yetmez aşkında, acının da büyüklüğüne… Ne senden gidene ulaşır nede anlaşılmak istediklerine… hani diyor ya ‘söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil’ öyle bir şey bu. Bir türlü kelimelerin yetmediği, çığlık çığlığa haykırmaktan vazgeçmediğin, dizelere sığınan ama iyileşmeyen dilsiz bir yara… Ve lütfen yaralamayın kimseyi, hayat zaten çok zor…merhem olmayacaksanız yeni yaralar açacaksanız uzak durun, üflemeyin de yaralarına insanların… O nefes acıdan başka bişey vermez derdi derinde olana… Cumhuriyetimiz ve Deprem için yazılan şiirler ise ayrı duygulandırdı beni. Sonsuz teşekkür ederim. Yine şahaneydi.
Dilsiz Yara
Dilsiz YaraMeltem Güdemezoğlu · İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202417 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Söylesem tesiri yok Sussam gönül razı değil
Kırgız bozkırlarından uzak bilim kurgu tarzındaki bu roman dili ve içeriği açısından Aytmatov”un diğer eserlerinden çok farklı bir yerde duruyor . Kassandra Damgası Aytmatov tarafından sonraki nesillere vasiyet edilmiş bir uyarı romanı gibi . Eserde kendisiyle yüz yüze getirilen insanoğluna hayattaki rolünü hatırlatılıyor . İnsanlık için asıl tehditin kaynağını arayan yazar cevabı yine insanın kendisinde buluyor . Savaşlar, çevre felaketleri, soy kırımlar, gibi insanı yok eden unsurların insan kaynaklı olması bir tesadüf değil . Eser dünyanın geleceği açısıdından önemli fikirler içeriyor. Modern hayatın çözülemeyen sorunlarına temas eden yazar okuru bu problemler karşısında bir tercihe zorluyor . Bu tercih insanın , eğitimi , ailesi, çevresi, sosyal statüsü, dini , dili ne olursa olsun çözüme katkı sağlamaya zorluyor . Aytmatov’un diğer eserlerinden ayrı bir yerde konuşlanan bu önemli eseri okurlara tavsiye ederim .
Kassandra Damgası
Kassandra DamgasıCengiz Aytmatov · Ketebe Yayınları · 2021990 okunma
Reklam
192 syf.
7/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Kahraman Tazeoğlu- Vazgeçtim
Ah Mehmet beni ne kadar sinirlendirdin bilemezsin. Yani tamam senin hesap söylesem tesiri yok sussam gönül razı değil hesabı ama yani gördüğün köyünde kılavuza ihtiyacı yoktu be adam. Koray, Ah deli Koray seni okumaya başlar başlamaz çok çok sevdim. Umarım mutlu sona ulaşabilirsin diyerek okudum seni. Ama gel gör ki kendine ve Feza'ya yaptıklarına hala sövüyorum. Arif bey varlıklı bir adam olmasına rağmen asla tevazuyu elden ve gönülden bırakmayan, yaptığı iyiliklerin konuşulmasından hoşlanmayan bir adamdı. Yıllardır yurt dışında yaşayıp sonunda kendi ülkesine Türkiye'ye dönmüştü. Bir de Mehmet adında çocuğu vardı. İstanbul'a döndüğünde Arif beyi bir kaç kötü niyetli adamın elinden Saadettin bey kurtarmıştı. Arif bey ,Saadettin'in bu gözü karalığını sevmiş, dürüst bir insan olduğunu anlamıştı. Saadettin ve ailesine kendi oturduğu yerin bir alt katındaki daireyi karşılıksız vermişti. Saadettin beyin bir kızı olmuş, Arif bey ve ailesi en az onlar kadar mutlu olmuşlardı. Yıllar geçmiş Mehmet ve Feza büyümüşlerdi. Feza'nın tüm okul masraflarını Arif bey üstlenmişti. Zaman su gibi akıp giderken Arif bey ahirete göçmüş. Mehmet babasının işlerini devralmıştı. Feza 22, Mehmet 32 olduğunda- Mehmet'in annesi onun evlenmesini ve temelli Türkiye'de kalmasını istemişti. Mehmet, o tuhaf iş temposuna alışmış gitmeye karar vermişti ama bu karar Feza'yı yeniden görene kadardı.
Vazgeçtim
VazgeçtimKahraman Tazeoğlu · Destek Yayınları · 20158,1bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Söylesem tesiri yok sussam gönül razı değil.. Gözümüze kaçan eğitim içimizi sızlatıyor.. Biliyoruz ki eğitimde atılan her yanlış adım geleceğimizden çalıyor.Kaygımız ,derdimiz çocuklarımız,geleceğimiz.. Degisim için kulak vermemiz gerekenler var.. Gönül gözüyle okunmalı Çokça tavsiye.
Ağlamıyorum Gözüme Eğitim Kaçtı
Ağlamıyorum Gözüme Eğitim KaçtıMüjdat Ataman · Doğan Kitap · 2021459 okunma
68 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Hikaye Tolstoy'un dediği gibi ("tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar ya bir insan bir yolculuğa çıkar , ya da şehre bir yabancı gelir" ) başlıyor. Yani şehre ( kapı komşusu) bir yabancının gelmesiyle başlıyor. 1920 avusturyası kozmopolit viyana sokakları ispanyol gribinin 50milyon can aldığı zamanlar. Anlatıcının ( bilinmeyen
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225,7bin okunma
269 syf.
·
Puan vermedi
"Sussam Gönül Razı Değil"
Her şeyin zıttı ile kaim olduğu şu âlemde, Suskunlar’ı anlatabilmek için konuşması gerekiyordu birilerinin. Bu maksadı hâsıl eylemek niyetiyle aldım sazı elime. Sâkitini, kimi zaman dilsiz şeytan kılan kimi zamansa Hakk’a ulaştıran sade ama çetrefilli ‘susmak’ eylemi üzerine temellendirilmiş olan bu kitabı konuşmak zor olacak. Biliyorum, “söylesem
Suskunlar
Suskunlarİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20219,4bin okunma
Reklam
218 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Ah hayalperest!.. Spoiler var.
"Beyaz Geceler Öyküsü Yazısı" Ah Tanrım, nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Merhaba demedim, çünkü duyguluyum ve sinirliyim biraz. Dostoyevski’den okuduğum ikinci kitap. İlk İnsancıklar romanını okudum, pek sevemedim. Ama bu, bu mükemmeldi. 62 sayfalık öykü iki günde ruhuma ilmik ilmik işlendi. Bu dünyada kadınlara- daha doğrusu bütün
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074,8bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Senin de bir "yeraltı"n var. Zor zamanlarında sığındığın, insanlardan uzak kalmak istediğinde gittiğin, orada uzun süreler geçirmek istediğini bir "yeraltı"n var. . Ama çoğu zaman giremiyorsun oraya ha! Ortalıktan birkaç saniye de olsa kaybolamıyorsun. Belki de kaybolmak istemiyorsun. Çünkü "yeraltı"na girmeden aklından geçenleri insanların suratlarına haykırmak istiyorsun. Böyle karşılarına geçip onların ikiyüzlülüklerini haykırmak... Ama olmuyor. Düşünüyorsun. "Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil." diye geçiriyorsun içinden. Bir şey frenliyor seni. Ne olduğunu sen de bilmiyorsun. Belki biliyorsun da kendine itiraf etmekten çekiniyorsun. . Belki böyle davranıyorsun diye "deli" diyorlar sana. Düşünüyorsun. Delilik nedir ki? Deli olan kim? Kim, kimi delirtti? Farklı olan deli mi? . Sığamıyorsun hiçbir yere. İnsanlara katlanamıyorsun ve dönüp yeniden "yeraltı"na sığınıyorsun. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Yeraltından Notlar, Dostoyevski'nin birçok Batılı düşünürü varoluşçu anlamda etkilediği, 1864 yılında basılmış bir romandır. İlk bölüm karakterin zaman zaman kendiyle zaman zaman hitap ettiği kitleyle konuştuğu bölümdür. Bir nevi iç döküş... Bir arınma... İkinci bölüm ise yeraltından çıkıp insanların arasına karışma uğraşı... ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ MERAKLISINA: Zeki Demirkubuz'un yönettiği ve senaryosunu "Yeraltından Notlar" kitabından esinlenerek oluşturduğu, başrolünde Engin Günaydın bulunan 2012 yapımı "Yeraltı" adında bir film vardır.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020129bin okunma
408 syf.
10/10 puan verdi
Kitaba defalarca inceleme yazdım,sildim. Sussam gönül razı değil, söylesem tesiri yok.. Kitap bir çırpıda bitiverdi. Akıcı, güzel, hüzünlü. Sabahattin Ali nin hayat hikayesini az buçuk bilsem de kendisiyle ilgili herşeyi yeniden okumayı seviyorum. Sanki o kötü sonu değiştirebilecekmişim gibi... Sanki bu kez aynı sonla bitmeyecekmiş gibi... Ama hep aynı kötü son.. Türk Edebiyatında kısa öyküye itibar kazandıran, keskin kalemi ve entelektüel duruşu ile Edebiyat Dünyamızda farklı bir yeri olan Sabahattin Ali yi saygıyla anıyorum. Keşke sonu böyle olmasaydı.. Keşke.. Keşke...
Yeşil Mürekkep
Yeşil MürekkepOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20165bin okunma
416 syf.
·
Puan vermedi
Saydıklarımız der ki; “Sabır ile dut yaprağı atlastan kumaşa döner.” Ne kadar da doğru söylerler. Keza bu Babil’de ölüm İstanbul’da aşk’ta da öyle bir şeydir. Peki doğru olan neydi. Dağ başında fütursuz bir meyve iken kazanlarda kaynayıp, ateşler de yanıp kağıt olmak mı? Yoksa üzerine kıymetli, kerametli sözler yazılan bir eser olmak mı? Hangisi
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk
Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşkİskender Pala · Kapı Yayınları · 200420,3bin okunma
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.