Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Her resmi Türk genci gibi, yani,sporla ilişkisi hiçbir zaman maç seyretmekten öteye gitmeyen her namuslu ve bunalmış vatandaş gibi siz de ayrı bir duhuliye ödemeden bu oyuna katılabilirsiniz. Ben de, birçok vatandaşım gibi, soyutlama gücünden yoksun olduğum için ve özellikle zaman kavramını soyut olarak, yani ele gelmez bir kavram olarak düşünemediğim için süreye, ancak iki nokta arasında bir cismin hareketi olarak katılabiliyorum. Bu açıklamanın, değil dinleyenler için, benim için bile fazla soyut olduğunun farkındayım. Belki bizler, yani bu toprakların yetiştirdiği şu ya da bu çeşit değerler, soyutlaşmaya başladığımızı bu kadar çabuk farketmeseydik ve bu kadar çabuk korkuya kapılmasaydık, bizlerden de büyük matematikçiler yetişir ve ansiklopedilerde taş basması resimleri çıkardı."
Sayfa 41
233 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Karanlığın Kızı, Tanrılar ve Canavarlar serisinin ilk kitabı... Aslında bu kitabı daha önce okumuştum ama 2.kitabı elime geçince hikayeyi unuttuğumu fark ettim, ilk kitabı tekrar okudum. Aristanae çok küçük yaşlarda annesi tarafından terk edilmiş, bakıcı aileler tarafından büyütülmüş bir kız... Geçmişi konusunda merak içinde; annesi kim, onu
Karanlığın Kızı
Karanlığın KızıKelly Keaton · Dex Yayınevi · 2011116 okunma
Reklam
Albastı (Kırk Basması)– Türk Mitolojisi
“Al, alkarısı, alanası, alkızı, albasması, alarvadı, alacama, albıs, almış” gibi adlarla anılan, hemen hemen bütün Türk dünyasında görülen olağanüstü varlıklardan biridir. Bu yaratık şamanizm de ki Al ruhunun günümüzdeki temsilcisi sayılabilir. Elazığ'da buna Elkarısı” da denmektedir. Keçi, tilki, kedi, köpek, buzağı, örümcek, kuş, gelin, kefenli
Belki bizler, yani bu toprakların yetiştirdiği şu ya da bu çeşit değerler, soyutlaşmaya başladığımızı bu kadar çabuk farketmeseydik ve bu kadar kolay korkuya kapılmasaydık, bizlerden de büyük matematikçiler yetişir ve ansiklopedilerde taş basması resmimiz çıkardı.
Sayfa 42 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
YAŞASIN METİN HARA AŞKI... Artık yazmayacak, konuşmayacak, tartışmayacaktım; kendime dönecektim. Kendime dönmeye çalıştım bir de ne göreyim kendim yokum. Baktım ki ben ile "biz" arasında büyük bir uçurum oluşmuş. Neyse kendimden geçmeden konuya geçeyim. 1960'lı yıllarda ABD'de siyahi bilinç hareketi ortaya çıktığı zaman iktidar bunu
Su Basması
Ah, ne sinsi sudur bu !.. Sanki en büyük düşmanı fukara insandır. Adeta seçer de gelir avara dul kadının evindeki mandayı boğar. Bu bir acayip mahluktur. Bu bir kör canavardır. Zalimdir, alçaktır ama sessizdir. Sonra bir de bakarsın ki çekilmiş gitmiş, habarsızca. Hem de ne gidiş!..
Sayfa 82 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Su Basması
Ama gelelim bahar, ilkbahar taşmasına, işte bu bir afattır.Sahici bir afattır. Ne zengin, ne orta halli, ne de fukara tanır. Kökünden alır gider. Su güzdeki gibi sinsi, korkak, hain değildir. Namuslu, açık bir düşmandır. Alın alına, göğüs göğüse çarpışmak ister.
Sayfa 83 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Su Basması
Bahar o sene erken gelmiş, herkes tarlalara dökülmüştü. Otlar fışkırmıştı.Baharda çalışmak ne tatlıdır evlat. Baharda tarlada çalışmak bir, baharda sevişmek iki. Birincisini bilemezsin ama ikincisini tatmayan var mı ? Sen de tatmışsındır herhalde.
Sayfa 84 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
159 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Dostoyevski geliyor!
YouTube kitap kanalımda Dostoyevski'nin hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/0i9F0L1dcsM Dostoyevski'nin kaleminin sesleri artarak benliğinin saf haline doğru yaklaşmaya devam ediyordu. "En azından deneme" kavramını yükseklere çıkarmış Dostoyevski, deneyselliğin
Ev Sahibesi
Ev SahibesiFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202210,3bin okunma
106 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Kitabın ismini alan Havuz Başı öyküsü ile başlıyor bu eser. Klasik bir Sait Faik hikâyesi... Alışık olduğum Sait Faik dokusunda başlayan eser, böyle devam edecek derken farklı bir tarzla karşılaşıyorum. Bana göre okuduğum en farklı Sait Faik kitabı. Havuz Başı hikayesinde yazarın ağzından tipik yurdum insanı hikayesini okuyoruz. Ama ardından gelen hikâyelerde değişim fark ediyorum. Kıssalardan oluşan ve üçüncü ağızdan anlatılan On Milyonerin On Metresi, bir köylünün ağzından "Sakari" Nehrinin bir yandan hüzünlendirici ve bir yandan da neşe verici hikayesi "Su Basması", olayın ve mekânın yer almadığı deneme tarzını andıran "Mektup" gibi farklı hikâyelerin yanı sıra yine aşina olduğumuz Sait Faik öyküleri de aralara serpiştirilmiş bu eserde... Bir çocuk parkının gecesi ile gündüzü arasındaki farkını; bir parkın gece sahiplerini ve gündüz misafirlerini, parkta uyuyan insanların güzel sohbetlerini yaşamadıysanız bilmezsiniz. Hayatımızın kenarındaki sıradan dediğimiz insanları anlamamızın bir yolu daha var: Sait Faik'in kalemiyle tanışmak...
Havuz Başı
Havuz BaşıSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20131,837 okunma
Reklam
... Tabancayı çıkardım. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Sanırım onu korkutmak istedim, çünkü sadece telefonun bir tuşuna basması yetecekti bütün kaderimizi değiştirmeye. Korkutup durdurmak istedim o kadar. Sonra ne yapacağımı bile bilmiyordum. Ayağa kalktı. Çok öfkeli, çok kararlı çok küçümseyici bir ifade vardı yüzünde. Elime vurdu. Ondan
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
En çok dikkatimi çeken yeri kitabın tanıtımında dediği (tam hatırlamıyorum) şu bölüm; Napolyon da dahil bütün hayvanlar insanların çiftliği basması ve silah seslerini duymasıyla yere yattı, bölümünü Orwell'ın Napolyon hariç bütün hayvanlar yere yattı olarak değiştirmesidir. Neden böyle yaptınız gibi gelen sorulara verdiği cevap cidden kaliteli bir yazar olduğunu da belirtir. Orwell şöyle demiştir. Almanların saldırısı sırasında şehirde kalan Staline haksızlık etmemiş oldum...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,9bin okunma
458 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.