Çalışmanın, hak etmenin mesut arabasına binmemiş olanlar bana hep birer zavallı gibi geldiler. Şu güneşin altında fuzulî olmak en büyük bahtsızlıktır. Bu makinenin mutlaka çalışan bir çarkı olmalıyız. Ekinlere tırpan çaIan bu adamın karşısında kendimi çok küçük buluyorum. Soğumuşum, kararmış kalmışım. Hani “Kırlara gitmeliyim, güneş ışığı gibi berrak resimler yapmalıyım.” diyen ressamın enerjisi! Ben neyim böyle!
Sayfa 44 - Varlık, 1952