Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Sen nasıl muhteşem bir kitap sın! Şanlıurfa'daki aşiret ve cehalet ikilisinin acımasız yüzünü gösteren, kız çocuklarının değersiz, konuşma hakkı olmayan, ezilen, hor görülen ve küçük anne gibi 4 yaşında çocuk bakmaya mahkum edilen hayatını anlatan hatta iliklere kadar hissettiren ve bu kadar acımasız bir ortamda okumak için her türlü zorluğa katlanıp çırpınan bir kızı ( Meryem'i) anlatan muhteşem bir eser. İnsan bazen kılıcını kalkanını kuşanıp o cehaletin üzerine yürümek hissine kapılıyor. Bir solukta bitti. Devamını bekliyoruz
Alişan Kapaklıkaya
Alişan Kapaklıkaya
hocam. Emeğinize sağlık yine harikalar yaratmışsınız. Okumak istemeyen çocuklar, çocuğunu kurstan kursa yollayan aileler, istekleri bir türlü bitmeyen ve sürekli dünya malı isteyip hala memnun olmayan kadınlar.... Mutlaka okumalı
Ben Meryem
Ben MeryemAlişan Kapaklıkaya · Yediveren Yayınları · 2023167 okunma
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
49 günde okudu
Aslında uzun zaman önce bitirmiştim ama okudum seçimini yapmayı unutmuşum. Didem Madak... Okuduğum her sayfada "Bu nasıl bir teşbih?!" deyip durduğum bir kitap oldu. Şiir kitaplarını bilirsiniz - tabii çoğu kitaba da özgüdür. Her okuyan kendi yalanmışlıklarına göre hisler barındırır, anlamı da ona göre yükler. Bu kitapta hepimizin ortak yanlarına da atıf var. Çocukluk olsun, gençlik olsun... Günaşırı okuyasım geliyor. Çünkü bazen içimdekileri uyandırmak istiyorum bazen de içimdekilere uyan cümleleri bulmak. Daha çok birincisi gerçekleşiyor bu kitap için. Çünkü gün içinde, sürekli, başka uğraşlarla devam ettiğim için - daimi gereksinimler - uyandırma ihtiyacı doğuyor. Ruhumu canladırıyor, buna canlandırmak denirse tabii. Melankoliyle beslenen bir ruhu canlandırmak mı? Müphem. Didem Madak'ın bu kitabıyla başlamış bulundum. Diğerlerini de okumak istiyorum. İlkinin yeri ayrı olacakmış gibi duruyor ama denemek lazım.
Grapon Kâğıtları
Grapon Kâğıtları
Didem Madak
Didem Madak
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214,1bin okunma
Reklam
56 syf.
9/10 puan verdi
Aşk değil Saplantı..?!!
Kitabı bitirdikten sonra kütüphaneme kaldırırken, içindeki ayracın ne kadar gereksiz olduğunu düşündüm fakat bir yandan da ayraç koleksiyonuma bir yeni parçayı eklemenin mutluluğunu yaşıyorum. Gereksiz dedim çünkü ayracı kullanma ihtiyacı pek duymayacaksınız. Birkaç saatte bitebilecek derecede çerez, lâkin bitirmeden bırakmak istemeyeceğiniz kadar
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,6bin okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Her an “gerçekten ve gerçekte” yaşamanız niyetiyle.. Hayattan bi türlü zevk alamıyormuş gibi hissettiğim dönemlerdeyim, yapmak istediklerimi yapamıyormuş, hayatımda kopukluklar varmış gibi.. Boğazımda bir şeyler düğümleniyormuş gibi hissediyorum. Yutkunuyorum yutkunuyorum geçmiyor o his, Böyle hissettiğim bir dönemde başladım bu kitaba.. Çok
Seyir
SeyirPiraye · Mona Yayıncılık · 20219,7bin okunma
205 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Kitabın gerçekten akıcı bir dili mevcut ve her sayfası bir sonraki sayfayı merak ettiriyor. Hayata, yaşama ve ölüme dair çok şey düşündürüyor. Ana karakterimiz olan Fugui’nin hayatında iyi şeyler olacağına ümitlenecek gibi olsanız da zaman geçtikçe, sayfalar aktıkça kötü şeyler olmaya devam ediyor, hayat ve kitap bizi bu açıdan şaşırtmıyor. Hayatın gerçekliği de sanki kendiniz yaşamışçasına kitabı okurken yüzünüze çarpıyor. Kitap ile ilgili eleştirebileceğim tek nokta, kötü bir durumdan bahsedeceği zaman sürekli bunu “böyle bir şey yaşanacağını kim bilebilirdi ki?” cümlesi ile ifade etmesi. Bir kere gözüme takılınca sürekli takılmaya başladı ve gerçekten kitapta çok çok fazla şekilde bu cümle kullanılmış; “…. yaşanacağını /olacağını kim bilebilirdi ki?” Ancak bu cümle kitabın orijinal dilinde mi bu şekilde kullanılmıştı yoksa çevirmen sebebiyle mi bu kadar tekrara düşüldü onu bilmiyorum. Genel olarak bir günde oturup bitirebileceğiniz bir kitap, çok akıcı. Sizden başka birinin hayatını şeffaf ve tüm günahları ile bu şekilde okumak garip hissettiriyor. Gerçekten “Yaşamak” nedir anlıyorsunuz. Tüm bunlardan bağımsız olarak, kitap boyunca Çin’in o dönemdeki siyasi, sosyal ve ekonomik durumu ile ilgili de bilgi sahibi oluyoruz, hatta merakı olanlar için kitap kapsamında bu konuyu inceleyen makaleler bile mevcut. Kısaca okumanızı ve okutmanızı tavsiye ediyorum. Özellikle hayatımıza teknolojinin bu denli girmesi ile odak süreniz benim gibi çok kısaldıysa ve uzun zamandır kitaplara odaklanmak konusunda güçlük çekiyorsanız bu kitap, akıcılığı ile odak sürenizi yükseltmek için iyi bir başlangıç olacaktır.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,4bin okunma
352 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap hakkında çok fazla inceleme olsa da yine kendim de yazmak istedim. Kitabı ilk okumak istediğimde hem dışardaki yorumlar olsun hem de sıkılacağımı düşündüğüm için bir çok defa alıp bıraktığım okuduktan sonra da buna çokça pişman olduğum bir eser. Kitapta üçüncü dünya savasindan sonraki düzenden bahsedilse de aslında okurken bunun yanında bir çok şey öğrenmekteyiz. En basitinden kitabı okurken insan ister istemez 'güven' duygusunu çokça sorgulamakta bence. Çünkü kitaptaki düzende sürekli insanların evlerinde dahi izlendiği bir ortam mevcut. Kendimiz bile bazen izlendiğimizi düşünüp huzursuz oluyorken kitapta bütün bir hayatın o şekilde geçtiğini düşününce aslında ne kadar da zor bir psikolojik baskının kitapta anlatılmakta olduğu gösterilmekte. Herkes de öyle oldu mu bilmem ancak ben kitabı okurken kitap kafamda daima soluk gri renklerde canlandı ki bu huzursuzluğun en içten gösterilebilecek durumu bence. Kitapta geçen ana karakterimiz de sistemin dayattığı kurallara uymak zorunda çünkü uyulmadığı takdirde uygulanan cezalar ister istemez insanı buna itmekte. Hatta kitaptaki küçük yaştaki çocuklar bile sisteme o kadar uygun ve bağlı büyütülüyorlar ki ilerde sisteme karşı hata yapan kendi aileleri bile olsa bunu şikayet etmekten asla çekinmiyorlar. Ana karakter yaşadığı aşk sonucu bir çok şeyi sorgulasa da bu sorgulama kendisi için hiç de iyi bitmemekte. Kitabı çok geç okumuş olsam da hiç okuyamamış olmaktan daha iyi diyorum. İsminin duyulması ve gerçek bir baş yapıt olmanın hakkını sonuna kadar veren bir eser. Okuyacaklara keyifli okumalar...
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019165,8bin okunma
Reklam
336 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Tahta At
Kitap hakkında detaylı bir incele yaparak bu kitabi okumak isteyenlerin ön yargıya kapılmasını istemem ama ben pek beğenemedim. Kitapta çok fazla betimleme sanatı kullanılmış. Sahneler gereksiz uzatılmış. Türk dizisi tadında birşey olmuş. Kitabın ana konusu iyi ile kötünün mücadelesi gibi görünüyor ama sürekli bir aşk romanı okuyorsunuz. Sonuda mutlu sonla bitmiyor...
Tahta At
Tahta AtBahadır Yenişehirlioğlu · Timaş Yayınları · 2022999 okunma
536 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yorum
Merhaba bugün bu kitap'ın yorumu ile geldim. İlk başladığında eh işte diyerek başladım ama bir iki sayfa sonra Emma'nın yaptığı kemikli yüz tarifinden sonraki "kafatası bile çekicidir" tarifinden sonra gülmedim değil daha önce hiç duymadığım ve okumadığım için komik ve tuhaf buldum. Yazarın dile bana biraz yavan gelmedi değil sanırım o da yazarın sürekli dış görünüşü falan betimlemesinden dolayı. Bence yılda 1 kere görüşmek pek de aşk gibi gelmedi bana, bir insanla aşıksan onu her zaman görmek birlikte olmak istersin sonuçta öyle değil mi? Evet aşk başka şekiller de olabilir diyeceksiniz buna da katılıyorum ama normal gelmeyen bir yanıda var bence. 2. Bölümün sonuna doğru Em değişmeye ve Dex ile artık yollarını ayırmak istiyor, bence çok da iyi yaptı yavaş yavaş kendi değerini anlaması ve Dex'i bırakması çok hoştu en azından bir süreliğine de olsa. Çoğu kişi çok severek okumuş ha bende sevdim ama sevmedim de tam arada kaldım hani derler ya nörtüm diye hee tam öyle işte, özellikle Dex'in Emma'yı ve hayatına giren neredeyse her kadını cinselleştirmesi ve bu şuan ki günümüzün de sorunu olması beni kitaptan soğuttu hatta bazen okumak bile istemedim yarım bıramka istedim ama kitapları yarım bırakınca beni bir şeyler dürtüyor ve o kitabı bitiriyorum bu kitap da öyle oldu benim için. En çok da Em'in vefat edip Dex'in daha fazla değişebileceğini görememiş olmak daha da üzücüydü benim için.
Bir Gün
Bir GünDavid Nicholls · Pegasus Yayıncılık · 20106bin okunma
464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Pazarlıkçı Serisi 2 / Yabancı Bir İlahi Kitap İncelemesi
"Hepimiz parlayan bir ay gibiyiz ama görünmeyen karanlık bir tarafımız da var." -Halil Cibran Kitabı gerçekten çok beğendim, her şeyiyle harikaydı. Okumaktan çok keyif aldım. Normalde 10 verecektim ama bir yıldızı az sonra spoiler kısmında bahsedeceğim sebepten dolayı kırdım yoksa 10 yıldızlık bir kitaptı bana göre. 3. kitabı okumak
Yabancı Bir İlahi
Yabancı Bir İlahiLaura Thalassa · Martı Yayınları · 2022573 okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
Emily kıskanç şımarığının toksik manipülasyonlarını okumak isteyenlere
Öncelikle hayatımda Emily kadar kıskanç ve toksik insan görmedim belirtmek istiyorum. Kitap Emily'nin kendisini defalarca aldatan ama ayrılmayacak kadar takıntılı olduğu kocasından boşanırken aldığı tazminat parasıyla bir kitapçı açmak için bir dükkan kitalamasıyla başlıyor. Çocukluk arkadaşı Kate'e bir mesaj göndermiş ve yardıma
Yeni Başlangıçlar Kitapçısı
Yeni Başlangıçlar KitapçısıJen Mouat · Martı Yayınları · 202140 okunma
Reklam
Neml Suresi'nin 88. ayeti bak ne diyor: 'Sen dağlara bakar da onları donuk-durgun görürsün. Oysaki onlar, bulutların dolaştığı gibi dolaşmaktadır.' "Dağların hareket içinde olduklarını, kıtaların sürekli birbirine yaklaşmakta veya uzaklaşmakta olduklarını anlatmak için, yakın zamanlarda ne kadar bilimsel kitap yayınlandı, biliyor musun?" Şimdi sana soruyorum: Elinin altındaki bir tek kitabı okumak zahmetine bile katlanamayan insanoğlu, binlerce cilt dolusu bir kütüphaneye adımını atar mıydı?" "İkinci sorum da şu: Binbeşyüz sene öncesinin cahil Arap insanına, tektonik hareketlerden bahsetseydin, sana inanırlar veya seni anlarlar mıydı? "Onlara, gözle görülmeyen bazı yaratıkların insan vücuduna girdiğini ve bu canlıların hastalık yaptığını söyleseydin, tepkileri ne olurdu? Gözle görülmeyecek kadar ufak canlıları, o günün insanına nasıl anlatacaktın?”
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
17. Hafta - 17. Kitap 2024 yılında okuduğum 17. kitap, Ursula K. Le Guin’in Ümit Altuğ çevirisiyle Ayrıntı Yayınlarından çıkmış olan Karanlığın Sol Eli adlı bilimkurgu romanı oldu. Elimdeki 2022 baskısı. Bilimkurgu sevdiğim bir tür olmasa da bu kitabı, çok önemli iki ödül olan Hugo ve Nebula’yı kazandığı ve özellikle de toplumsal cinsiyet
Karanlığın Sol Eli
Karanlığın Sol EliUrsula K. Le Guin · Ayrıntı Yayınları · 20213,038 okunma
183 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Şeker Portakalı, uzun zamandır kitaplığımda okunmayı bekleyen bir kitaptı. Kitabı okurken sürekli "Keşke daha önce okusaydım. " diyordum ama kitabı bitirdikten sonra iyi ki bu yaşımda, bu olgunluğumla ve bu düşüncelerimle okumuşum diyorum. Zeze'nin çektiği acıları okurken kelimenin tam anlamıyla kahroldum. Kitabı okuduğum esnada sürekli üzülüyordum, üzüldükçe kitaba ara veriyordum ama bir yandan da sürekli okumak istiyordum. Şeker Portakalı'nı okurken pek çok duyguyu bir arada hissettim. Çok akıcı, çok güzel ve çok üzücü bir kitap olduğunu belirtmek istiyorum. Harika bir kitaptı. Gerçekten çok etkilendim. Bazen ertelediğimiz şeyler ertelendikçe değerini artırıyormuş, Şeker Portakalı'nın bana öğrettiği en önemli şeylerden biri bu oldu...
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230,1bin okunma
480 syf.
7/10 puan verdi
Miles kardeşlerden Elliot’un hikayesini okuyoruz bu kitapta.Elliot,Miles Medya’nın Londra’daki şirketini yönetiyor.Sanat tutkunu ve evleneceği insanı peri masalıyla bulacağına inan dıştan sert ve kibirli ama içten içe romantik biri.Kate ise şirkette bilişim bölümünde çalışıyor.İşe girdiğinden beri patronu ile aralarındaki sürekli çatışma olmuş.7
Kazanova
KazanovaT.L. Swan · Martı Yayınları · 202435 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.