Ne zamana dek bedenim acılar içinde, gönlüm coşkudan yerinde duramaz hâlde kalacak? Ne zamana dek dilimin ucuna binlerce kelime gelecek de dudaklarımı tek birini bile söylemeye ikna edemeyeceğim!? Gönlüm yaralı, canım yorgun... O yüzden mi suskunum yoksa? Zor durumdayım: Ölmüyorum ama sana kavuşmaya yetecek dermanım da yok. Böyle ortada kalakaldım işte, elim mahkûm sabrediyorum. Ancak sabrım da tükeniyor, fazla idare etmez beni.
Hangi şiire başlasam suskunum sana
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun
Güneşte kavrulan bir kum tanesi
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece
Yağmura suskun yaşamaya suskun
Haykırabilsem
Belki bir nehir köpürebilir sesimde
Silinebilir kuraklığın bütün izleri
Upuzun çöller vadileşebilir içimde
Hangi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda
Kışın bana yaptıkları (peki ya bu şiirin bana yaptıkları)
1
seni bir boşluğa attım
gövdemi başka gövdeler bilmeyecek artık
boşluk sesi ol..
hoşluk sesi ol..
sonra dönüp üz beni.
Hangi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun
Özlüyorum seni masmavi
Koşuyorum sana bembeyaz
Ve kahroluyorum bir anda kapkara
Ah oluyorum
Of oluyorum
Ve susuyorum
Oysa haykırabilsem
Işık yumağı bir pınar olur soluğum
Gülşiir
Geceyarısı, karanlık bir bozkırda
Işıklar içinde akan bir tren kadar yalnızım
İçinde onca insan, içinde dünya...
Soluk soluğa, demirden bir ırmağa mahkûm
Ve bilmeyen sonsuzluk nedir,
Haklı olan kim bu kargaşada?
Ateş ve su, yaşam ve ölüm, irin ve şiir
Ucu bucağı olmayan bu çığlığın
Ortasında nasıl barışılabilir?
Anlamak isterim, hangi yasa
Bir
Sayfa 219 - Kırmızı Kedi Yayınevi, Üçüncü Basım, Kasım 2017, İstanbul
Hangi kavgayı özlesem suskunum sana
Zafer sabahlarında gece kadar
Bayram sabahlarında yas kadar suskun
Böyle güzelliklere de
Böyle suskunluklara da lanet olsun
Al bu suskunluğumu-al artık
Al ki bütün gürültüler kahrolsun
Sayfa 65Kitabı okudu
Hangi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun
Özlüyorum seni masmavi
Koşuyorum sana bembeyaz
Ve kahroluyorum bir anda kapkara
Ah oluyorum
Of oluyorum
Ve susuyorum
Oysa haykırabilsem
Işık yumağı bir pınar olur soluğum
Sayfa 64Kitabı okudu
Suskunum Sana
Hangi türküye uzansam suskunum sana
Ağıt ağıt-özlem özlem suskun
Tut ki vurulmuşum
Aşktan ve kandan bir damla olmuşum
Bir saçlarının rüzgârına
Bir de ağzının kıyılarına konmuşum
Hangi dalga silebilir beni senden
Hangi kasırga koparabilir
Ben saç tellerinde bir ezgi olmuşum
Coşkuların her şahlanışında
Sana deprem deprem susmuşum
Ve sana susmaktan
inan ki yorulmuşum
Sayfa 63 - Yurt-Kitap Yayınevi, 2.basım, 2012Kitabı okudu
Suskunkunluğum bir tek sana ayandı;
"Hamuşum soru sorma gönül gözümü yorma"
Sayfa 95 - EpubKitabı okudu
Ey suskunum, dinle ki sana vurgunum. Sen dinlemezsen ben ölürüm. Anla istedim.
Sayfa 300 - Kapı Yayınları
suskunum sana
Sayfa 62 - Yurt Kitap-YayınKitabı okudu
I
Seni bir boşluğa attım
gövdemi başka gövdeler bilmeyecek artık
boşluk sesi ol..
hoşluk sesi ol..
sonra dönüp üz beni.
Ne zamana dek dilimin ucuna binlerce kelime gelecek de dudaklarımı tek birini bile söylemeye ikna edemeyeceğim!? Gönlüm yaralı, canım yorgun... O yüzden mi suskunum yoksa? Zor durumdayım: Ölmüyorum ama sana kavuşmaya yetecek dermanım da yok. Böyle ortada kalakaldım işte,
Sayfa 24Kitabı okudu
Her aşktan böyle bir şiir kaldı bende
Yaşamımın bir dilimini özetleyen
Unutuşun çiçekleri bunun için hiç açmıyor
Donuyor bir gülüş tek bir dizede
Yaşanmış yüzlerce anı, buruk bir özlem
Çivileniyor beynimin bir yerlerine
Geride -hayır- acılar filan da kalmıyor
Bir boşluk yalnızca, uçurumlara özenen.
Sözcükleri güden çobanları var kalbimin
Beynimin