Tasavvufun gayesi insanı önce kendisi hakkında şuur sahibi yapmak, sonra onu (nefsini) bulunması gerektiği makama yükseltmektir.
Tasavvufun ilk gayesi bizleri narsistik egolarımızın(nefs-i emmaremizin) zulmünden azat etmektir.Neyse ki bu mücadelede çok büyük bir müttefikimiz var.Allah...
Reklam
Babasının en hararetli şakirdlerinden Bürhaneddîn Muhakkik Termezî, Celâleddîn'in tâlim ve terbiyesini deruhde etmiş ve Gazâlî'nin orthodoxe akîdelerile mezc ve telif etdiği tasavvufu takrire devam etmişdi. İşte bu esnâda bir mucize, Celâleddîn'in fikrini -bir lâmbayı yakan bir kibrit gibi- nurlandınp uyandırmışdı. Bu mucize bizzat Şems-i
Sayfa 15 - Hece Yayınları - Birinci Basım - 2002Kitabı okudu
Kanaatim şudur: Eylemsiz bir mistisizm veya tasavvufî hayat, kupkuru bir kişisel tapınma içinde kaybolur gider; tasavvufsuz bir eylemse, hayvanca ve gaddarca bir eyleme dönüşür. O yüzden benim hayatımın gayesi, işte bu mistik anlayışla eylemi birleştirmek olmuştur.
İslam Şuuru'nun Kuralları
. Kelime-i tevhid, birinci kısmında hakiki olmayan görüntüden (lâ ilahe/ilâh yoktur, ilâhî nitelik taşıyan hiçbir sey yoktur), hakiki olanı (illa Allah/ancak Allah vardır) ayırırken, ikinci kısmında (Muhammed Allah'ın elçisidir) ise, tabiatta ve tarihte yer alan her seyi menşei ve gayesi bakımından Allah'a bağlar. Zaten her şey Yüce Allah'ın bir mesajı ve bir "ayeti/işareti"dir. Namaz, her türlü kendi kendine yeterliğin (müstağniliğin), yani sadece insanın iktidarı ve sadece insanın bilgisiyle sınırlı kalma şeklindeki her türlü iddianın aksine, Allah'a bağımlı oluşun bilincine eriștir. İnsanın kendi geçmişinde zaten mevcut olan manevi enerjilerin basit bir ürünü ve de basit bir sonucu olmayan bir hâlin coşup taşmasının beklenmesidir. Oruç, insanın nefsini hayvanî arzuların baskısından kurtarma azmini güçlendirir. Zekât, ekonomik hayatı ruhî hayatla, sosyal yardımlaşmayı imanla bütünleştirir. Zekât kelimesinin etimolojik kökeninde temizleme, arındırma fikri vardır. Zekât servetin temizlenmesi, arındırılmasıdır? Hac, nefsin iradesine boyun eğişten Allah'ın mutlak hürriyetine doğru, tasavvufun merhalelerinden geçerek yol alışı sembolize eder. Hac, aynı zamanda Mirac mekânının, Hz. Peygamber'in göge yükselişinin bir aktarımı, her şeyin imkân dâhiline girdiği Kadir gecesinin bir yansımasıdır. O gecede (Kadir gecesinde) sondan önceki hakikat gösterilmiş (vahyedilmiş)tir, zira Allah kendisini değil, sadece Kelâmını açığa vurur (vahyeder).
Tasavvufun Gayesi
Hakikaten ilahi sır ve hikmetlerden nasip alabilmek nefsani arzulardan sıyrılıp "hiçlik" haline varabildikten sonra başlar .Bunun içindir ki tasavvufun gayesi de ilahi kudret azamet ve saltanat karşısında kulun kendi acizliğini idrak ederek Rabb'ine tam bir teslimiyetle itaat etmesidir.. |Osman Nuri Topbaş
Reklam
146 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.