Çocuklara dini eğitim verme işi çok hassastır. Zira dini bilgi kuru bir bilgi olmayıp duygu bileşeni çok kuvvetli bir bilgidir. İçinde cehennem, hesap, ateş, azap, yanma, kabir, yılan, çıyan, zebani gibi unsurlar vardır ve bunlar travmatik nitelikli etkilenmeler doğurabilir. Bunlar çocukları, biz yetişkinlerden kat kat daha fazla etkiler. Doğru olan dinin, belli bir yaşa gelince tebliğ edilmesidir. Hep derim: Dinin eğitimi olmaz, dinin sadece tebliği olur. Eğitim, tek yanlı ve ısrarlı telkinlerdir. Dönüştürmeyi hedefler. Tebliğ ise sadece farkındalık oluşturur, seçenek sunar, iradeleri serbest bırakır. İmtihanın ruhuna uygun olan tebliğdir, telkin değil. Tebliği telkin yaptılar. Hedefine de Hans'ı değil, Hasan'ı oturttular.