Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnanç tekeden süt çıkartır. Bunun bir örneği de, Refahyol Hükümeti döneminde getirdiğimiz Havuz Sistemi'dir. İzmir'de TEDAŞ vatandaştan elektrik parası topluyor. Topladığı bu parayı, o günün şartlarında yüzde 40 faizle özel bir bankaya yatırıyor. Sonra ne oluyor? O özel banka aynı parayı yüzde 150 faizle devlete borç olarak veriyor. Çünkü TEDAŞ'ın parası var ama Elazığ'daki Karayollarına para lazım. Onun parası bitmiş. O parayı temin etmek için devlet özel bankalara borçlanıyor. Peki, özel bankanın devlete borç olarak verdiği para kimin? Devletin. Devlet, kendi parasını yüzde 40 faizle özel bankaya yatırıyor ama yüzde 150 faizle yine kendi parasını borç olarak alıyor. Bizden önce, bu yolla 14 milyar dolar borçlanılmış, faiz ödenmiş. Biz gelince ne yaptık? 10 bin tane kamu kuruluşunun mali imkânlarını bir elektronik merkezde topladık. Devletin nesi varsa gördük. Bütün devlet kuruluşlarına, "özel bankalardaki paralarınızı devlet bankasına götüreceksiniz" dedik. Bu elektronik hazırlık, yaklaşık bir ay sürdü. Bir de baktık ki devletimizin çok parası var. Meğer biz ne kadar zenginmişiz. Bu havuzu kurup da TEDAŞ'ın parasını faiz- siz bir şekilde Elazığ'daki karayollarına verince devlet borçlanmaktan kurtuldu, rahat bir nefes aldı. Böylece devleti, 6 ayda 10 milyar dolar faiz ödemekten kurtardık. Fakir fukaranın parasını rantiyeye, dış güçlere, ırkçı emperyalizme vermekten kurtardık.
Sayfa 183Kitabı okudu
Uzun süren kesintilerden sonra ,
"Sevgili TEDAŞ müdürümüze buradan tü bı ğer hatiiii diyoruzzzz! Tekarrrrr! Çariiii yar yar çar yariiiii!"
Reklam
Tedaş
Karanlıkta gibiyim, hep sizden gelecek ışığı bekliyordum.
Sayfa 261Kitabı okudu
eski iç işleri bakanı, eski akp milletvekili...
İdris Naim Şahin, Alevi yurttaşlarının kapılarının işaretlenmesine "Çocuklar bilgisayar oyunundan etkilenerek yapmışlar" demişti. Ölen TEDAŞ işçilerini ziyaret ettiğinde, yanma gelen vatandaşla "takla at" diye alay etmiş, davul zurna çaldırarak göbek atmasını izlemişti. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda sokağa çıkanları "illegal örgüt" saymıştı. Ergenekon kumpas davası sırasında tutuklamalara tepki gösterenlere "Dışarıda özgürlük yoksa, tutuklanınca niye şikâyet ediyorsunuz" demişti. FETÖ'nün emniyet içinde ulusalcıları takip etmek için kurduğu "C-5 Bürosu", onun dönemindeydi... İdris Naim Şahin "paralel yapı" için de şöyle demişti: Paralel yapı dedikleri darbe yapmışsa, doğru, darbecilerdir. Cehalete darbe vurmaya çalışmıştır paralel yapı. Zulme karşı çıkmıştır. Paralel yapı, doğrudur.
Sayfa 186Kitabı okudu
Çalık'ın Elektrik borcu
Başta Vakit Gazetesi olmak üzere İslamcı basın, Vatan Gazetesi, Tayyip'in Damadı'nın yöneticisi olduğu Çalık Grubunun babası Mahmut Çalık'ın 17 milyon TL'lik elektrik borcu olduğunu ve bu borcu yatırmamasını haber yapınca, Baba Çalık yerine Vatan Gaze-tesi'ne saldırıyorlardı. Melih Aşık, "Açık Pencere" adlı
Arşiv unutmaz!
İdris Naim Şahin, ölen TEDAŞ işçilerini ziyaret ettiğinde, yanma gelen vatandaşla "takla at" diye alay etmiş, davul zurna çaldırarak göbek atmasını izlemişti. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda sokağa çıkanları "illegal örgüt" saymıştı.
Sayfa 186Kitabı okudu
Reklam
Ulan bu ne elektrikmiş be kardeşim, TEDAŞ'a çevirdiniz her yeri.
Sayfa 117 - HayykitapKitabı okudu
Emperyalizm
İnanç tekeden süt çıkartır. Bunun bir örneği de, Refahyol Hükümeti döneminde getirdiğimiz Havuz Sistemi`dir. İzmir`de TEDAŞ vatandaştan elektrik parası topluyor. Topladığı bu parayı, o günün şartlarında yüzde 40 faizle özel bir bankaya yatırıyor. Sonra ne oluyor? O özel banka aynı parayı yüzde 150 faizle devlete borç olarak veriyor. Çünkü TEDAŞ`ın parası var ama Elazığ`daki Karayollarına para lazım. Onun parası bitmiş. O parayı temin etmek için devlet özel bankalara borçlaniyor. Peki, özel bankanın devlete borç olarak verdiği para kimin? Devletin. Devlet, kendi parasını yüzde 40 faizle özel bankaya yatırıyor ama yüzde 150 faizle yine kendi parasına borç olarak alıyor. Bizden önce, bu yolla 14 milyar dolar borçlanmış, faiz ödenmiş. Biz gelince ne yaptık? 10 bin tane kamu kuruluşunun mali imkanlarını bir elektronik merkezde topladık. Devletin nesi varsa gördük. Bütün devlet kuruluşlarına, " özel bankalardaki paralarınızı devlet bankalarına götüreceksiniz" dedik. Bu elektronik hazırlık, yaklaşık bir ay sürdü. Bir de baktık ki devletimizin çok parası var. Meğer biz ne kadar zenginmişiz. Bu havuzu kurup da TEDAŞ`ın parasını faizsiz bir şekilde Elazığ`daki karayollarına verince devlet borçlanmaktan kurtuldu, rahat bir nefes aldı. Böylece devleti, 6 ayda 10 milyar dolar faiz ödemekten kurtardık. Fakir fukaranın parasını rantiyeye, dış güçlere, ırkçı emperyalizme vermekten kurtardık. Bize kadar bütün KİT`ler her sene 5 milyar dolar zarar ediyordu. Biz gelir gelmez aynı KİT`ler, 2 milyar dolar kâra geçti. Bunlar gelince devlet kuruluşları zarar ediyor, bu gelince kâr ediyor. Çünkü at sahibine göre kişner.
Sayfa 183Kitabı okudu
İzmir' de TEDAŞ vatandaştan elektrik parası topluyor. Topladığı bu parayı, o günün şartlarında yüzde 40 faizle özel bir bankaya yahrıyor. Sonra ne oluyor? O özel banka aynı parayı yüzde 150 faizle devlete borç olarak veriyor. Çünkü TEDAŞ'ın parası var ama Elazığ' daki Karayollanna para lazım. Onui'ı parası bitmiş. O parayı temin etmek için devlet özel bankalara borçlanıyor. Peki, özel bankanın devlete borç olarak verdiği para kimin? Devletin. Devlet, kendi parasını yüzde 40 faizle özel bankaya yahrıyor ama yüzde 150 faizle yine kendi parasını borç olarak alıyor. Bizden önce, bu yolla 14 milyar dolar borçlanılmış, faiz ödenmiş.
Sayfa 183
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.