Öğrenci neden ders çalışmaz..
Bir yılda ders çalışabilmemiz için 365 gün var. 52 gün pazarları kaldırırsak 313 gün kalıyor. yazın havaların ısınmak için çok sıcak olduğu 50 gün var. yani geriye 263 gün kalır. Her gün ortalama 8 saat uyuyoruz bir senede toplamda 122 gün uyumuş oluyoruz geriye de 141 gün kalıyor. Kendimize her gün 1 saatlik zaman ayırsak 15 gün daha gider. Kaldı 126 gün. Her gün yeme içme için 2 saatimizi ayırırsak 30 gün daha gider. Kaldı 96 gün. İyi bir öğrenci dışarı çıktığında 2 saat gezip tozsa yılda 92 gün eder ve geriye sadece 4 günümüz kalır. Eee sonuçta bizde insanız 3 günde hasta olsak geriye 1 gün kalır. aaa! tesadüfe bak sen o gün de doğum günümüz... 😂😂
Bütün sınıf tanıklığında bol bol baktık birbirimize. Midemde kelebekler uçuştu, karnım heyecandan guruldadı. Tesadüfe bak, midenin Kürtçesi "aşık" tır.
Sayfa 24Kitabı okudu
Aklıma birileri geldi amma :D
— Ben Ebru, dedi. Tezgâhtarım, filan pasajda filan mağazada.
Oğlan şaşkınlıkla elindeki spor gazetesini düşürdü. Eğilip alırken:
— Tesadüfe bak, ben de aynı pasajdayım. Kuaförde. Adım İrfan. Hatırladınız beni, bravo. Kızın yüreği pır pır etti. El sıkıştılar. Yakışıklı çocuktu. Hem yüzü kızardığına göre terbiyeli olmalıydı. İyi, iyi.
— Ne güzel işte. Artık beraber gider geliriz.
Oğlan alışkın değil dedik ya. Küçük dilini yutarken:
— Ya! Elbette. Gider geliriz.
Kız bir hamle daha yaptı:
— Belli olmaz, belki birlikte hamburger yeriz.
Oğlan önüne bakıyor ve düşünüyor. Gerçi akıl kalmadı ya. Kendisi top peşinde koşarken kızlar nereden nereye gelmişlerdi. "Yuh bize" dedi. "Güya ilk adımı erkek atar. Kız üç gol kaydetti, bende tık yok. Nasıl da güzel. Gözlerinin içi gülüyor."
"Ey vesveseli arkadaş! Gel, bu azîm sarayın nakışlarına dikkat et ve bütün bu şehrin zînetlerine bak ve bütün bu memleketin tanzimatını gör ve bütün bu âlemin san’atlarını tefekkür et! İşte bak: Eğer nihayetsiz mu’cizeleri ve hünerleri olan gizli bir zâtın kalemi işlemezse, bu nakışları sair şuursuz sebeblere, kör tesadüfe, sağır tabiata verilse, o vakit ya bu memleketin herbir taşı, herbir otu, öyle mu’ciznüma nakkaş, öyle bir hârikulâde kâtib olması lâzım gelir ki, bir harfte bin kitabı yazabilsin, bir nakışta milyonlar san’atı dercedebilsin."
Tesadüfe bak,midenin Kürtçesi "aşık" tır.
Sen hükümeti tanımıyor musun?’
Onlara tanıdığımı söyledim.
‘Şu tesadüfe bak, onu biz de tanıyoruz. Ama hükümetin anası hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.’
