Yasmin Şahin
@tiyatrocuyasmin
Hayat bir oyun…
Sanatçı/Oyuncu
Ankara, 5 Mayıs
112 kütüphaneci puanı
155 okur puanı
Ocak 2022 tarihinde katıldı
Okur Takip Önerileri
Yine Muhteşem
İlk kitap biter bitmez hemen başladım okumaya.
**1. Kitap 
Kapak Kızı incelememi okumak için;
#160304612
Bu sefer tüm kitap sadece Şebnem konuşuyor. Ama nasıl konuşuyor, nasıl
anlatıyor, nasıl okuyoruz. Merakla, hüzünle, sevgiyle, acıyla…
Yine çokkk akıcı, yine harika dolu dolu bir roman. Sanki bir film, hatta dizi izler gibi okudum.
İlk kitapta konuşulan, bahsedilen herşeyi şimdi Şebnem’den dinliyoruz. Ama parça parça ve karışık. Sanki kızın günlüğünü açmışsınız ve her gün rastgele bir sayfasını okuyor gibisiniz. Hikayeyi kafanızda puzzle parçası gibi birleştirmek size kalıyor. Zaten bittikten sonra da tüm günlük herşeyiyle unutulmaz bir hal alıyor.
Yine bir çok alıntı, yine bir çok altı çizili sözcük. Harika cümleler..
Veee tabi kii o hiç beklenmeyen son..
Şimdi sıra 3. Kitapta. 
Osman ‘da. Bakalım şimdi Osman bize neler anlatacak. Çünkü bu kitap sadece sustu. Hep görmezden geldi. Bakmadı, gördü ama konuşmadı. Bence çok şey demeliydi.
Harika
Bir tren vagonu, yemekli vagon. Vagonda çalışanlar, yiyenler içenler… ama hepsinin ortak noktası; bir dergide, müthiş güzel çıplak bir kadın. Ayın kızı “kapak kızı”
Akıcı, hızlı okunan, sanki iç içe yazılmış bir sürü romandan oluşan kocamannn bir roman gibi. Çok sevdim. Hatta birr sürü alıntı yaptım. Öyle güzel cümlelerle dolu ki.
Okuyorsunuzzz, ama merakla. Çünkü okudukça başka bir hayat, başka bir hikaye başlıyor. Ve bu durum son sayfaya kadar devam ediyor.
Trende oturan Selda’yı tanırken hop bir anda başka bir kişiye geçiyor ve yemekli vagonda çalışan Bünyamin’in hayatını izliyoruz sanki, sonra hop Ersin başlıyor anlatmaya.. tam Ersin’in hayatını hayal ederken bir anda Selda’ya geri dönüyoruz…
Kitap öyle hızlı bitiyor ki. Merak ediyorsunuz hepsini.. Yaşananları, herkesin düşüncesi, asıl hikayeyi “kapak kızı Şebnem’i.”
İşte tam o anda biten 1. Kitabı kapatıp. İkinci kitabı 
Yeşil Peri Gecesi ‘ni okumaya başlıyordunuz. Şebnem o fotoğrafı neden çektirdi?
Yazarın ilk okuduğum kitabı 
Bozkırda Altmışaltı olmuştu. Çok sevmiştim. Hemen diğer kitaplarını da aldım.
Kitap 3-4 saatte bitti. Hızlı okunan 6 adet kısa öyküden oluşuyor. Aslında öykü ama sanki hepsi biraz roman tadında.. bir çoğunda üzülüp içiniz sızlıyor. Bazıları keyiflendiriyor.
Tek düşüncem sanki bazı öyküler yarım kalmış gibi, yani böyle olaylar oluyor oluyor, en güzel yerinde bitiyor. Bundan sonrasını hayal etmek bize kalıyor gibi. Keşke daha fazla olsa dedirtiyor.
Arka kapakta yazdığı gibi…
“Yer yüzüne iyilikle bakan masalsı dünyasından… Taşranın ağrıları, heves ve rüyaları…”
Kırmızı Piyano
Yazarın ilk kitabı 
Kafes'i okuduktan sonra ne zaman kitap çıkarsa aynı tadı alırım diye hemen okumaya başlıyorum. 2. Kitabı “Gölün Dibindeki Ev”de yaşadığım hayal kırıklığından sonra bu kitap daha iyi geldi.
Sonu herkes için sorgulanması gereken, farklı bir final olmuş olabilir.
Sonuna kadar gizemli, iyi kurgulanmış, akıcı bir kitap sizi bekliyor diyebilirim.
Kafes’i ilk sırada tutarak - eğer onu sevdiyseniz - bunu da seversiniz diye düşünüyorum. Hastane yatağında başlayan olaylar geri dönüşümlerle açığa çıkıyor.
Çöller, müzik, sesler.. “Sese Kulak Verme”
Arkadaşım Burak Tamdoğan’ın kitabını görünce hemen aldım okudum. Kitapta düşüncelerin, yaşamların, anıların şiirlere dökülmüş halini buldum. Asıl hoş olan kitap gerçekten tersten başlıyor ve şiirsel yazılarla devam ediyor. İçinde kaybolduğunuz kelimeler.. Kalemine sağlık... 
Burak Tamdoğan
