Öğrenmek isteyen okusun!
Öncelikle yazdıklarım kitap incelemesinden ziyade yazar incelemesi veya araştırma yazısı oldu. Bu araştırma-incelemeyi oluşturmak, (geceleri birer-ikişer saatimi ayırarak) bir haftamı aldı. Biraz emek verdim açıkçası. Bu sebeptendir okuyacak olanlara kesinlikle birşeyler kazandıracağımı düşünüyorum. Vakti olan herkesin
Bana şiiri sevdiren adam, Atsız'a selâm olsun!
Atsız'ın kitapları her zaman beni çok etkilemiştir. Bunun sebebini Atsız'ı tanımaya, onu bilmeye bağlıyorum. Kitaplarını, onu tanımadan okumuş olsaydım bu kadar etkilenmezdim diye düşünüyorum.
Atsız'ı abarttığımı düşünenler olabilir(onlar burayı terkedebilirler) fakat her okurun etkilendiği yazarlar
Romanlar dinlendiği yerdir okurun. Dinlenme dediysek keyif çatma manasında değil. Dünyanın yükünü bir kenara bırakıp uzaklaşma, içine çekilme, rahatsız olduğumuz ne varsa mola verme anlamında kullanıyoruz bu dinlenmeyi. Yeni bir sayfa açmak, önem verdiğimiz bir yazarın dünyasına tanıklık etmek, biraz da onun gözünden bakmak, onun gözüne bakmak.
E-book olarak okumak İsterseniz.
drive.google.com/file/d/1upa9t7o...
Her son yeni bir başlangıca gebedir. Bitmek; kimine göre bir son, başkasına göre yeniden doğuştur. Her şeyin sonu olduğu gibi bununda bir sonu vardır. Geç olsa da öğrendim artık. Şimdi baktığımda geride ne bırakabiliyorum ve siz
Rum 1-3: “Rum’lar düşük bir yerde mağlûb oldu; fakat onlar bu mağlûbiyetlerinden sonra, birkaç sene içinde (Arapça gramerine göre üç ile dokuz yıl arasında) galib geleceklerdir.
Kuran’da Rumların (Bizansların) yenildiğini fakat birkaç yıl içinde galip geleceğini Rum-3 ayetinde haber veriyor. Peki öyle mi oldu ve bu bir mucize midir
Ordunun alamadığı bir tepeyi almamız için
Sakarya savaşından
Osman Ağa’ya emir gelmişti
Sabaha karşı Osman Ağa abdest almamızı emretti. Hepimiz abdest aldık. Osman Ağa bize korkan varsa bu hücuma gelmesin,geri dönsün dedi.Geri döneni kendisi öldürecekti.Korkak asker istemezdi.Sabah namazı vaktinde Allah Allah sesleri ile hücum ettik.Atlarımız katırlarımız da bizim hücum ettiğimizi anlamış gibi bağırıyor,tuhaf sesler çıkartıyorlardı..
Daha önce Hüseyin Nihat Atsız'ın Bozkurtlar ve Ruh Adam romanlarını okumuş ve oldukça sevmiştim. Ruh Adam kitabındaki şiirleri okuyunca Atsız'ın diğer şiirlerini de okumayı çok istemiştim. Kısmet bugüneymiş. Kitabımız Hüseyin Nihal Atsız'ın Yolların Sonu isimli şiir kitabı. Atsız'ın aşk şiirlerindeki coşkusu Türkçülük şiirlerinde bol miktarda var.
"Bu yeryüzü, yeryüzü olalı beri, yeryüzünde kendiliğinden her ne varsa, onları satan ülkem: tütün ve fındık ve palamut ve deri ve barsak ve pamuk ve salyangoz ve insan gücü ve delikanlılarının ve genç kızlarının alınterini ve göznurunu ve gözyaşını ve kanını ve iliğini... İsa'dan önceki yirminci yüzyılı satıp, İsa'dan sonraki yirminci yüzyılı
İnce Memed 3 an itibarıyla bitmiş bulunmakta. 1 ve 2'nin peşine hiç ara vermeden okudum ve 4'ü de bu şekilde tamamlamayı planlıyorum. Belki de yıllar sonra zihnimde 1.si bağımsız roman olarak kalacak ama 2,3 ve 4 birbirine eklenebilir. Yaşar Kemal 1980'li yıllarda yazıyor 3 ve 4. ciltleri.
3. seri sayfalar dolusu tasvirle başlıyor. Çukurova'nın
Fakir Baykurt diyor ki:
"Epeyden beri kafamda gezen bu romanı Mamak Askeri Cezaevinde yatarken geliştirdim. Bitmedi, Ankara Sivil Merkez Cezaevine geçtim. Yapacak iş yok. Yazma olanağı da yok. Ne yapayım? Vurdum voltamı, kurdum romanımı.
Çıkınca da hemen yazdım... Gerçi bu romanda doğrudan doğruya cezaevi geçmiyor. Ama halkımızın
...
Ey gözünün rengi bana yabancı güzel,
Her yolcunun uğradığı ey hancı güzel!
Sen yabancı kucaklarda yaşarken her gün
Yapıyorduk bizde kanla, barutla düğün.
...