Yeni emperyalizmin iç bütünleyicisi olarak tüketim toplumunda
da doğrultu benzer şekilde ters çevrilmiştir gerçek ücretler düşmekte,
enflasyon ile işsizlik sürmekte ve uluslararası mali kriz, imparatorluğun
ekonomik bazının zayıflığını göstermektedir. Toplumsal değişimin
bir potansiyel kitle bazı, kapitalizmin işlemsel gereklerini ve değerlerini
baltalama tehdidi oluşturan çalışma tutumları ile
protestolarda kendi dağılımını ve politika-öncesi ifadesini bulur. İnsanın
bu aptal, yorucu, bitmek bilmeyen iş olmadan (daha az ücretle, daha
az gereç ve plastikle yaşayıp daha fazla zaman ve özgürlük edinerek)
hayatını kazanması mümkün değil midir? Dünyayı yönetenler
tarafından dayatılan hayatın gerçeklerince yadsınan bu yüz yıllık soru
artık soyut, duygusal, gerçekdışı bir soru değildir. Günümüzde bu soru
tehlikeli derecede somut, gerçekçi, yıkıcı biçimler alır.