Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
479 syf.
9/10 puan verdi
Elbette, Oğuz Atay'ın "Tehlikeli Oyunlar" adlı eseri, Türk edebiyatının önemli metinlerinden biridir. Bu eser, Atay'ın kaleme aldığı ve 1973 yılında yayımlanan bir romanıdır. "Tehlikeli Oyunlar", Atay'ın özgün anlatım tarzını ve edebi dehasını gözler önüne serer. Roman, geniş bir anlatıcı yelpazesi ve farklı anlatım teknikleriyle dikkat çeker. Anlatıcılar arasında karakterlerin kendi ağzından yapılan aktarımlar, mektuplar, günlükler ve hatta bir tiyatro oyunu yer alır. Bu, okuyucuya çoklu bakış açıları sunar ve hikayenin derinliklerine inme fırsatı verir. "Tehlikeli Oyunlar", toplumun ve bireyin kimlik arayışını sorgular. Karakterlerin yaşadığı çelişkiler, toplumsal normlar ve bireysel özgürlük arasındaki gerilim, romanın temel unsurlarından biridir. Atay, bu romanında modern insanın içsel çatışmalarını ve varoluşsal sorunlarını ustalıkla işler. Dil ve üslup açısından, Atay'ın sıra dışı bir tarzı vardır. Onun metinlerinde ironi, mizah ve trajedi iç içe geçer. Dil oyunları, alıntılar ve çağrışımlar, okuyucunun metne derinlemesine dalmalarını sağlar. Oğuz Atay, "Tehlikeli Oyunlar" ile Türk edebiyatında önemli bir dönüm noktası oluşturmuştur. Eseri, çağdaş Türk romancılığının önemli bir örneği olarak kabul edilir ve geniş bir okuyucu kitlesi tarafından ilgiyle okunur. Atay'ın benzersiz tarzı ve eserin derinlikli içeriği, Türk edebiyatının zengin mirasına önemli bir katkı yapmıştır.
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231,2bin okunma
·
Puan vermedi
Elbette, Tarık Tufan'ın "Düşerken" adlı eseri, Türk edebiyatında önemli bir yere sahiptir. Kitap, Tufan'ın şiirlerini bir araya getiren bir derlemedir ve yazarın edebi tarzını ve düşünsel derinliğini yansıtır. Tufan'ın şiirlerinde sıkça karşılaşılan temalardan biri insanın iç dünyasıdır. Onun şiirlerinde duygular, düşünceler ve ruhsal deneyimler etkileyici bir şekilde işlenir. İnsanın iç dünyasındaki karmaşıklıklar, Tufan'ın dikkat çekici bir biçimde ele aldığı konulardan biridir. Ayrıca, Tufan'ın dil ve imge kullanımı da dikkat çekicidir. Onun şiirlerinde sıklıkla metaforlar, semboller ve çağrışımlar kullanılır. Bu, okuyucunun metne derinlemesine dalmalarını ve farklı katmanlardaki anlamları keşfetmelerini sağlar. Doğa ve insan ilişkisi de Tufan'ın şiirlerinde önemli bir tema olarak karşımıza çıkar. Doğanın güzellikleri ve doğanın değişkenliği, insanın duygusal ve ruhsal deneyimlerini yansıtmak için sıkça kullanılır. "Düşerken", Tarık Tufan'ın edebi yeteneğinin ve şiirsel dilinin güzel bir örneğidir. Bu eser, okuyucularını derin düşüncelere sevk ederken aynı zamanda duygusal bir yolculuğa çıkarır. Tufan'ın şiirleri, Türk edebiyatının önemli bir parçası olarak kabul edilir ve geniş bir okuyucu kitlesine hitap eder.
Düşerken
DüşerkenTarık Tufan · Profil Kitap Yayınları · 20186,3bin okunma
Reklam
180 syf.
8/10 puan verdi
Elbette, Enis Batur'un "Ne Yitirdiğimizin Nesi" adlı eseri, çağdaş Türk edebiyatının önemli yapıtlarından biridir. Bu kitap, Batur'un 1990'larda yazdığı şiirlerini içerir ve onun edebi tarzının önemli bir örneğidir. Batur'un şiirlerinde sıkça gördüğümüz temalardan biri zamandır. Onun şiirlerinde zaman kavramı, geçmişle gelecek arasındaki ilişkiyi sorgular. Zamanın akışı, bellek ve unutma üzerine düşünür. Bu bağlamda, "Ne Yitirdiğimizin Nesi" kitabında da zamanın yitirilenleri ve hatıraları nasıl etkilediği, bellek ile geçmiş arasındaki ilişki üzerine yoğunlaşır. Batur'un dil ve imge kullanımı da dikkat çekicidir. Onun şiirlerinde dil oyunları, çağrışımlar ve semboller sıkça karşımıza çıkar. Bu, okuyucunun metne farklı katmanlardan bakmasını sağlar ve derinlemesine anlam arayışını teşvik eder. Ayrıca, doğa ve insan ilişkisi de Batur'un şiirlerinde sıkça işlenen bir tema olarak karşımıza çıkar. Doğa, insanın duygusal ve düşünsel deneyimlerini yansıtan bir arka plan olarak kullanılır ve doğanın sembolizmi, insanın iç dünyasıyla etkileşim içindedir. Sonuç olarak, "Ne Yitirdiğimizin Nesi" Enis Batur'un edebi tarzının ve düşünsel derinliğinin önemli bir örneğidir. Bu eser, çağdaş Türk şiirine ve edebiyatına katkıda bulunmuş ve okuyucularını derin düşüncelere yönlendirmiştir.
Neyin Nesisin Sen
Neyin Nesisin SenEnis Batur · Kırmızı Yayınları · 20079 okunma
Özdil'i, özgeçmişi ve içinde bulunduğu ağır sorunlarla Türk'e Türk’ü anlatmak, hem de hiç bir uydurma kelimenin yardımına el açmadan... Askerlikten yetişen Ömer Seyfeddin, bu görevi yüklenmişti.
Az önce boykot listelerini kontrol ederken pınar boykot değilmiş şaşırdım boykot diye kalmış aklımda ama asıl şaşırdığım tikvesli boykotmus bana nedense hep Türk markası gibi geliyordu ya. Gece aydinlanmasi da yaşadığıma göre uyuyabilirim
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
63 günde okudu
BENDEN SELAM SÖYLE ANADOLU 'YA Yazar: Dido Sotiriyu "On kere dünyaya gelsem, on keresinde de hürriyet için canımı verirdim." ✧ "Savaşın getirdiği kinle vahşet, daha güçlü çıktı dostluk ve arkadaşlıktan.. Temiz yürekler, düşman toprakları üzerinde unutulmuş bayraklar gibi kaldı." ♡ Herkese Merhaba Ben ne okudum böyle
Benden Selam Söyle Anadolu'ya
Benden Selam Söyle Anadolu'yaDido Sotiriyu · Can Yayınları · 20211,008 okunma
Reklam
Acı gündemdedir. Acıdır borsa haberleri, Türk parasının değeri, Düşüp yükselen altın. Acıdır gelinlik bir kızın Sandık lekeli çeyizi.
Kutadgu Bilig’de Kadın Bölümünden
Öte yandan devlet işlerinin yürütülmesi, doğruluğun temini ve toplumun saadete kavuşturulması ancak akıl yoluyla mümkün olabilir. Bu akıl ekolü sadece bir dizi devlet işlerini yürütmeyi değil aynı zamanda dini bakımdan aklı kullanmayı da içine alır. Bu yönüyle Türklerin İslamiyet'e girmeye başladığı dönemlerde Maveraün nehr sahasında yaygın olan Hanefi-Maturidi ekolünün akıl temelli bir yoruma sahip olduğu da dikkatten kaçmamaktadır. Dolayısıyla Türklerin de dahil olduğu İslam anlayışı akıl temellidir. Buna paralel olarak Yusuf Has Hacib aklı kullanmayı mutluluk ve saadete erişmenin en önemli vasıtası olarak değerlendirir. Ona göre mutluluk ancak akıllı olana yakışır ve sözü ve gönlü doğru tutmak ancak akılla mümkün olur.
Hasan Akay, Taşlıcalı Yahya Bey'in şiirindeki bir mazmundan yola çıkarak "doğrandıkça artan ekmek" metaforunu öne sürer. Burada, yorumladıkça anlamsal ve çağrışımsal zenginlik kazanan şiir kastedilir.
~ Günler hatta haftalarca sana, kendimizi anlatabilirim ve yine de anlaşılamayabilirim. Bu yüzden bunu yapmayacağım. Şimdilik sadece üç şeyi bilmeni istiyorum: İlki; bizler, ebediyete kadar Yaradan'ın yeryüzünde sevdiği, değer verdiği şeyleri savunmak ve Türk milletini korumak için yemin etmiş insanlarız...varlık nedenimiz, budur. İkincisi; senin özel ve korunmaya değer biri olduğunu düşünüyoruz. Ve son olarak; dünya yaşamı için kaçınılmaz akıbet hızla yakkaşıyor...zaman daralıyor...tüm işaretler, bunu gösteriyor!
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.