Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
392 syf.
·
Puan vermedi
Yine çok güzel diyerek bitirdiğim bir kitap.. Kız çocuğunun utanç olarak görüldüğü Pakistan Peşaver'de doğup yaşayan bir peştu kızı MALALA Yusufzay.. Kız çocuğunun doğdu günü kasvetli bir gün olarak adlandıran bir halk, Erkek çocuklarının doğumunun silahlarla kutlanıp,kızların örtüler altında saklandığı, Eşi kız çocuk doğurdu diye tebrik
Ben, Malala
Ben, MalalaMalala Yusufzay · Epsilon Yayınları · 20143,003 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
Korkunç bir öykü, her cümlesi sarsıcı
Bu kitap o kadar acı ki... Bu kadar korkunç bir öykü okuyan çok azdır. (Bizim ülkemizde Sevr'den sonra ve Milli Mücadele yıllarında yaşanan katliamların ne kitabı yazılmış ne de filmi yapılmıştır. Yapılsa bu kitaptaki kötülüklerden daha fazla olduğu aşikardır. Yalnızca haber olarak okuduklarımız kanımızı dondurmaya yetiyor, bir de
Leyla
Leyla
gibi romanını okusak kendimize gelemeyiz. Bunu da belirtmeden geçemezdim.) Bosnalı Leyla'nın korkunçtan öte hikayesi bu kitap. Savaşla insanların ne derece canileşebileceğinin bir göstergesi. Birçok yerde okuduklarımı hazmetmek çok zordu. Bunlara bir örnek vereyim: Kızları, tecavüz için topladıkları bir oda var. Askerler gelip gidip kızlara tecavüz ediyorlar. Kızlardan biri ölmüş, asker farkında bile değil başlıyor tecavüze. Diğer esir kızlar ağzını açıp tek kelime edemiyor. Asker işinin ortasında fark ediyor ve niye söylemiyorsunuz diye kızlara çıkışıyor. Veya bir başkası da şöyle, Leyla ondan faydalanılma planlarından habersiz bir yere getiriliyor ve banyo yapıyor orada. O kadar kirli, o kadar zayıf ve o kadar perişan ki... Banyo yaptıkça üstünden başından akan bitleri görüyor. Bitler oluk halinde üstünden akıyor. Tasavvur edebiliyor musunuz? Nasıl bir hale düşürüldü kaç tane genç kız? Çok acı, çok rahatsız edici bir kitap. Fakat bazı gerçekler rahatsız eder. Zaten rahatsız da etmeli ki bir daha olmasının önüne geçilsin. Herkes okumalı.
Leyla
LeylaAlexandra Cavelius · Pegasus Yayınları · 20167,4bin okunma
Reklam
Tuğçe
Kıbrıs' ta vuruşmuş, gazi olmuş, deniz astsubayı, kahraman bir babanın evladıydı. Gölcük'te, lojmanda doğmuştu. Liseyi bitirince Deniz Harp Okulu' na yazıldı. Sevgi'yle tanıştı. Aşık oldu. Evlendi. Görevi gereği denizde yaşıyordu, sürekli seferdeydi. Bazen aylarca gelemez, çiçeği burnunda gelin gözyaşları içinde beklerdi.
Sayfa 44 - Kırmızı Kedi Yayınevi / 3.Basım 2015Kitabı okudu
1882’den tahttan indiriliş tarihi olan 1908'e kadar gecen 26 sene zarfında ülke nice siyasi buhranlara, hudud eyaletlerinde ayaklanmalara,bir çok kısmı seferberliklere, bir gerçek savaşa şahid olmuşken, borçlar cüz'i bir artış kaydetmiş, 130 milyondan 150 milyona çıkmıştır.İdarenin illallah dedirten sonu gelmez mali güçlükleri düşünülürse,sadece yabancı ipoteği biraz daha ağırlaştırmamak için daima elinin altında bulunan bir kaynaktan faydalanmayı reddeden,aleyhinde o kadar atılmış-tutulmuş bir padişahın gösterdiği hamiyeti takdir etmemek mümkün değildir.Bundan,büyük bir feragat, bundan yüce bir vatanperverlik düşünülebilir mi?Padişah,kişi olarak da kendini kıt kanaat yaşamaya mahkûm etti.Saltanatı boyunca tek pahalı, tek debdebeli saray kurulmadı.Boğaziçi'nin bütün ihtişamlı saraylarını selefleri inşa ettiler.Abdülhamid bunlara, bina olarak,Yıldız çevresinde bir kaç boyalı baraka ile deniz kenarında bir kac köşk ilave etti,o kadar.Bu köşkleri kızları ve damatları için yaptırıyordu.Oysa zaman-ı saltanatında gerek İstanbul’da gerekse taşrada adını taşıyan nice hastaneler,nice mektepler inşa edildi.
Sayfa 134
496 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Spoilerli kısımdan önce uyardım rahat olun
Aşılamaz okyanusların üzerinde kurulu, uluslararası ticaretin atardamarı olan bir köprü, nesillerdir Ithicana Krallığına aittir. Bizim dünyamızdaki İpek Yolu kadar değerli olan bu ticaret yolu, başka ülkelerin de ağzını sulandırmaktadır. Bunlardan biri de halkı fakirlikten kırılan bir ülke olan Maridrina'dır. Bu ülkenin kralının, köprüyü ele
Köprü Krallığı
Köprü KrallığıDanielle L. Jensen · Martı Yayınları · 2022963 okunma
432 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İkinci Dünya Savaşında henüz küçük bir çocuk olan Mikhail. Annesi ve büyükbabası Jacop’la, Yahudi oldukları için Almanlar tarafından gettoya sürülürler. Kaldıkları küçücük yerde büyükbabası kağıt hamurundan kuklalar yapar. Sokakta bir kadını savunurken Alman polisi tarafından vurulur. Öldüğünde üzerinde siyah bir palto vardır ve onu Mika alır.
Kuklacı Çocuk
Kuklacı ÇocukEva Weaver · Beyaz Balina Yayınları · 2017607 okunma
Reklam
188 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Üç ülke üç kadın; İtalya, Kanada, Hindistan... Öncelikle coğrafya kaderdir demekle başlıyorum çünkü üç kadının mücadelesinde bu konu sık sık belli ediyor kendini. Smita Hindistan'da bir köyde yaşayan Kast sisteminin uygulandığı ülkede en alt sınıfa yani parya sınıfına mensup. Toplum dışına itilmiş, insan olarak muamele görmüyorlar
Saç Örgüsü
Saç ÖrgüsüLaetitia Colombani · Yan Pasaj Yayınevi · 20206,5bin okunma
Kars adını, M.Ö. 130-127 yılları arasında Kafkasyadan gelerek bu platoya yerleşen Türk boyu Karsaklar’dan almışlardır. Ülke sınırları içindeki en eski Türkçe il adıdır bu. Kars’ın taa cilalı Taş devrine kadar varan geçmişini, Kağızman‘ın Çavuşlu köyü yakınlarındaki mağaralarda bulunan Kaya resimlerinden izlemek mümkündür. Bölgeye sırasıyla; Hititler, Hurriler, Urartular, Kimerler, İskitler, Partlar, Sasaniler ve Bizanslılar gelip yerleşmişlerdir.
423 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
Herkese Merhabalar,
Hava Taşımacılığı dersi ödevimiz için tanıştığım bir kitap oldu. Kitap üç bölümden oluşuyor. İlk iki bölüm bizzat Vecihi Hürkuş tarafından kaleme alınırken, üçüncü ve son bölüm, Hürkuş’ın notların derleyen kızları, Gönül Hürkuş Şarman ve Sevim Hürkuş Maxon tarafından yazılmış. Zaten kitabı yayına hazırlayanlar da bu iki hanımefendi. Vecihi
Bir Tayyarecinin Anıları
Bir Tayyarecinin AnılarıVecihi Hürkuş · Yapı Kredi Yayınları · 2016126 okunma
337 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.