İnsanın sadece bilincinin kendisi hakkında bildikleri kadar olduğuna evrensel çapta inanıldığı için, kişi kendini zararsız zanneder ve kötülüğüne bir de aptallığı ekler. Korkunç şeylerin olduğunu ve olmaya devam ettiğini inkar etmez, ama bunları her zaman "ötekiler" yapar. Ve bu tür kötülükler yakın ve uzak geçmişte kaldıkları zaman, çabucak ve rahatça unutkanlık denizine gömülürler, arkasından "normallik" dediğimiz o kronik bulanık kafalılık geri gelir. Oysa çarpıcı gerçeğe göre hiçbir şey yok olmamış, hiçbir şey düzelmemiştir. Kötülük, suç, vicdanın derin rahatsızlığı ve karanlık kuşkular gözlerimizin önündedir, keşke görmeyi bilseydik.
Kur'an'ın beyanına göre, genellikle içinde yaşadıkları sorunları bile algılamaktan uzak olup kendilerini bekleyen tehlikelerin farkına varamayan "bunalım toplumları", yaygınlaşan fesâda, kötülüklere ve olumsuzluklara karşı alabildiğine "sağır", "kör" ve "tepkisiz" kalırlar; dahası bu kötü gidişe müdahale etmek isteyen kutlu elçilerin uyarılarını bile kulak ardı ederler.
Sayfa 7 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Burnumun dibindeki kötülüğünüzü yok etmek için, uzak kötülükler düşüneceğim.
Hani bazen durup dururken ansızın bir sevinç sarar ya içimizi; derinden çok derinden bir an için de olsa yaşadığımıza memnun olur, yarına umutla bakarız ya! O an bize bütün kötülükleri, acıları unutturuverir. Kendimizi bir çocuk kadar kaygılardan uzak hissederiz. İşte sen o ansın benim için.
Platon (Eflatun) Devlet Adlı kitabın da gecen Mağara Benzetmesi
Şimdi, dedim, insan denen yaratığı eğitimle aydınlanmış ve aydınlanmamış olarak düşün. Bunu şöyle bir benzetmeyle anlatayım: Yeraltında mağaramsı bir yer, içinde insanlar. Önde boydan boya ışığa açılan bir giriş... İnsanlar çocukluklarından beri ayaklarından, boyunlarından zincire vurulmuş, bu mağarada yaşıyorlar. Ne kımıldanabiliyor ne de
Kitap Adı: Devlet Yazar: Platon Yayıncı: İş Bankası Kültür Sayfa 231 -237
Kaygılı biriyseniz, kaçıngan biriyle çıkmamalısınız. Çünkü: Siz; yakınlık ve samimiyet istersiniz. Onlar; belli bir mesafeyi fiziksel ve duygusal olarak korumak isterler. Siz; en ufak bir reddedilme işaretine karşı çok hassassınız (tetikte bağlanma sistemi). Onlar; çoğunlukla reddedilme olarak algılanacak karışık mesajlar gönderirler. Siz; ihtiyacınızı ve sizi rahatsız eden şeyleri doğrudan ifade etmekte zorlanırsınız (etkin iletişim) ve bunun yerine tepkisel davranırsınız. Onlar; sizin sözlü ve sözsüz ipuçlarınızı okumakta kötüdürler ve bu okumanın kendi sorumlulukları olduğunu da düşünmezler. Siz; güvenceye ve sevildiğinizi hissetmeye ihtiyaç duyarsınız. Onlar; mesafe yaratmak ve böylece kendi bağlanma sistemlerini devre dışı bırakmak için sizi küçümseme eğilimindedirler. Siz; ilişkideki yerinizi açıkça bilmek istersiniz. Onlar; işleri bulanık bırakmayı tercih ederler. İlişki ciddi olsa bile bazı sorular yine de cevapsız kalır.
Reklam
1.000 öğeden 431 ile 440 arasındakiler gösteriliyor.