Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Seni görünceye kadar bu hep böyleydi. Kalbim ya bilinmezlerde ya da mezarlar içinde gezerdi. Seni gördüm. Sanki başka dünyaya geldim. O zaman hayatın ne demek olduğunu anladım. O zaman insan ne demek, anlamaya başladım. Önceden yaşamak nedir bilmezdim. Yine de yaşamayı herkesten fazla severdim. Şimdi hayatımın kıymetini iyice biliyorum.
"İşlerimiz iyi gitmiyor diye, tanrılara kızmayalım, demişti. İşlerimiz, bizim ve bize benzerlerin küçük sakatlıklarıyla, tesadüflerin ihanetiyle, her zaman bozulabilir. Hatta birkaç nesil için bozuk gidebilir. Bu bozulma, bu düzensizlik iç kıymetlerimize karşı vaziyetimizi değiştirmemelidir. İki ayrı şeyi birbirine karıştırırsak çıplak kalırız. Hatta zaferlerimizi bile tanrılardan bilmemeliyiz. Çünkü ihtimallerin cetvelinde mağlûbiyet de vardır. Amcanın mahkemesinin uzamasıyla bu vatan üzerindeki tarihî haklarımızın, kız kardeşinin evlenmemesiyle Süleymaniye'de okunan sabah ezanının ve Müslüman bir babadan doğmanızın, paranızı dolandıran emlâk tellâlıyla iç çehremizi yapan kıymetlerin, bizi biz yapan büyük realitelerin ilgisi nedir? Bunlar sonu cemiyete dayanan realiteler olsa bile, bizi kendimizi inkâra değil, şartları değiştirmeğe götürmelidir.Elbette ki bizden mesut memleketler ve vatandaşları vardır; elbette ki iki asırlık hezimetlerin, çöküntülerin, henüz kendi şartlarını bulamamış bir imparatorluk artığı olmamızın bir yığın neticesini hayatımızda, hatta etimizde duyacağız. Fakat bu ıstırabın bizi inkâra götürmesi, daha büyük bir hezimeti kabul değil midir? Vatan ve millet, vatan ve millet oldukları için sevilir; bir din, din olarak münakaşa edilir, ret veya kabul edilir, yoksa hayatımıza getirecekleri kolaylıklar için değil..."
Sayfa 47
Reklam
Seni görünceye kadar gönlüm, her zaman kaybettiklerim arasında her zaman mezarlar içinde gezerdi. Seni görünce sanki başka bir dünyaya geldim.O zaman hayatın ne demek olduğunu anladım. Daha önce yaşamak nedir bilmezdim. Yine de yaşamayı herkesten çok severdim. Yine de senin için ölmeyi yaşamaya tercih ediyorum.
''Sen Allah'ın adaleti nedir bilmez misin?''
Sayfa 33 - Anonim Yayıncılık
— Komünistlik nedir? Vatan hainliği. Bize göre en kısaltılmış tarifi şu: Biz, insanın insanı her ne suretle ve her ne bahanesiyle olursa olsun soymasına razı değiliz.
"Anadoluyu yüzlerce yil, yalniz canina ve malina ihtiyacin oldugu zaman hatırlarsan, bunun disinda kaderine terk ve cehalete teslim edersen, sonuç tabii böyle olur. İnsanlarımızı okutmamış, bilgilendirmemiş, kafalarını ve yüreklerini milli bir terbiyeden geçirmemişiz ki. Cami okullarinda ve medreselerde, ne tarih, cografya dersi verilir, ne de vatan, millet nedir öğretilir. Bu yüzden iki yildan beri düşman kadar, cahil, gafil ve hainerle de uğraşıyoruz.”
Reklam
ATSIZ'DA AHLAK AHLAKÇILIK: Atsız'ın önem verdiği konulardan biri de ahlaktır. O, ahlaklı olmayı Türkçülüğün şartlarından biri kabul eder. Atsız'ın ahlakla ilgili ilk yazısı Atsız Mecmua'nın 15 Haziran 1932 tarihli 14. sayısında çıkar: "Millî Seciye Buhranı". Yazının konusu, Türk toplumunda "müşterek ve mazbut
Şafak doğmadan kaşların arasına Gel güneş fırtınası gel. Ömür nedir ki senin yoluna Bir Estergon, bir Kanije bir de sen... Vatan sensin, Bayrak sensin, Turan SEN...
O gün savaşlar, kabilecilik ve ırk için yapılıyor; insanlar kan bağı, bayrak, vatan... için birbirlerini dost edinip düşman oluyorlardı. Allah için söyler misiniz, bugün değişen nedir? Milyonlarca insan boş ve batıl amaçlar uğruna savaşmıyor mu? Allah'ın dini için kılını kıpırdatmayan toplumlar, bir avuç toprak ve bir metre kumaş için birbirini öldürmüyor mu?
Tevhid basım yayınKitabı okudu
ATSIZ'DA ASKERLİK-ORDU-SAVAŞ-DİSİPLİN 31 Ağustos 1962 tarihinde çıkan Millî Yol dergisinin 31. sayısını elimize alınca, İzmirli Türkçü gençler olarak ne kadar heyecanlandığımızı hatırlıyorum. Orta sayfada Atsız'ın "30 Ağustos ve Türk Ordusu" başlıklı yazısı yer alıyordu. Yazıyı defalarca okumuş, birbirimize aktarmıştık. O
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.