Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Köylüler, İşçiler ve İmalatçılar ... Snelman, bütün köylülerin, işçilerin, imalatçıların ve bütün halk kesimlerinin her yönden aydınlanmasını, öğrenim ve eğitimini hayatının en önemli görevi saymış; bir zamanlar Pierre d’Amiyen’ in Haçlı Seferleri’ni kışkırttığı gibi, o da Finlandiya’da eğitim seferberliğinin öncüsü olmuştur. Snelman
İnsanları sevmenin bir yolu, bizi dışarıda bırakan arzuları olduğunu, yani aynı anda birden çok insanı sevmenin ve arzulamanın mümkün olduğunu kabul etmektir. Herkes bunun doğru olduğunu bilir, ama gene de sevdiğimiz insanların bunun kendileri için de geçerli olduğuna inanmalarını istemeyiz. En cömert, en yüceltici aşkımızı kendimize ayırırız. Başkaları onu kötüye kullanabilir ne de olsa. Ben sevdiğim insanları dışarıda bırakmakta özgürüm, ama onlar ben istemedikçe asla beni dışarıda bırakmamalılar. Benim sadakatsiz olmaya hakkım var, onlar olmamakla yükümlü. Ben istediğimi severim, ama sevdiklerimin bunu yapmasına izin verilemez. Ne yazık ki, sevdiklerimi gözaltında tutmakla o kadar meşgulüm ki, özgür olmaya zamanım kalmıyor. Yani, özgürlüğüme inanıyorum, ama galiba istemiyorum onu.
Sayfa 129
Reklam
Bana karşı davranışların yapmacık ve yalandan başka bir şey olmadığı kanısına varınca, bir aşırı uçtan başka bir aşırı uca geçmekte gecikmedim. Çünkü, insan doğal durumundan bir kez çıkmayagörsün; artık onu hiç bir şey tutamaz. O andan sonra, insanlardan iğrendim ve bu konuda onlarınkiyle sanki yarış eden istemim beni benzerlerimden öyle uzaklaştırdı ki, insanların başka herhangi bir özellikleri bunu başaramazdı. Ama, ne yaparlarsa yapsınlar, bu yılgınlık nefret derecesini bulamaz. Beni egemenlikleri altına almak için benim egemenliğim altına nasıl girdiklerini düşündüğüm zaman, insanlara gerçekten acıyorum. Ben mutsuzsam onlar da mutsuzdur ve ne zaman kendimi çözümlesem, onların acınacak bir durumda bulundukları yargısına varırım. Bu yargıda, belki gururun da etkisi var; onlardan nefret etmeye gönül indirmiyorum; onları olsa olsa adam yerine koymam. Bundan başka kendimi, başkasını sevmemeye yönelemeyecek denli çok severim. Sevmemek, yaşamımı daraltmak, sınırlamak olur. Kaldı ki ben daha çok bütün dünyaya yayılmak isterdim. Onlarla uğraşırsam, huzurlarında bulunduğumda, istemeyerek bulunurum; yoksa düşünerek değil.Nitekim görmediğim zaman yok gibidirler. Adalet duygusundan yoksun bulunmam için manevi olarak ölmüş olmam gerekir; oysa, kötülük ve adaletsizlik beni hâlâ çileden çıkarıyor; başkalarına karşı kendini gösterme ya da beğendirme kaygısı taşımayan tek bir erdem belirtisi bile beni sevindirir, gözümü yaşartır. Ama, onu kendim görüp değerlendirmeliyim; çünkü başıma gelenden sonra, insanların herhangi bir konuda verdikleri yargıyı kabul etmek ve başkasının gözüyle bir şeye inanmak, delilik olur.
Sayfa 25 - Fransızca'dan çeviren: Reşat Nuri DARAGO Yayına hazırlayan: Egemen Berköz Dizgi: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. Baskı: Çağdaş Matbaacılık Yayıncılık Ltd. Şti. Temmuz 1999
"Yanılıyorsun Manoli" dedi. " Ben de severim vatanımı. Yalnız onu, hükümet ve devletle karıştırmam.
Jack Kerouac Kendini Anlatıyor Ben hayatım boyunca pranga mahkûmiyetlerinden kaçan köksüz bir ağaç oldum. Ne durmayı ne de aynı yolu ileri geri kat etmeyi severim. Bana sorarsanız, gerçek yaşam hiç durmadan dosdoğru denize doğru gitmektir. Öyküler söylemek, öyküler dinlemek, öyküler yaşamak… Benim öyküm de onlardan biri. Her zaman gizlice
"Ben, gönlü dolup taşanı severim, öyle ki kendini unutur ve her şey onun içindedir; her şey onun batışı olur böylece. Ben, özgür ruhlu ve özgür yürekli olanı severim; böylece kafası, yüreğinin içi yalnız olur, ama yüreği batmaya zorlar onu."
Geri167
1.012 öğeden 1.006 ile 1.012 arasındakiler gösteriliyor.