Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Teslim edilmemiş mektuplar! Ölü insanlar gibi gelmiyor mu kulağa? / Kâtip Bartleby
hepsinin son arzusu Nazilerin eline canlı düşmemekti, barbarlığa karşı kazanacakları bu saçma zafere tutunmuşlardı. Sürgünlerin hepsi, kendi aralarında, üstü kapalı olarak, bu dost şişecikten, bahtsızlık yoldaşı kurtuluş nesnesinden söz ediyorlardı. Veronal ile yolculuk...
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
«Muhterem beyefendi, Evranos ve Mihal isimlerini kemali şevkle zikrederken Devleti Osmaniyenin hakiki müessisleri olan Ertuğrul ve Osman Gazi’nin en yakın muavinleri olan Gündüz, San Batı, Savacı şehzadeleri; Akça Koca Turgud Alp, Saltuk Alp, Karamürsel; ve keza Şehzade Süleymanın Rumeli’ye geçerken yanında bulunan Ak Sungur, Kızıl Oğlanoğlu, Kara Timurtaş, Kara Hasanoğltı, Akça Koca oğlu gibi Türk namıdarlaruu zikretmekten çekiniyorlar ve hakları da vardır. Zira kendi ikrarları mucibince Evranos ve Mihal gibi isimler «lisanlarına yabancı ve lâkin vicdanlarına pek munis» olduğu halde o eski Türk namları bugün o zarif lâtif, nazil' kulaklarına o kadar yabancı, barbar, gayrimunis geliyor ki!... Fakat gidiniz, bunu o Osmanlı saltanatım tesis etmiş olan Türklerden ve onların eski yurtları olan Türkistan, Kafkasya, Azerbaycan vesaire ahalisinden sorunuz! Bu barbar adlar onlara öyle munis gelir ki, onların vicdanına o kadar yakındır ki! Bugün bile Anadolu’dan başlayarak Altaylara kadar milyonlarca insan bu isimleri taşıyorlar!»
Kötüdürler Sevgili Veranka,öyle kötü ki,seni kalbinden vurmazlarsa,hiç olmazsa iğneli bir sözle,bir sitemle,hor bir bakışla hırpalarlar.
suçlu
“Whitley'lerin bahçesindeki elma ağacın altında bağıra bağıra konuştuklarını duyabiliyorduk. Fred bir arabası olduğunu unutmuştu. Bağırırlarken Whitley'lerin veranda ışığı yandı. Babam biraz yumuşadı, içinde son bir insanlık kıvılcımı çaktı ve sesini alçaltıp Fred'i arabaya yönlendirdi.”
ANNENİN GÜNAHLARI
“Sekizden çok önce bitirdi hazırlığını, bavulunu kapının yanma yerleştirdi, paltosunu, atkısını ve eldivenlerini yatağın üzerine koydu. Pencerede durup sokağı seyretmeye koyuldu. Gino'nun arabası göründüğünde telaşla aşağı indi. Yemek odasında başlarını çevirip onun dışarı çıkışını seyrettiler. Gino'yu veranda basamaklarında karşıladı.”
Reklam
ANNENİN GÜNAHLARI
“Giovanni, Donna'nın veranda basamaklarını çıkmasına yardım etti. Kolay değildi. "Soracağım ona," dedi Donna Martino soluk soluğa. "Ah o Carlotta! Çok fevri, Giovanni. Başına buyruk. Kime çekmiş bu böyle?”
Merano, Nisan 1920
"Daha sonra yürümeye birlikte mi devam ettik, yoksa birbirimizin yanından geçip gittik mi, şimdi hatırlamıyorum; bu iki olasılık arasındaki fark pek de büyük değil sanırım. Neyse, bu artık geçmiş bir olay ve geçmişin derinliklerinde kalmalı."
Sayfa 17 - Sizin Kafka' nızKitabı okuyor
Merano, 1920 Nisan Sonu
Kadınlarsa her zaman suçsuz yere acı çekiyor, hem de "ellerinden bir şey gelmediği için" değil, gerçek anlamda acı çekiyorlar ve bu belki yine de "ellerinden bir şey gelmeyişinden" kaynaklanıyor.
Sayfa 22 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
Merano, Nisan/Mayıs 1920
Siz rahat uyumuşsunuz ... Şimdi geceleri uyku benim yanımdan geçip gittiğinde nereye gittiğini bileceğim ve kabulleneceğim.
Sayfa 24 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Merano, Nisan/Mayıs 1920
Uyku ne denli masumsa, uykusuz insan o denli suçlu bir varlıktır.
Sayfa 24 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
Merano, Nisan/Mayıs 1920
Uykusuzluk beni nereye götürdü? Pek de hayırlı olduğu söylenebilecek bir yer olmadığı kesin.
Sayfa 26 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
Merano, Mayıs 1920
Ne var ki çocuklar ciddiye alırlar ve onlar için olmayacak bir şey yoktur.
Sayfa 27 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
Merano, Mayıs 1920
... ki en kotüsü de insanın bariz hatalarıyla değil, bir zamanlar gözüne başarı olarak görünmüş hatalarıyla karşılaşması.
Sayfa 29 - Koridor YayınlarıKitabı okuyor
915 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.