Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sevgi öyle altüst ediciydi ki sorma/ Hicranı öyle ateşli geldi ki sorma/ Dedim,yapma. Dedi yapma da yapmayayım. MEVLANA
- Apartman girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent? + Hangisini? - Otomatik yanan, sensörlü lamba. + Hayır. - Komşu görmüş, yalan söyleme. Süpürge sapıyla kırmışsın dün gece. Önüme baktım. "Neden kırdın?" Cevap yok "Hasta mısın evladım? Söyle bana, neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle." "Kırdımsa kırdım, ne olacak! Çok mu değerliymiş?" "Lamba senden değerli mi evladım, lambanın amına koyayım, lamba kim? Yöneticiye de dedim. Lambanızı sikeyim, kaç paraysa veririz. Sen değerlisin benim için." "Beni görünce yanmıyordu baba." "Nasıl ya?" "Görmezden geliyordu, yanmıyordu. kaç sefer yok saydı beni." "E beni görünce de yanmıyordu bazen, böyle el sallayacaksın havaya doğru, o zaman yanıyor." "Hadi ya! Sahiden mi?" "Evet. Ucuzundan takmışlar.Bizimle bir alakası yok!" Babama sarıldım, yıllar sonra.
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
''..Bunca yıl herkesten kaçtın En sonunda buldum sandın Ansızın içini açtın Yapma dedim yaptın gönül...'' (Özkan Samimoğlu )
-Aşk acısı acıların içinde en fasulyeden olanı... -Nasıl yani? -Sen anneni kaybettin mi? -Aman Allah korusun. -Değil mi? Allah korusun. Peki sana şöyle sorsaydım: Irmak seni hiç terk etti mi? Aman Allah korusun demezdin. -Hiç bir şey anlamıyorum. Fazla kaçırdın rakıyı... -Rakıyla alakası yok insanların hayatındaki insanları hep yanlış
Eylülde çıkacak olan kitaptan alıntıdır.
Genç kız boğazındaki yanmadan nefret edip dolmak üzere olan gözlerini kaçırdı. “Yapma. Bana nazik davranma. Yeniden kıracaksan, yeniden dağıtacaksan hiç toparlama…” dedi üzüntüyle. “Seni bir daha asla kırmayacağım sevgilim!” Deniz bu hitapla, bu sesle, bu yakınlıkla kocasına şaşkınca baktı. “Ne dedin?” “Sevgilim dedim. Sen benim sevgilim değil misin? Sen benim karımsın…” Bir nefeslik soluklanan genç adam kızın üzerine biraz daha eğilip onu ürpertir bir şekilde mırıldandı. “HER ŞEYİMSİN!"
''Apartmanın girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent?'' ''Hangisini?'' ''Otomatik yanan,sensörlü lamba.'' ''Hayır.'' ''Komşu görmüş,yalan söyleme.Süpürge sapıyla kırmışsın dün gece.'' Önüme baktım. ''Neden kırdın?'' Cevap yok. ''Hasta mısın evladım?Söyle bana neyin var,neden kırdın lambayı,yapma böyle...'' ''Kırdımsa kırdım,ne olacak! Çok mu değerliymiş?'' ''Lamba senden değerli mi evladım,lambanın a...na koyayım,lamba kim? Yöneticiye de dedim.Lambanızı s.keyim,kaç paraysa veririz.Sen değerlisin benim için.'' ''Beni görünce yanmıyordu baba.'' ''Nasıl ya?'' ''Görmezden geliyordu,yanmıyordu.Kaç sefer yok saydı beni.'' ''E beni görünce de yanmıyordu bazen,böyle el sallayacaksın havaya ,o zaman yanıyor.'' ''Hadi ya! Sahiden mi?'' ''Evet.Ucuzundan takmışlar.Bizimle bir alakası yok.'' Babama sarıldım yıllar sonra.
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
"Ben rol yapmayı beceremem," dedim ağzını ararcasına. Noah da parmaklarını kolumda gezdirerek elimi tuttu ve ağzına götürdü. Dudakları, mümkün olmayan bir yumuşaklıkla eklemlerimi okşuyordu. Gözlerime baktığı anda öldüğümü zannettim. "Yapma o zaman."
Sayfa 228Kitabı okudu
- Apartman girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent? + Hangisini? - Otomatik yanan, sensörlü lamba. + Hayır. - Komşu görmüş, yalan söyleme. Süpürge sapıyla kırmışsın dün gece. Önüme baktım. "Neden kırdın?" Cevap yok "Hasta mısın evladım? Söyle bana,neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle." "Kırdımsa kırdım, ne olacak! Çok mu değerliymiş?" "Lamba senden değerli mi evladım, lambanın amına koyayım, lamba kim?Yöneticiye de dedim.lambanızı sikeyim,kaç paraysa veririz.Sen değerlisin benim için." "Beni görünce yanmıyordu baba." "Nasıl ya?" "Görmezden geliyordu,yanmıyordu. kaç sefer yok saydı beni." "E beni görünce de yanmıyordu bazen, böyle el sallayacaksın havaya doğru, o zaman yanıyor." "Hadi ya! Sahiden mi?" "Evet. Ucuzundan takmışlar.Bizimle bir alakası yok!" Babama sarıldım, yıllar sonra. |Erken Kaybedenler, Emrah Serbes (Sayfa 141)
1068 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
Her ciltte biraz daha artan sayfa sayısı göz korkutsa da kitap kendisini okutturuyor. Condallar ve Ayla'nın muhteşem dönüş yolculukları kitabın sonunda "sona eriyor". Uzun yolculukta yeni insanlar tanımaya devam ettiler. Whii, Yarışçı ve Kurt da onlara eşlik etti. Bu kitapta da yazar bazen erotizmi kullanmış. İnsanların yabancı ve alışık olunmayana karşı tavırları, önyargıları, zaman zaman vahşetleri kadar merhamet, konukseverlik, cömertlik gibi meziyetleri de anlatılmış. Kadınların hakim olduğu bir klan var. Acaba Amazonlar mı dedim ama değil muhtemelen. Korkunç bir yapı anlatılıyor. Benim bile feministliğim tuttu, yapma abartma dedim yazara. Condallar nihayet annesini görecek, atlarla yaklaştıklarını görenler korkularından mağaraya kaçtılar ama Condalları tanıyanlar seslendi, bakalım beşinci kitap nasıl maceralara yol açacak.
Dönüş Yolu
Dönüş YoluJean M. Auel · Artemis Yayınları · 200434 okunma
''Seni kinyas en son fransa'da görmüştüm. Paris'te. Ama kayra, seni en son ne zaman gördüğümü hatırlamıyorum. Neyse, önemli değil. Çok zaman geçti sonuçta görüşmeyeli. Paris'ten ayrılmamı biliyorsunuz herhalde. Zaten çok fazla anlatılacak bir tarafı da yok. Neden bana verdiklerini hala anlayamadığım o bursla, şu an ismini yanlışlık yapmamak için
Reklam
"Affedilecek bir şey yok." dedim ona. "Yaptığın hiçbir kötülük yok. İyi bir şey yapma imkanını kaçırdın o kadar..."
Sayfa 28
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
232 syf.
8/10 puan verdi
(Hafif ama çok hafif spoiler içerir. Meraklanmayın can alıcı yerleri söyleyerek okumak istediğiniz bu kitabı kursağınızda bırakmadım.) Kitabı 1000kitap'ta gördüm. Artık kimden gördüm nasıl gördüm hatırlamıyorum. Herhalde sitenin fazla derinine inmişim ve bu kitabı bulmuşum. Kitabı gidip kütüphaneden aldım. Açtım okumaya. İlk iki sayfasında
Katya'nın Yazı
Katya'nın YazıTrevanian · E Yayınları · 20171,756 okunma
Hamdım,,Piştim,Yandım ...Hz.Mevlana “Gün gelecek Allah’a bana yaşattığı bu sıkıntılar için şükredeceğimi biliyorum” demişti bir arkadaşım. Belki de hayatının en zor günlerini yaşıyordu. Zorlukların insana ne kadar büyük dersler verdiğini uzun uzun konuşmuştuk. Bir acının öğrettiğini bin kahkahanın öğretemeyeceği üzerine birçok örnekler vermiştik o
Affedilecek bir şey yok," dedim ona. Yaptığın hiç bir kötülük yok. İyi bir şey yapma imkanını kaçırdın o kadar. Hepimiz hayatımızda bazen çok iyi şeyler yapma imkanını kaçırıyoruz. Kaçırdığımız imkanlardan hangisinin kötülüğe bir insanı yutma iznini vereceğini bilemeyiz.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.