okunur en yetim harfin gündelik ürpertisiyle
bir özlemi bir şiir, bir şiiri bir nehir gibi okur
unutmamak için, tutmak için bin yıllık sözünü
aşkla yıkar ömrünün bin hüzünlü yüzünü
şimdi aşklar kaldırımlarda yaprak ölüsü..
Kan Gölünü GördüAltay Ömer Erdoğan · İlya Yayınları · 20073 okunma
''İstiklal Marşı'nı yazarken bile Mehmet Akif yokluk çekti ki, şiiri yazabilmek için sadece iki yaprak kağıdı vardı. Bir yaprağa temiz kopyası çekileceği için tek yaprak yetmemiş, şiirin bir bölümünü mecburen dergahın duvarına yazmıştı.''
yüksekkaldırım'da bir akşam
maria missakian'ı düşündüm
eğer kendimi bıraksam
yağmur olabilirdim yağardım
kasım'da bir çınar olurdum
yaprak yaprak dökülürdüm
kalbimi sıkı tutmasam
döküp saçıp boşaltsam
içimde yükselen şiiri
kaldırımlara döküp harcasam
gözleri balıkçıl gözleri
dudaklarında tutup rüzgarı
maria missakian adında biri
gelse göğsüne kapansam
gece gölgesine sokulsam
gökyüzünde bulutlar büyüseler
yağmuru dinlesem anlatsam
şimşekler kırılıp dökülseler
bizi sokoklarda bıraksalar
leylekler üşüyüp gitseler
dönüp arkalarına bakmadan
Şiir konusunda doğru yorum yapmak roman veya öyküye nazaran çok zor.Şiir edebiyatın haşarı çocuğu;hangi kılıkta karşınıza çıkacağı size ne sunacağını bilemeyeceğiniz gibi aynı şiiri okuyup apayrı tatlar alabilirsiniz.Ertuğrul Tiryaki'nin bu kitabındaki şiirlerini okurken bazen rüzgara takılan bir yaprak gibi hissettim kendimi bazen de içindeki acıyla başedemeyen yaralı bir yürek gibi..Şiirlerini çok uzun tutmamış şair..Hele ikinci bölüm bana Japon haikularını hatırlattı.Bu şiirler demlendikçe daha çok tat verecek çay gibi,sakin tadını çıkara çıkara okunmalı.
Küskün KokuErtuğrul Tiryaki · Yasak Meyve Yayınları · 20169 okunma
Bir mutluluk şiiri yazmaktan dolayı
İmlamı iyice bozsam da fark etmez artık.
Kime ne "de-da" ları ayırmasam?
Noktalarda durmasam,
Bir ünleme koşsam yalnızca!
...
Didem Madak tüm içini boş sayfalara dökmüş, hep ah çekmiş...
Ben de yazdıklarını okurken , ahlar ağacından birer yaprak düştüğünü gördüm sanki, belki de en son düşen yaprak , şairi hayata bağlayan son yapraktı.
Değerli şairimiz, Nazım Hikmet'in annesi Celile Hikmet, resimleri ile olduğu kadar güzelliği ile de tüm İstanbul’un diline destan bir kadındı. İstanbul sosyetesinin en çok konuşulan kadınları arasındaydı. O günlerde Yahya Kemal, Bahriye’de okuyan genç Nazım Hikmet’in şiir hocası olarak eve gelip gitmeye başlamıştı. Nazım’a verdiği derslerden arta