Babası yaman, kartal gibi bir adamdı. Beyazıd'a şu kayalıkların üstüne bu koca sarayı yaptırmış, bilim adamlarını, dengbejleri, ozanları sarayına toplamış, Erzurum'dan Kars'a Kars'tan Van'a kadar tekmil Kürt beylerini dize getirmişti.
Nereye giderim ben, diye düşündü. Bütün Fırat dolaylarını, dil bilmez Kürt ellerini dolaştım geldim, sığınacak bir yer bulamadım. Bu dünya bana dar geldi. Gene döndüm koca Torosa. Kimse bilmez nerde kalır ölümüz. Ben Torosa ölmeye geldim. Baba toprağıma. Ölüm burnuma burcu burcu kokuyor.
Bak, bak Kürt Rüstem, iyi bak, bunlar hiçbir işe yaramadı, halbuysamki kurşun sesini duyunca kaçacak delik arayanlar kahraman, zengin olup, çiftliklere kondular, bak bak, iyi bak Rüstem, sen bir bok olamadın...