Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kelâm ilâhi özdü. Dünya kalem. Gök sahife.
***** Konuşmak mucizeydi. Yazmak mucize. Âdem kendisini suhuf başında okur buldu. Sözü sese ayırdı. Sesi şekle çevirdi. Adem kendisini dünya kitabını okur gibi yazıyı da yazar buldu. *****
Sayfa 382 - TimaşKitabı okudu
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul
Reklam
İsa Çarmıhta Mı Öldü?
Bu, klasik bir "kilitli kapı" sırrıdır. Bir adam ölüme mahkum edilmiştir: Çarmıha gerilmiş, sonra kesinlikle ölmesi için göğsüne bir mızrak saplanmıştır. Bazı anlatılanlara bakılırsa, deneyimli lejyon kolcularının gözetiminde, cesedi bir mezara gömülmüştür. Ama iki gün sonra mezar boştu. Durumu iyice gizemli kılan, adamı iyi tanıyan
İnsanların hikâyelerini dinlemeyi seviyorum. Çocukluklarını, tanışma hikâyelerini, hatıralarını... Çocuk eğitimi konusunda da bize büyük bir veri oluşturduğunu düşünüyorum bu anlatımların. Tolstoy'un çocukluğunu anlattığı satırları okurken söylediği bir şey var ki, gidip başını okşayası geliyor insanın. Diyor ki: "Altı yaşındayken, dış
CHRISTY BROWN
Christy Brown, 5 Haziran 1932’de İrlanda’nın Dublin ken­tinde dünyaya geldi. Dört aylık olduğunda bebeğin davranışlarındaki gariplikleri ilk fark eden annesi oldu. Be­beği emzirmeye çalışıyor, ancak bebeğin başı sürekli ar­kaya düşüyordu. Boynunun arkasına elini koyup, kafasını sabit tutarak bunu düzeltmeye çalıştıysa da durum dü­zelmedi; elini
Proust'a devam ama başka kitaptan. :))
Proust’a dönelim: “Okumak başka, sohbet başka. Okurken bir başka düşünceyle temas halindeyiz, ama tek başımıza mıyız, insan fikrî bakımdan çok daha güçlü. Konuşma, bu gücü dağıtır. Okurken sadece ilham alırız, kafamız dilediği gibi çalışır. Hem yalnızız, hem beraber. Bir nevi mucize…” Ne yazık ki, bu sihirli mahremiyetin de hudutları var. “Güzel kitaplar yazar için bir son, okuyucu için bir davettirler. Suallerimize cevap vermezler. Birtakım arzular uyandırırlar bizde, iştiyaklarımızı alevlendirirler. Yazar sözünü bitirince şaşarak farkederiz ki, hiçbir şey söylememiştir henüz…” Kitap her sualimizi karşılayamaz, doğru. Ama, hangi sohbetten doyarak çıkarız?
Sayfa 169 - İletişim Yayınları, e-kitap
69 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.