Ölü bir insan gördükten sonra günlük rutine dönmenin kötü bir tarafı vardı. İnsan, ölen kişinin yerinde olmadığını düşünerek rahatlıyor, utanç verici bir canlılığa kavuşuyordu.
Öncelikle Cehennem Çiçeklerine göre okumaya daha rahat başlayabildim. Çünkü yazarın dilini ve neler karşıma çıkaracağını biliyordum. Tuti hikayeyi birçok yönden ele alarak yazıyor. İlk kitabı okurken bir anda farklı bir hikayeye geçiş yapınca ne olduğunu anlayamamıştım ama şimdi okurken acaba nerede karşıma çıkaracak diyordum. Cehennem Çiçekleri çok gizemliydi, belirsizdi ama Uyuyan Peri cevabını söyleyen bir bilmece gibiydi. Çok beğendim. Uzun zamandır fantastik okuyordum ve artık polisiyeye dönmek istiyordum. Cehennem Çiçekleri ve Uyuyan Peri bu amacım için ideal seçimler oldu. İki kitapta büyüleyiciydi ve korkutucuydu. Karakterleri çok sevdim. Aile, annelik, arkadaşlık kavramları o kadar güzel işlenmiş, karakterlerle tamamlanmış ki kitabın bitmesini istemedim. Kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum..
Çok beğendim. Kitabın ilk başlarında (sayfa 50'ye kadar) biraz sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Ancak olaylar geliştikçe kitabın akıcılığı, karakterlere olan sevgim, olaylara karşı hakimiyetim, kurgunun bütünlüğü kesinlikle değişti, güzelleşti. Gerçekten bu kitabın neden o kadar çok sattığını şimdi anlıyorum. Çok başarılıydı. Kitabın en sevdiğim yanı, kurgusunun bütünlüğü oldu. Öyle güzel yazılmıştı ki, kesinlikle polisiye severlere tavsiye ediyorum. Gerilim ve korku sayfanın arkasındaydı. Yazarın gerçek bir hikayeden esinlenmiş olmasını çok sevdim. En yakın zamanda ikinci kitabı alacağım.
İtalya'nın yeşilliği ile bilinen ucsuz bucaksız Traveni ormanında bir gün gözleri oyulmuş bir ceset bulunur. Dedektif Teresa, ekibiyle bu olayı araştırdıkça sıradan bir katille uğraşmadıklarını anlayacaktır.
Bir insan neden katil olur? Biraz düşündüğünde bunun kişinin geçmişiyle ilişkilendirmesi zor değil. Hadi ama okur, yazar bizi sence tipik kedi fare oyununa daveti mi çıkarıyor sanıyorsun?
Biraz daha düşünelim; bu katil sıradan biri değil. Onun aslında doğduğundan bu yana ismi bile konulmamış, onun ne bir annesi ne bir babası olmuş. Bir denek olarak büyüyen bir adamdan bahsediyoruz. Okuma yazmadan tut mimik bile kullanmaktan aciz bir kişi dersek sanıyorum gözünde katilimizi daha sempatik hale getirebilir.
Kısa bölümleriyle akıcılığı bir an olsun elden bırakmayan yazar, son ana kadar "neden" sualini sorgulatacak sana.
Uzun zamandır okuduğum sona en iyi bağlanan polisiyelerden biriydi. Hal böyleyken tavisiye cümlesine pekte lüzum yok gibi, ne dersin?
#cehennemçiçekleri #ilariatuti #portakalkitap