Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Toprak: Ademde çiçeklenen, ruha kavuşan madde.
Toprak, ya da öbür adıyla dünya. Ådem'in yaradılış malzemesi. Uykuda olan ilk insani yığın. Ademde çiçeklenen, ruha kavuşan madde. Sonra Adem'in yücelerek terk ettiği, arkada bıraktığı, bir anı haline getirdiği. Veya bir anı haline getirilen, Adem'in kaderinde.
İnsanları neden cebir gibi, geometri gibi ve daha bir yığın yararsız bilgi gibi şeyler öğrenmeye zorlarlardı?
Sayfa 75 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Realist olmak hiç de hakikati olduğu gibi görmek değildir. Belki onunla en faydalı şekilde musabetimizi tayin etmektir. Hakikati görmüşsün ne çıkar? Kendi başına hiç bir manası ve kıymeti olmayan bir yığın hüküm vermekten başka neye yarar? Istediğin kadar uzatabileceğin bir eksikler ve ihtiyaçlar listesinden başka ne yapabilirsin? Bilakis alıkor seni. Kötümser olursun, apışır kalırsın, ezilirsin. Hakikati olduğu gibi görmek... Yani bozguncu olmak... Evet bozgunculuk denen şey budur, bundan doğar. Siz kelimelerle zehirlenen admasınız, onun için size eksiksiniz ,dedim. Yani adamın realizmi başkadır.
Hepsi bu...
Sebep ve sonuçlarıyla anlatılamayan bir yığın şeyin arasında düş kuran ben... Düşmüşüm, haberim yok.
helbestek ku bingeha dewleteke dihejîne
Musa Anter, kıyısından, kenarından Kürdleri konu alan siyasi hiciv yazıları yazınca, gazete ve M. Anter ile ilgili peş peşe davalar açıldı. Musa Anter'in 16 Haziran tarihli köşesi, "Ji bo Xwedê sedeqaké (Allah için bir sadaka)" şeklinde Kürdçe bir başlıkla çıkınca soruşturma açıldı. Birkaç gün sonra da, Yara- salar başlığıyla
Konuş Margaret :)
Hiç gülmeyin, bakın gayet ciddiyim. İltifattan hoşlanmam. Hem bir erkek içinden gelmeyen bir yığın şeyi söylediği zaman, niçin bir kadını son derece hoşnut ediyorum sanır, bir türlü anlamam.
Reklam
Insanlık denen yığın tutkularından ziyade iştahının kölesidir.
Kutsanmış kent
Gençliğimde, bir kentte insanların Kutsal Kitap'a uygun bir şekilde yaşadıklarını anlattılar. Dedim ki: "Bu kenti ve onun mutluluğunu arayıp araştıracağım." Uzaktaydı. Seyahatim için gerekli hazırlıklarımı yaptım. Kırk gün sonra bu kente varıp kırk birinci gün kente girdim. Ne göreyim! Kent sakinlerinin her biri tek gözlü, tek
Ama Ortodoks sonuçlara ulaşmayan bütün araştırmaların yasaklanmasından en çok zarar gören, heretiklerin kafaları değildir. En büyük zarar heretik olmayanlara verilir, çünkü heretiklik korkusuyla zihinsel gelişimleri engellenir ve mantıkları siner. Umut vaat eden bir yığın beynin ürkek karakterlerle birleşmesinden dolayı dünyanın neler kaybettiğini kim hesaplayabilir? Cesur, güçlü, bağımsız bir düşünceyi sonuna kadar götürmeye cesaret edemez bunlar, çünkü kendilerini dinsiz ya da ahlaksız bir duruma düşürmesinden çekinirler. Bunların arasında bazen derin bir vicdanı, hassas ve incelmiş bir kavrayışı olan, susturamadığı aklıyla ömrünü yanıltmacalar üretmekle geçiren, dehanın kaynaklarını vicdanının ve mantığının çağrısıyla Ortodoks görüşleri uzlaştırmaya çalışarak tüketen ve sonunda bunu belki de başaramayan bir insana rastlayabiliriz. Bir düşünür olarak ilk görevinin, aklının gittiği yere gitmek olduğunu kavrayamayan hiç kimse büyük bir düşünür olamaz.
Sayfa 32 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Yığın yığın kat kat mermer beton ve asfalt. Ve heykel ve heykel ve heykel, İnsan yok fakat..
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.