.
Amerikalı yazar, filozof Henry David Thoreau, Massachusetts’de Walden Gölü kıyısında kendi yaptığı ahşap kulübede bir ormanda yaşamaya başlar. Yalnız başına, hızlı ve gürültülü, uygarlıktan uzakta, yalın ve özgürce yaşamak, yaşamın yalnızca en önemli olgularıyla yüz yüze gelmek, uygarlığın çeldirici etkilerinden kurtulmak ister. Gerçekte “yaşamadığını, ölümle yüz yüze geldiği gün keşfetmemek için” orada yaşamını sürdürür. Walden Gölünde geçirdiği zaman üzerine verdiği bilgiler, orada oluşturduğu düşünceleri, dışımızdaki kadar içimizdeki doğayla da uyumlu bir yaşam konusunda bilgiler verir.
Yazarın ormanda yaşam üzerine yazdığı düşüncelerinden oluşan deneme yazılarıdır. 336 sayfalık eserde verdiği örneklerle de, Walden gibi bir ormanda yaşamın zor olmadığını gösterir yazar bize. Thoreau’nun ormanda kendi düşüncelerine, kendi içine dönmüşken bile hakikati sorguladığını görürüz, şehirlere hapsolmuş ruhların hakikate yaklaşmasının zorluğunu irdeler. Düzeni, düzen içinde kaybolan insanı , insani değerleri eleştiren, felsefi yönü ağır, bir eser. Kimi zaman pastoral bir anlatıma yer veren, iç huzuru artıran bir eser. Tavsiyemdir.
#WaldenYaDaOrmandaYaşam
^
^
#alıntı
Bana seviden, ünden, paradan çok hakikati verin.
^
Bozuk iyilikten yükselen koku, en kötü kokudur.
^
İyi okumak, açıkçası doğru bir ruhla doğru kitaplar okumak, soylu bir alıştırmadır.
^
^
#HenryDavidThoreau #inkılapkitabevi #edebiyat #bloghemsire #dünyaklasikleri
Seyyid Hüseyin Nasr, 68’de Londra’da gerçekleştirdiği konferanslar dizisinde insan ve çevresini (surroundings) modern döneme göre tahlil etmiş. İnsanın etrafını saran mekânsal kapsamın tarihsel yaklaşıma nazaran nasıl farklı algılandığını bilgi felsefesi çatısında yeniden
Zeynep Erdun İhtisas grubumuz ile keyifle okuduk.
Rus yazar #ivanaleksandroviçgonçarov bu eseri yazmadan önce yıllarca kafasında taşımış ve sonunda bir ay gibi kısa bir sürede kağıda dökmüş.Bunu okuduğumda ilk