Kemal Tahir okumak, onun düşünsel dünyasını kavrayabilmek, hiç olmadı kavramaya çalışmak, bir Türkiye Cumhuriyeti evlâdı için devrim niteliğinde bir eylemdir. Henüz Kemal Tahir'e zaman ayırmamış, onu okumamış, tanımamış olanlar içinse bu ciddi bir kayıp, ciddi bir boşluktur.
*Bu konu nezdimde tartışmaya kesinkes kapalıdır.
Kemal Tahir in okuduğum ilk kitabı. Sanırım diğer kitaplarını da okuyacağım. Özellikle en çok övülen kitap serisi olan
Esir Şehrin İnsanları serisini. Kemal Tahir, yalnızca yazar değil, aynı zamanda da iyi bir senaristtir. 13 tane de dizi ve filmi yayınlanmıştır. Marksist yazarlardandır. Babası 2.Abdulhamid in yaveri, annesi ise 2.Abdulhamid in kızının
Mesnevi Terapi'den sonra Yunus Terapi kitabını yazan psikolog Nevzat Tarhan, Aşk Terapi ile Hz. Mevlana ile Aile Terapisi kitabıyla manevi değerlerimizle günümüz sorunlara faydalı olabilecek dört kitabı hazırlamıştır. İnsanoğlu biyolojik yapısı çevresel etkilerle her zaman olumlu ya da olumsuz değişim halinde olmuştur. Bu değişimleri olumlu yönde
Hüsn ü Aşk
"Gayret dedi Aşk’a ey birâder
Gel yol eri yolda olmak ister"
Besmele-Hamdele-Salvele..
Merhum Şeyh Galib Hazretlerini Rahmetle yâd edelim. Hamd ile salvele getirip evvala; Hazretin ruhuna bir Fatiha armağan edelim.
Elimden geldiğince ve kalemim yettiğince, bu şaheseri terennüme ve dahi izaha yelteneceğim. Haddimiz ile
Kitabı okurken bir kaç kez aklımdan, acaba bu kitabın başka çevirisi var mıydı onu mu okusam diye geçti.
Neden mi?
Türkçe yazılmış böyle bir kitabı ilk kez okuyorum. Oysa çok meşhur bir kitap. İncelemelerde genel olarak çok beğenilmiş. Ben beğenmedim.
Çünkü;
Küçük Ağa tarzında bir kitap beklerken dilini çok sıkıcı buldum. Telafuzu akıcı olmayan vurgulu kelimeler çok fazla. Yabancı şahısların ismi çokça tekrar ediyor. Hele Mavro..!
Kitapta Osman Bey'den çok Mavro anlatılıyor. Sanırsın Mavro'nun hayatını anlatan kitap. Yunus Emre'nin olduğu bölümü de hiç beğenmedim. Aynı zamanda Edebali'yi de çok bayağı anlatmış.
Bacıbey ne Hophop kadı ne yani. Kadını savaşçı göstereceksin diye bey den başka isim mi bulamadın. Yobaz bir kadı için Hop hop tan başka bir lakap mı yoktu. Neyse sevmedim. Kısacası.
Devlet AnaKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20136,9bin okunma
Halk edebiyatımızda divan edebiyatı kadar ve hatta ondan da önemlidir. Bir Yunus Emre az şey mi?
"Bir ben vardır bende ben'den içeri"
Baudelaire'i bile kıskandıracak bir dizedir. Halk şairlerinin en çok hoşuma giden yanlarından biri de içsel bir hayata sahip olmalarıdır, ki bence bu şair olmanın ilk koşuludur. Temiz Türkçenin de en güzel örneklerini ancak halk şairlerinde bulabilirsiniz.
Öncelikle merhaba sevgili okurlar..
Adımız miskindir bizim,
Düşmanımız kindir bizim.
Biz kimseye kin tutmayız,
Kamu alem birdir bize.
Ben gelmedim dava için,
Ve gün gelir, kafa kafaya verirler bu çirkin amaçları için. Onu gözden düşürecek, sevgili şeyhlerinden uzaklaştıracak yollar aralar.
Oysa karalanacak, yerilecek hiçbir yanı yoktur oduncu Yunus'un... Bulamazlar. Öyleyse... Öyleyse iftira edeceklerdir.
Şeyhin dünyalar güzeli bir kızı vardır. Bu kızın sesi de çok güzeldir. O kadar tatlı ve büyüleyicidir ki, Kuran okuyuşunu akarsular bile durup dinlenmektedir.
Kıskanç dervişler, ağız birliği ederek onu Yunus'a yakıştırır, iftira ederler