Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
DİN VE PARA BELASI İNSANLIĞIN SON İBRETİNİ YAŞATTI Sömürgecilerin iki temel araçları var; Biri din, diğeri para! Din ile beyin yıkar, uyuşturur görünmeyeni satar, para ile görünen madde gücü kimin elinde ise satın alır.
Çünkü yalnızlık, anılarını ayıklamış, yaşamın yüreğinde biriktirdiği özlem dolu süprüntüleri yakmış, geriye en acı anıları bırakarak onları arıtmış büyütmüş, sonsuzlaştırmıştı.
Reklam
-Ne o, ölecek misin yoksa? -Ne olmuş? Hep yaşayacak mıydık da? Bir gün ölmek de gerek. Yüreğinde söz dinleyip bu dünyada kimseyi gücendirmediği zaman insanın ne kadar iyi yaşadığını hissediyordu, demek ki öteki dünyada da her şey iyi olacaktı.
“Bir şeyi yüreğinde ve aklında bitirmedikçe, gidişler ve kaçışlar çare değildir.”
İnsan en sevdiklerini telefonda, Twitter hesabında değil yüreğinde taşırdı. Çünkü yürek en sevgililerin ağırladı bir karargâhtı.
"Rosa'nın varlığı yüreğinde yeni bir umudu canlandırıyordu."
Reklam
‘Gözünde ne dünyanın cezbedici lezzeti vardı ne de zindana atılma korkusu. O koca yüreğinde bir tek arzu taşıyordu. O da Rabbinin rızasıydı. Rabbi ondan razı olsun da, o her zorluğa göğüs gererdi.’
Bir müddet, bekledi, düşündü. Gönlünden, zihninden neler geçti kim bilir? Neler geldi diline de geri gitti. Ne tufanlar koptu da yüreğinde, belli etmedi.
Başkalarının acıları üzerinden mutluluk kurmak, yüreğinde özenle sakladığın değerleri başkasına ait olunca hiçe saymak kolay mı?
Duymamaya, görmemeye, hissetmemeye çalışmak sadece korkaklık olur. Merhameti yüreğinde taşıyan insan başını öte yana çeviremez. Aksine ıstıraba daha da sokulur, daha da yaklaşır.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.