Dünyanın acılarından uzak durabilirsin, bu ihtimal sana açık ve mizacına da uygun düşer, ama belki de bu uzak duruş kaçınabileceğin yegane acıdır," diye yazar Kafka Aforizmalar'da. Çıkıp gitmek, bize açık olan ve belki mizacımıza da uygun düşen bu ihtimal -ki psikanaliz daha sonra buna, bir şeylerden kaçınma eğilimimizin tıpkı organizma içindeki bir makine gibi ne denli otomatik olduğuna vurgu yaparak "savunma mekanizması" diyecekti- nihayetinde bir şeyleri kaçırmaktır. Kurtulmanın getirdiği coşku, maruz kalınan kaybı her zaman dengele mez. Önümüze bakabilmek için neyi ardımızda bıraktığımızı düşünmemiz gerekir.
Önyargıların esintisi ve ünvanının gereksinimleri karşısında ne kadar çoraklaşmış olursa olsun, bir kadının yüreğinde, Tanrı'nın bahşettiği annelik sevgisi sayesinde her zaman bereketli ve güleç bir köşe vardır.
Gittikçe yalnızlaşıyorsunuz insan kardeşlerim
Ne bir ortak sevinciniz kaldı sizi çoğaltacak
Ne bir içten dostunuz var acınızı alacak
Unuttunuz nicedir paylaşmanın mutluluğunu;
Toprağı rüzgarı denizi göğü
O her zaman bir insanla anlamlı
Tükenmez bir hazine gibi kendini sunan doğayı
Unuttunuz, gömülüp günlük çıkarların
Ve ucuz korkuların kör kuyularına
Daraldıkça daraldı dünyaya açılan pencereniz.