Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
«Zehirli Bir Ağaç» Dostuma öfkelenmiştim: Öfkemi söyledim, geçti öfkem. Düşmanıma öfkelenmiştim: Dile getirmedim, büyüdü öfkem. Ve korkularla suladım öfkemi, Gece gündüz gözyaşlarımla: Güneşi gülücükler oldu onun, Yumuşacık yalanlar, hileler. Gece gündüz büyüdü öfkem, Sonunda olgun bir elma verdi, Düşmanım gördü bu elmayı, Biliyordu ki benim elmamdı. Bahçeme girdi elmamı çalmaya, Gece örttüğünde kutbun yüzünü; Sabah olduğunda ne görsem iyi, Düşmanım serilmiş ağacın altına
"Seni uyarmalıyım Edie. Bu peri masalındaki prens ben değilim. Ben kötü adamım. Zehirli elma, alev püskürten canavar."
Reklam
"Alice sana zehirli bir elma verdi ama bu onu kötü cadı yapmaz. Sen de sırf ondan elma aldın diye Pamuk Prenses olmuş sayılmazsın."
Sayfa 263 - Yabancı
“Ey Âdemoğlu! O elma zehirli, hala anlamadın mı?”
Sayfa 15 - Hayy KitapKitabı okudu
Ey Âdemoğlu, o elma zehirli! Hâlâ anlamadın mı?
Şaşıran herkesi sahte bir umuda din gibi tutundurmayı başaran şeytan, insanlığa karşı en büyük savaşına müritlerinin gücüyle başladı. Bu sahnenin ilahi dinden farkı, inanmanın bedelinin bu sefer cehennem olmasıydı.
Sayfa 15
Seni sevmeyen birisine dokunmak, zehirli olduğunu bildiğin elma gibiydi; elmanın da seni sevmesi şart değildi ama onu yiyemiyordun. Herkes yediği elmayı severken, sen elmayı yemeden sevmeyi öğreniyordun. Ve daha da kötüsü, senin zehirli olduğunu sandığın ve dokunamadığın elmayı, bir gün birisi, karşında ısırabiliyordu. İşte buna da sınırlı mutluluk deniyordu.
Sayfa 260 - Artemis Milenyum YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Oysa zehir şifaydı, plan ise yılan. Ey Âdemoğlu! O elma zehirli, hâlâ anlamadın mı?
"Hey sen! Evet, sana sesleniyorum. Peri masallarıyla büyümüş kız çocuğuna, romantik komedilerle beyni yıkanmış her kadına ve bu yazıyı okuyan kişiye… Hepinize sesleniyorum. İçeri girenler, dışarıda bırakın her umudu. * Bıraktınız mı? Öyleyse başlayalım. Neden aşkın bir büyü olduğuna inanırız? Çünkü âşıkken de aklımız başımızda olmaz; bir
Son söz
Oysa zehir şifaydı plan ise yılan. Ey Adem oğlu! O elma zehirli, hâlâ anlamadın mı?
"Seni sevmeyen birisine dokunmak, zehirli olduğunu bildiğin elma gibiydi; elmanın da seni sevmesi şart değildi ama onu yiyemiyordun. Herkes yediği elmayı severken, sen elmayı yemeden sevmeyi öğreniyordun. Ve daha da kötüsü, senin zehirli olduğunu sandığın ve dokunmadığın elmayı, bir gün birisi, karşı da ısırabiliyordu. İşte, buna da sınırlı mutluluk deniyordu."
Reklam
Ey Âdemoğlu, o elma zehirli! Hâlâ anlamadın mı?
Sayfa 184Kitabı okudu
Belki de....
"Belki de prensesi öldüren zehirli bir elma değildi," dedim ona bakmaya devam ederek. "Elmayı ondan almak için geç kalan prenstir asıl katil."
Sayfa 223 - Ephesus yayin evi , Yeşil GreenKitabı okudu
Ey Ademoğlu, o elma zehirli! Hâlâ mı anlamadın?
Sayfa 184Kitabı okudu
Masalların perde arkası 1
Pamuk Prenses’in hikâyesindeki prens, ölü bir kıza âşık olması bir yana, figürandan hâlliceydi. Prensesi -neyse ki- hiç öpmemişti! Pamuk Prenses, prensin hizmetkârları tarafindan cam tabutundan düşürülünce, zehirli elma boğazından fırladığı için uyanmıştı.
"Hikayenin sonunda elmayı prenses yer ve ölür," dedi gözlerimin içine bakarak. "Senin bildiğin gibi prensin dudakları şifa taşımıyor ve zehirlenen prenses uyanmıyor." "Belki de prensesi öldüren zehirli bir elma değildi," dedim ona bakmaya devam ederek. "Elmayı ondan almak için geç kalan prenstir asıl katil."
Sayfa 223Kitabı okudu
151 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.