Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İbadetin temeli üç esas üzerine kurulmuştur ; göz, kalp ve dil. Göz, ibret alarak ibadet eder. Kalp, tefekkür ederek ibadet eder. Dil, doğru söyleyerek, tesbih cekerek ve zikir yaparak ibadet eder.
Hayır dört şeyde toplanmıştır: Susmak, konuşmak, bakmak ve hareket. Allah'ın adı geçmeyen bir konuşma boştur. Tefekkür olmayan bir susma unutkanlık ve dalgınlıktır. İbret olmayan bakış gaflet, Allah'a kulluk için olmayan hareket kayıptır. Allah, konuşması zikir, susması fikir, nazarı ibret, hareketi ibadet olan kimseye rahmet etsin.
Reklam
İlim öğrenmenin fazileti
Hz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir gün evinden çıkıp mescide girdi Mescidde ki insanlardan bir grup ibadet ediyor dua ve Zikir ile meşgul oluyor diğerleri ise ilim öğreniyor ve öğretiyordu Peygamberimiz durumdan memnun olarak "her iki grupta hayır üzeredir. Ama Biri diğerinden daha üstün bir iş yapıyor şunlar Allah'a dua ve Zikir ile meşgul oluyor Allah dilerse istediklerine lütfeder, Ama şu ikinci grup ilim öğreniyor, cehaleti kovuyor ve bilmeyene öğretiyorlar. Ben zaten öğretmen olarak gönderildim."dedi ve ilimle meşgul olan halkaya oturdu.
Dervişlik yolu, on kuraldır: 'Zikir, şükür, hizmet, ibadet, fedakârlık, kanaat, tevhit, tevekkül, teslim, tahammül...'
Sayfa 102Kitabı okudu
Diyanet'in neden toplumsal bir ağırlığı yok?
Laik sistemin onayladığı isâm’ı temsil ettiği için mi? Diyanet ve ilahiyat Kur’an ve Sünnet islâm’ını değil baskıcı-dışlayıcı laikliğin onay verdiği islamı temsil ettiği için mi? İlk makalemizde Diyanet Neden Toplumsal Bir Ağırlığı Yok? sorusuna Helâl ve Tayyib ile beslenmedikleri şeklinde cevap vermiştik. Açıklamaya çalıştığımız üzere bu
"...İbadet; Allah'ın yolunu takip ederken günlük yaşama da bağlı kalmaktır.Zikir (Allah'ı hatırlamak); Allah'ın adını sürekli söylemek değildir.O'nu gerçekten hatırlamak; günlük yaşamınızdaki olayların içine daldığınızda O'nun adını ve iradesini aklınızda tutmanızı gerektirir. Allah'ı hatırlamak demek, O'nu size unutturacak pek çok iş arasındayken bile unutmamak demektir..."
Sayfa 132 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu adamlar kendilerince kutsal bildikleri şeye “dava” diyorlardı ve kendilerini de o davanın “dai”si olarak tanıtıyorlardı. ibadet ettiklerini görmedim, hatta abdestsiz gezdikleri de oldu, ama tespihlerini hiçbir gün ihmal etmediler. Zikir olarak ne okudukları ise, doğrusu hiç merakımı çekmedi. Sureta baldırı çıplak ve cavlak ışık idiler ama torbalarında her türlü silah vardı. Ben katlanabilen bir kılıcı ilk kez onların torbasında bir ney kamışının içinde, hançer ve muştaları da acıktıkları zaman bölüp yedikleri somunun karnında gördüm. Bana acıdıkları için mi, yoksa hakkaniyetten yana olmak kastıyla mı bilmiyorum; yardım etmeyi taahhüt ettiler. Belki de şeyhlerinin adı İsmail olduğu içindi, bilemedim. Dört hafta boyunca yanlarınca gittim, bin bir hallerine şahit oldum. Bir gün gördüğüm kişiler diğer gün başkalar oluveriyorlardı. Nereye varacağımızı onlar belirliyor, ancak her vardığımız yerde İsmail’i arayıp sormamız eksik olmuyordu.
Ramazan Ayı’na Yanlış Perspektiften Bakma
Merkez Muslihiddin Efendi (k.s.) birgün talebesinden; `Dolaptaki şişeyi getirmesini’ ister. Talebe koşup, `Hocam, burada iki şişe var. Hangisini getireyim? ` deyince, Hocası, `Hayır, bir tane var` diye cevap verir. Talebe ısrar edince de; `O halde birini kır` der. Talebe şişeyi kırınca, bir de ne görsün hiçbir şişe kalmaz ortada. Meğer talebe şaşı
125 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Eser, Sufiliğe nasıl gidilir sorusuna cevap niteliğinde... Kitap, Sufizm'in bir yaşam felsefesi olduğunun, örneğin meditasyon kelimesinin ilk olarak akla Hinduzm ve Budizm'i getirdiğini oysa ki bu iki isim yerine tefekkür ve riyazet kavramlarının ilk olarak gelmesi gerektiğine vurgu yapıyor... Sufizm'in hiç bir dine ait olmadığını savunan yazar bunun bir yol olduğunu anlatarak kişilerin öncelikle kendi iç dünyalarını arındırmalarını ve bu arındırmanın sadece zikir veya ibadet ile olmayacağını, kişinin tüm hayatını nefsten arındırarak bu yolda ilerleyebileceğini yalın bir dil ile anlatıyor... İslam inancına göre zikrin bu yolda etkilerinin neler olduğu ile beraber İncil'den de ayetlere yer verilmiş... İnsanın ruhunun bedende hapis halinin, özgür kalmasının nasıl mümkün olacağını, bunun için meditasyonun ne kadar önemli olduğunu, madde dünyasından mana dünyasına geçişin ancak zihni susturup, mana ile mümkün olacağının anlatıldığı bu eser, soru cevap halinde yazılmış... Bu tarz kitaplara ilgi duyuyorsanız okumanızı tavsiye ederim...
Sufi Meditasyonu
Sufi MeditasyonuHazret İnayet Han · Okyanus Yayıncılık · 200823 okunma
1.443 öğeden 1.426 ile 1.440 arasındakiler gösteriliyor.