Yıl 2014 olması lazım İstanbul Tüyap kitap fuarında Tarık Tufan'a kitap imzalatmak için 45 dakika sırada bekledim. İmza sırasında beklerken, bir huyum vardır, imzalatacağım kitabı okumaya başlarım, sıra geldiğinde kaldığım sayfayı imzalatırım. Yine sıra geldiğinde kaldığım sayfayı koydum masasına aramızda şöyle bir konuşma geçti;
T.T: Neden bu sayfayı imzalatıyorsun?
Ben: Sırada beklerken buraya kadar okudum. İmza için ne kadar beklediğimi unutmamak için.
T.T: Dimi, sıra baya uzun sağolsunlar
Ben: Sıra uzunluğundan değilde, herkesle fotoğraf çekilip, sohbet ediyorsunuz o yüzden bekledik bu kadar.
Dedim ve Tarık Tufan'ın yüzü düştü, alındı, sustu. Ben de dedim içimden, ünlü kaprisi eleştiriye gelemiyor. Ama şimdi okudukça anlıyorum o günkü kapris değildi muhtemelen, üzdük adamı. Bir insan bu kadar hüzünlü, karamsar, pesimist olabilir mi yahu? Tamam bizde hüzünlüyüz, olumsuzuz, mutsuzuz, ama Tarık Tufan başka adamın bütün kitapları böyle. Arkadaş bir kitap düşünün içinde küçük küçük bir sürü hikaye var (her biri güzel bir roman olabilecek konular) ama hepsi kötü sonla bitiyor. Ne yapıyorsun abi Emre Aydın dinleyerek, Zuhal Olcay fotoğrafına bakarak, Yeditepe İstanbul izleyerek mi yazıyorsun. Bu ne kasvet, ne yaşadın sen Allah aşkına. Olurda bir daha karşılaşırsak bu sefer laf sokmucam, sarılcam sana, sarılcam ve "abi s.ktir et çok şeyy yapma" dicem. Görüşmek üzere.
ağustos otuz 1
iki bin 21
dediler ustan ölmüş
“çok gülünçsün azrail
ferhan şensoy ölür mü?
Yine Ferhan Şensoy... Yine Kitaphan...
– Bıkmadın mı bu aydını anlatmaktan?
Anlattıkça, anlattığım kadar yeni öğrenilecek bilgiler olduğunun farkına varıyorum. Yani yine “internet aleyhisselam”'ı, okuduğum kitaplarını verdiği röportajları tarıyorum.
Bu
Yalnızlığım
Yaşamak zorunda olduğum beraberliğimsin
Yalnızlığım
Kanımsın, canımsın, sen benim çaresizliğimsin
Yalnızlığım
Bugünüm, yarınım, sen benim hüzünlerimsin
Yalnızlığım
Tek bilebildiğim sen benim vazgeçilmezimsin...
youtu.be/CElBkBUVMu0
EMMA Beni düşünüyor musun bazen?
JERRY Seni düşünüyorum bazen.
(Durak.)
ALDATMA oyununda zaman akışı ters doğrultuda yol alıyor. Yazıldığı tarih olan 1977’de başlayıp 1968’de sona eriyor.
Üç karakterli oyunda Aldatma ekseni başta olmakla birlikte, eylemin nedenleri ve nasıllarını sorgulanmaktan ziyade görüneni, olmuş olanı kabul etmek, onları
Orhan Pamuk
Tür: Senaryo, Oyun
Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan ilk ve tek Türk yazar olan Orhan Pamuk'un okuduğum 5. kitabıdır.
GİZLİ YÜZ, Orhan Pamuk senaryoyu
Kara Kitap'taki "Karlı Gecenin Aşk Hikâyeleri" adlı bölümde bahsi geçen bir hikâyeden yola çıkarak yazmış ve 1992'de kitap haline getirmiştir.
Gizli Yüz, senaryosunu Orhan Pamuk'un yazdığı, yönetmenliğini Ömer Kavur'un yaptığı 1991 yapımı Türk filmidir. Gizli Yüz, Türk sinemasının sıra dışı, unutulmaz filmleri arasındadır. Başrolleri Zuhal Olcay, Fikret Kuşkan, Sevda Ferdağ, Savaş Yurttaş ve Rutkay Aziz paylaşmıştır Bu film, gösterime girdiği 1991 yılında Antalya Film Festivali'nde En İyi Film ve En İyi Senaryo, Montréal Yeni Sinema Festivali'nde ise En İyi Film Ödülleri'ni kazandı.
Gizli Yüz'ün metnini, filmden seçilmiş fotoğraflarla birlikte, Orhan Pamuk'un senaryonun oluşumunu anlatan önsözüyle birlikte kitapta yayınlamıştır.
Gizli YüzOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 2016824 okunma
İnsan hangi işi yaparsa yapsın, eğer kendi karanlık tarafına yeniliyorsa, başkalarının onurunu ve kendi onurunu çiğniyorsa burada bir başarıdan söz etmek mümkün değildir. Çünkü onur, insan hayatından uzundur.
"Zuhal Olcay"
Sen, vaktinden çok sonra gelen
Sevdalı bir yağmur gibisin
Çisil Çisil gözlerimden
Sen çıldırmış şairlerin
Titreyen mısralarında
Bahsettiği perisin.
Pencereler önünde çürürken
O güzelim yılların hayali
Gözlerimin önünde,
Bize ağlıyorum...
Zuhal Olcay
Genco Erkal’ın Nâzım Hikmet’in şiirlerinden tasarlayıp yönettiği bu çalışmada Türkiye’de tiyatronun, müziğin, çağdaş dansın değerli sanatçıları Yıldız Kenter, Ayla Algan, Zeliha Berksoy, Jülide Kural, Zuhal Olcay, Tilbe Saran, Sema Moritz, Zeynep Tanbay ve Işık Yenersu yer aldı.
youtube.com/watch?v=rkAtA2y...
Usta sanatçılar tarafından bestelenmiş ve eşsiz yorumlara dönüşmüş harika şiirler vardır. Onlardan bazılarını böyle bir araya getireyim dedim.
İnternette bununla ilgili listeler buldum biraz da ben eklemeler yaptım. Mutlaka erişemediklerim, atladıklarım vardır. Zaten hepsini bir araya getirsek oldukça uzun bir ileti olacak. :)
Şimdilik bu