1116. Dedi:Yaşamı kötü harcadım
Pişmanım, şimdi boşluktayım
1117. Yaşamı geçirdim aymazlıkla
Gençliği harcadım boşuna
1118. Yaşama kaçmış biriydi özüm
Ecel tuttu götürür, neye yarar sözüm
Sayfa 102 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Sultan I. Mesud kırk yıla yakın bir Saltanat ve mücadele devrinde çok sabırlı ve ihtiyatlı, fakat ısrarlı bir siyasetle Türkiye Selçuklu Devleti'ni önce yok olmaktan kurtarmış, sonra da Anadolu'da en önemli güç haline getirmişti.
Sultan I. Mesud Kilikya Ermenilerine de ağır darbeler indirerek, onlardan çok sayıda kale ve şehiri aldı. Haçlılardan da Maraş (1149), Behisni, Keysun, Ayıntab, Delük, Ra'ban (1151) şehirlerini aldı. Dânişmendli emiri Yağıbasan'ı da kendisine bağladı. 1155'te vefat ettiğinde artık Türkiye Selçukluları'nın yükselme dönemi başlamıştı.
1116'da Antakyalı Roger, Halep'e giden tüm yolları denetimi altına aldıktan sonra, şehir çevresindeki başlıca hisarları birbiri ardı sıra ele geçirir ve hiçbir direnişle karşılaşmayınca Mekke'ye giden her hacıdan vergi almaya başlar.
Kafa Dergisi'nden çekiliş hediyem elime ulaştı demin. O kadar mutlu oldum ki okuldaki ilk günün yorgunluğunu attım resmen... Keşke fotoğraf paylaşabilseydik de size Kafa'nın notunu ve Paris ve Londra'da Beş Parasız (George Orwell) kitabımı gösterebilseydim. İyi varsın Kafa Dergisi...🤗💫📖☕.
Ağabeyi Muhammed-i Gazzali'nin 505/1111 senesinde vefah esnasında Tus'ta olduğu, onun ölümüyle ilgili verdiği bilgiler sebebiyle kendi ifadelerinden anlaşılmaktadır. Ünlü eseri Sevanih'in nüshalarından biri Ahmed-i Gazzali'nin 508/ 1114 yılında Merağa ve Tebriz'de olduğunu gösterir. Katip Çelebi'nin verdiği bilgilere göre 510/1116 yılında Amid şehrinde bulunan Ahmed-i Gazzali'nin bu tarihten sonra 515/1121 yılına kadar nerede olduğuyla ilgili bilgimiz yoktur. Ancak 515/1121 yılında Selçuklu sultanı Melikşah'ın Bağdat'ta vefat eden annesinin cenazesinde minbere çıktığına göre bu yıl burada olmalıdır. Yine bu yıl içinde Hemedan'da olduğu, talebesi Aynü'l-kuzat-i Hemedani'nin de orada kendisine bağlandığını kaynaklardan öğrenmekteyiz. Daha sonra vefat ettiği 520/1126 yılına kadar Kazvin'de halvete çekildiği görülmektedir.
George Orwell'ın 1933 yılında yayımlanan, yazarın kendi deneyimlerine dayanan bir eseridir. Kitap, yazarın alt sınıfların yaşam koşullarını ve yoksulluğu yakından deneyimlediği bir dönemi konu almaktadır.
Orwell, eserinde Paris ve Londra'daki alt sınıfların yaşamını dikkatlice gözlemleyip analiz etmiştir. Yoksullukla mücadele eden
Naim Efendiler bu yaz Kanlıca'ya taşınmadılar. Zamanlar artık eski zamanlar değil, iki sene içinde pek çok adetler değişti. Kışın konaklarda, yazın yalılarda oturan aileler gittikçe azalmaktadır.
Klasik olarak bir yazarın hayatındaki maddi güçlüklerden bahseden bir kitap.Hikayesi bance sıradan ama sizi tatmin eder.Güzel tarafı ise o dönemin Paris ve Londrasında olan sosyal bir sistematik düzeni çok iyi bir şekilde bize aktarabilmesi. Ayrıntılarıyla o şehirler hakkında bilgi seviyesini artırıyor.