Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

HAMZA

HAMZA
@Akliselim_1deli
Öğren-ci
20 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
192 syf.
10/10 puan verdi
Din Nedir?
Günümüz okumuşlarının anlayışına göre din lüzumlu değil: ya onun yerini bilim alacak ya da çoktan aldı bile. Oysa tıpkı geçmişte olduğu gibi bugün de tek bir insan toplumu veya tek bir aklı başında kişi dahi dinsiz yaşamamıştır ve yaşayamaz da. Aklıbaşında kişi diyorum, çünkü aklıbaşında olmayan kişi tıpkı bir hayvan gibi dinsiz yaşayabilir. Aklıbaşında bir varlık dinsiz yaşayamaz; çünkü öncelikle ve sonrasında neyi yapması gerektiği konusunda ona hakikaten yol gösteren sadece ve sadece dindir. Din ona yaratılışı gereği verildiğinden aklıbaşında hiçbir insan dinsiz yaşayamaz. Hem ilim hem de felsefe, insanın evrenle ilişkisini kuramaz. Bu ilişki, hangi felsefe veya bilim olursa olsun başlamadan zaten kurulmuş olmalıdır. Aynı zamanda, felsefenin de dahil olduğu, bilimin olayları rasyonel bir mantıkla ve olay inceleyicisinin konumundan yaşadığı duygulardan bağımsız olarak incelenmiş başka bir nedendir. Ancak insan, evrenle, olan ilişkisini aklıyla olduğu gibi, aynı zamanda duyguları ve algıları ile de belirler.
Din Nedir?
Din Nedir?Lev Tolstoy · Kaknüs Yayınları · 20161,649 okunma
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
arap edebiyatının önemli temsilcilerinden mehcer (göç) edebiyatının kurucularından mısırlı yazar mihail nuayme’nin önemli bir kitabı.  roman newyork’ta bir arap kahvehanesinde çalışan arkaş’ın yazdığı günlüklerden oluşuyor. insanlarla çok nadiren konuşan, kendini sessizliğe ve yalnızlığa adamış, karanlık ve küçük bir odada yaşayan arkaş sürekli
Kendini Arayan Adam
Kendini Arayan AdamMihail Nuayme · Kaknüs Yayınları · 2015470 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
ona bakınca yüzünün ikiye bölündüğünü görürdüm hep... bir yanı binbir büyülü suda paklanmış, huzur çiçekleri açtırır; bir yanı çok sorusu olan, masum, yalnız bir çocuğun büyürkenki çilesi... büyümek, öyleyse epeyce çileli işti. bütün soruların cevaplarını bulup, elindeki anahtarı nereye koysa kapılar açılıyor gibi sakin, durgundu... yüksek bir binanın gökyüzüne yakın bir katında, kaf'tan bir mutluluğu bir adamla bölüşür gibiydi. sevecen yüzlü, yumuşacık bir adamdı... sonra o yüksek katta, okuyor olmalıydı, her yere saçılmış yüzlerce kitap... ona bakınca acaba ben, kendim de mi derdim hep... soruları bırakıp cevaplarla başlanan bir ömürde, ille ki çekilmeliyse çile,  "ben de mi?" derdim.  kalabalıkta başı dönen bir yaprak gibi, süzüldükçe çarpacak mıydım bu heyecanı yitirince... ona bakınca, bir "mesele"nin yorgunluğunu duyumsardım.  bir insan için azımsanamayacak kadar derin, yoğun ve ağır meselelerin... şimdi elinde bir anahtar, hangi kapının önünde dursa huzurlu... özlenilen bir nefestir ayşe şasa!
Delilik Ülkesinden Notlar
Delilik Ülkesinden NotlarAyşe Şasa · Timaş Yayınları · 20221,286 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
176 syf.
7/10 puan verdi
İnsan türünün dünya üzerinde kısa bir zamandır devam eden yaşam serüveninin odaklandığı temel bir amaç var: mutluluk. Hayatta kalmak için gerekli olan ihtiyaçlarını doyuran insan, sosyal bir varlık olmasının getirdiği güdülerini de çeşitli şekillerde doyurmaya çalışıyor. Ancak Fromm’a göre insanın mutluluk arayışındaki en önemli eksiklik,
Olma Sanatı
Olma SanatıErich Fromm · Say · 2017981 okunma
344 syf.
10/10 puan verdi
Toplumu ve özünü tanımak isteyenler için de Öze Dönüş "doğru" kitaptır. Zira kitabın son bölümünde Üstad bu konu üzerinde durmuş, bireyi toplumun özü olarak ilan etmiştir. Yani duanın tekamül halkasında en mütekamil varlığın ve yaratıklar arasında şu dört özelliğe sahip tek varlığın insan olduğunu açıklar:  1-Bilgi  2-İrade  3-İdeal  4-Yapabilirlik  İnsanı doğaya egemen kılan gücün bu özellikler olduğunu Şeriati söyler. “Bu dünya görüşünde insanın sorumluluğu, duygusal, zihinsel ve ahlaki değil belki, mantıklı ve özgün bir gerçektir. İnsanın sorumluluğu mutlak irade sahibi olan Allah karşısındadır.”  İnsan Allah’a, insana ve kendine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmeli, yüklendiği, ”İlahi emanet” doğrultusunda hareket etmelidir.  Şeriati, tüm kitaplarında değindiği sorunları adeta bu kitabında toplar. "Öze Dönüş" sanki bir ”Şeriati Külliyesi”dir. Diğer kitaplarının hem özeti hem de hepsinde sorguladığı hususları açık bir şekilde ele aldığı bir öz kaynak gibi de diyebiliriz. Modernizm, Marksizm, Siyantizm, Aydın, Sömürgecilk kavramlarına yabancı olanların okuduğunda büyük bir aydınlanmaya muhattab olacakları bir eser.  Hâsılı, insanın kendisine karşı, toplumuna karşı bakışını değiştiren Öze Dönüş, adı ile müsemma olup özünü tanımak isteyenlerin okuyabileceği ilk kitaplardan biri. 
Öze Dönüş
Öze DönüşAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 2009494 okunma
Reklam
72 syf.
10/10 puan verdi
Kutsal kitaplardan alıntı yaparak, uygarlığın ve birey olarak insan olmanın savunusuyla açmış metinini yazar. İtaatsizliğin yozlaştırmayacağını aksine özgür kılacağını belirtmiş ve Cennet'ten kovuluş, Prometheus mitoslarını örnek olarak göstermiş. Asimov'la aynı çıkarımları yapmış ve sormuş : "Teknoloji ilerliyor ama biz ilerliyor
İtaatsizlik Üzerine
İtaatsizlik ÜzerineErich Fromm · Say Yayınları · 20141,388 okunma
463 syf.
7/10 puan verdi
Bugün sizlere anlatacağım yazarın yeri bende çok ayrı, hayatımda bırakmaya başladığı izlerden olsa gerek artık ‘’kitap’’ kelimesini duyduğum zaman aklıma doğrudan kendilerinin adı geliyor: Cemil Meriç. Son zamanlarda adını daha da sık duymaya başladık, kafamı nereye çevirsem çeşitli platformlarda onun sözlerini paylaşmış insanlar. Paylaşıyorlar
Kırk Ambar 1: Rümuz-ül Edeb
Kırk Ambar 1: Rümuz-ül EdebCemil Meriç · İletişim Yayıncılık · 2006549 okunma
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
38 günde okudu
fecr yayınlarından çıkan baskısının önsözü şöyledir: "allah ölümsüzdür ve insan, o'nunla sözleşme yapan, o'nun ruhunu taşıyan, risaletine sahip olan ve nihayet gücünün, bilgelik ve güzelliğinin aynası olan bu anlamlı ve kutsal doğada o'na halifelik eden bir varlıktır. bu doğa, allah'ın sünnetleri çerçevesinde yeşeren, yetiştiren, eğiten,
Kendini Devrimci Yetiştirmek
Kendini Devrimci YetiştirmekAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 2011976 okunma
327 syf.
10/10 puan verdi
islam'a bakis acisini degistirebilecek, hatta inananlara "neye" inandigini sorgulatacak, inanmayanlara da inanmadiklari seyi sempatik ve mantikli (o zamana kadar bildiklerinin aksine) gosterecek gucte bir kitap.  daha once deginilmemis bir kac noktaya dikkat cekmek gerekirse: 1. ali seriati, tarih boyunca tanri'nin varligini sorgulayan
Dine Karşı Din / Anne Baba Biz Suçluyuz
Dine Karşı Din / Anne Baba Biz SuçluyuzAli Şeriati · Fecr Yayınları · 20091,348 okunma
287 syf.
10/10 puan verdi
Yazılarından keyif aldığım, bir şeyler öğrendiğim yahut zihnimde yeni ufuklar açan ve beni düşünmeye, gözlemlemeye iten her yazarı; din, dil, ırk ayırt etmeden okurum. Amacım ise, hayata elimden geldiğince her yönden bakmaya çalışmak ve öylesine değil, hakkıyla yaşamak. Bu düşüncelerimden hiç şaşmadan inatla yoluma devam etsem de, rahatımı bozan
Mağaradakiler
MağaradakilerCemil Meriç · İletişim Yayıncılık · 20032,974 okunma
Reklam
339 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
"düşünce dünyasında hiçbir fetih nihai değildir. hepimiz birer sizifos '' uz. hele, diyalogun olmadığı bir ülkede... türk aydınının kaderi mahpesinde şarkılar söylemek. bu lanetler berzahından nasıl ve ne zaman kurtulacağız? tefekkür bir arayıştır, içtimai bir arayış. bu kitap, bir davetten ibaret: birlikte aramaya davet. yazarın tek düşmanı vardır: bağnazlık. düşüncenin bütün huysuzluklarına, bütün hoyratlıklarına, bütün çılgınlıklarına selam. diyor cemil meriç, tektaş ağaoğlu''na gönderdiği bu ülke kitabının ithaf yazısında...  ''bana öyle geliyor ki, hayat denen mülakata bu kitabı yazmak için geldim.'' *
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821,1bin okunma
78 syf.
·
Puan vermedi
ali şeriati kitabi. fecr yayınları'nın cep kitapları serisinden.. ali şeriati'ye göre iki tür bilinç vardır, bunlar: insani bilinç ya da öz bilinç ve sosyal bilinçtir. insanı insan yapan ve diğerlerinden üstün kılan da, bu iki bilinci taşımasıdır..ve bu bilinçlerden yoksun olduğu sürece ne "dindar" olmasının ne de felsefe, tıp, teknik, bilim vs. alanlarında ilerlemiş, gelişmiş olmasının önemi yoktur. zira bu durumda dünyadaki esas bulunma, yaratılma amacını unutacak ve bunun sonucunda da tüm "yaratma" ya da üretme faaliyetleri de israf, tüketme veyahut bozgunculuk ile sonuçlanacaktır. günümüz müslümanlarını da batıya karşı yenik ve onlara mahkum kılan da yalnızca, bu öz bilinç ve sosyal bilinçten yoksun olmalarıdır; teknik, bilim, medeniyet vs. açısından geride olmaları değil. ve müslümanlar bu bilinci içlerinde yeniden diriltmedikleri sürece devamlı batı medeniyetine mahkum kalacak ve onları taklitten ve sadece ürettiklerini tüketmekten ileriye gidemeyeceklerdir. işte insanı bu bilinçten yoksun bırakmak, bu bilincin dirilmesine mani olmak da "eşekleştirme"dir. eşekleştirme de iki şekilde olur: birisi doğrudan, yani zihinleri cehalete zorlayarak, düşünmeyi engelleyerek; diğeri ise dolaylı yoldan, zihinlere belirli şeyleri süslü, önemli göstererek esas düşünülmesi gereken şeyleri gizlemektir. ve eşekleştirme araçları yeri geldiğinde insanın en kutsal değerleri dahi olabilmektedir. din, ilim, medeniyet, edebiyat, felsefe, uzmanlık vs.. tüm bunların hepsi insanı bu iki bilincinden yoksun bıraktığı sürece eşekleştirme aracına dönüşmektedir.
Bilinç ve Eşekleştirme
Bilinç ve EşekleştirmeAli Şeriati · Fecr · 20131,071 okunma