Resulullah (sas) bir gün torunu Hasan'ı öptü. O sırada yanında Akra b. Habis oturmaktaydı. "Benim on çocuğum var ama hiçbirini öpmüş değilim." dedi. Bunun üzerine Resulullah (sas) ona. "Allah senin yüreğinden şefkati almışsa ben ne yapabilirim ki? Merhamet et ki merhamet bulasın! diye buyurdu.
Mü'min kimse günahlarını hayalinde öylesine büyütür ki sanki kendisi bir dağın eteğinde oturuyormuş da dağ üzerine çökecekmiş zanneder. Günaha düşkün kimse ise günahlarını, burnunun üstüne konan bir sinek gibi görür. (Buhari)
Hepinize uzun, nefretle dolu ömürler dilerim
Sizi yılışık, yapışkan aşağılıklar sizi!
Kibar kıyıcılar, centilmen kurtlar, uysal ayılar
Sizi servet soytarıları, otlakçılar, iyi gün sinekleri!
Shakespeare
Hayat tecrübelerimle şu yargıya vardım ki, başkalarıyla benim aramda korkunç bir uçurum var, anladım, elden geldiğince susmam gerek, elden geldiğince düşüncelerimi kendime saklamalıyım. Lakin tek korkum; yarın ölebilirim kendimi tanıyamadan.
Genellikle dar alanlardan geçme ya da suda kalma korkusuyla ilgili rüyalar, embriyonik yaşamdan kalma, annenin rahminde olma ve doğum eylemi üstüne kuruludur.
Davranış bozukluğu sergileyen gençlerle yapılan terapi görüşmelerinde görülmektedir ki birçok çocuğun kendi sınırlarını gereksiz yere ilk kez aştığı dönem, vaktinden önce ve ihtiyaç olmadığı halde verilen cinsel bilgilerin alındığı dönemdir.
Kocaman gökdelenlere hayret ediyoruz, asırlık çınarlar çok sıradanmış gibi.. Bungee-jumping gibi uç sporları yapanlara hayret ediyoruz, sanki tavandaki yürüyen sinek basit bir iş yapıyormuş gibi...