Bazı insanlardan kuşkulanmak için onlara bakmak yeterlidir. Çünkü her yanlarında bir tedirginliğin izleri hissedilir. Arkalarındakilerden endişe duyar, önündekileri tehdit ederler. Onlarda tanıdık olmayan bir şey vardır. Ne yaptıkları kadar ne yapacakları da kestiremezler. Bakışlarındaki karanlık onları ele verir. Geçmişlerindeki karanlık sırları ve geleceklerindeki puslu gizemleri sezinlemek için söyledikleri tek bir sözü duymak, sergiledikleri tek bir tavrı gözlemlemek yeterlidir.
Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
Yüzler yukarıya, yumuşak dökülen tanelere çevrilmişti.
Mevsimin ilk karında bu kadar büyüleyici olan nedir acaba,diye merak etti;Neden böylesine etkiler insanı?
Henüz kirlenmemiş,el değmemiş bir şeyi görme şansı mı?
Dünyaya geldikten sonra yaşamımıza yetecek kadar yiyecek verirler; ayakta kalanlarımızı canı çıkana kadar çalıştırırlar.
Peki bu durum, Doğa'nın bir yasası mıdır?
Ülkemiz, topraklarında yaşayanlara düzgün bir hayat sunamayacak kadar yoksul mudur?