Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

deniz

deniz
@DenizKavlak
İstanbul
32 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
168 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsanlık var olduğu sürece iyilik de asla kaybolmayacaktır.
Bir insanlık sınavına çocukluğun getirdiği masumiyetle giriyor ana karakter. Çocuğun bir ismi yoktur keza bu karakter bütün çocukları sembolize etmektedir. Beyaz Gemi'deki o isimsiz çocuk bütün çocuklardır. Kötülüğün her yerde olabileceğini gösteriyor bize yazar ve insanlıktan uzaklaşan Orozkul karakteriyle de okura bunu yansıtıyor. Kötülüğün bir karaktere dönüşmüş halidir Orozkul. Mümin Dede karakteri ise bilgili, kültüre hakim fakat zorunluluk yoluyla kayıtsızlığı seçen bir karakter olarak çıkıyor karşımıza. Bilgilerini genç kuşağa aktardıktan sonra pasif iyiliği seçerek kayıtsız kalmıştır. Burada Aytmatov'un anlatmaya çalıştığı şey şudur: Sadece iyi olmak yetmez, iyiliği harekete geçirebilmek önemlidir. İyiliğini göstermediği sürece kimse tam anlamıyla iyi değildir. Kırgız kültürünü, milliyetini temsil eden Maral Ana ise evrensel olarak insanlığın mirasını, kültürünü temsil ediyor denilebilir. Buradan sonrası spoiler içeriyor. Maral Ana ölmüştür. Dede hareketsizdir, vazgeçmiştir. Çocuk o gemiyi kaçırmıştır ve kendini nehre atıp ölmüştür. Ama göl, nehir akmaya devam etmektedir. İnsanlık var olduğu sürece iyilik de var olacaktır. Kötülük hiçbir zaman sonsuz değildir.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,4bin okunma
Reklam
415 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Neden ağladığını biliyor musun Friedrich?
Psikoterapi hakkında diğer eserlerinden de tanıyabileceğimiz
Irvin D. Yalom
Irvin D. Yalom
Nietzsche Ağladığında romanında gerçek olaylarla gerçek dışı olaylara harmanlayıp kurgusal bir hikâye ve olay örgüsü içinde okura sunuyor. Kitap gerçekten oldukça ilgi çekici ve sürükleyici olmakla beraber aynı zamanda kendimize bilinç hakkında, varoluş amacımız hakkında sorular sormamızı sağlıyor. Sigmund Freud'un da romandaki rolü oldukça büyük ve eser Nietzsche'nin felsefesini okumaya başlamadan önce yenilmesi gereken bir yumruk niteliğinde. Daha ilk sayfasında Nietzsche'nin bir diğer eseri olan
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Böyle Buyurdu Zerdüşt
'ten bir alıntıyla başlayan roman okuru sarsacak ve düşünmeye sürükleyecek gerek Doktor Breuer'in diyalog esnasında Nietzsche'ye verdiği cevaplar, gerek Nietzsche'nin konuşurken sorduğu deli akıllıca sorular gerçekten müthişti. Nietzsche'nin aforizmalarından bahsetmeye gerek bile yok zaten.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,4bin okunma
687 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Suç ve Ceza
Şu Raskolnikov da harbi acayip bir adam. Romanın hedef kitlesi bütün insanlıktır. Zaten Dostoyevski de bu eserinde bize bir psikolojik öğreti sunmuştur kendince. İnsanı düşünmeye adeta sürükleyen bu romanda okura yöneltilen soruların haddi hesabı yoktur ve bize suç ve ceza kavramlarını bütünüyle sorgulatır. Kitabın zamanını aşması, bugün bile
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
74 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsan ancak işe yaradığı sürece yaşar toplumda
Bir insan toplumda ancak bir şeye hizmet ettiği sürece yer bulabilir. Eğer o dişli çarkın bir çarkı bir gün çalışmayı keserse herkes tarafından unutulur, önemsenmez -aç bırakılır- Franz Kafka’nın imgeleriyle devleştiği bu kitabında evrensel ahlak yasasının varlığıyla ilgili de esintiler mevcut. Bir toplumda gerçekten yer almak istiyorsa birisi, illa bir amaca hizmet etmek zorundadır. Yoksa aynı kitaptaki gibi ölümü bile önemsiz olur. Bunaltıcı ve huzursuz düşler demiş Kafka. Gerçekten de bunaltıcı ve huzursuz düşlerinden uyanan insan en sonunda dönüşür fakat toplumdaki mevcut sistem hep aynıdır. Bireyi en sonunda ölüme götürür bu yabancılaşma. Bir satranç oyunu piyonsuz olmayacağı gibi, işini yapmayı bırakan bir piyon (Gregor Samsa) bıraktığı gibi oyunun dışına itilir.
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,1bin okunma
464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Fransız İhtilali Hiç Bu Kadar Gerçek Olmamıştı
Charles Dickens
Charles Dickens
gerçekten realizmin doruklarına ulaştığı eserinde köylü adın çatışması diyebileceğimiz bir noktayı çok güzel anlatmış. Kitapta gerçek olaylardan esintiler görmek, karakterlerin detayları, düşünceleri oldukça iyi yansıtılmakla beraber bazı şeylerin günümüzde de hâlâ değişmediğini gösteriyor maalesef. Okur kendini her iki tarafa da yakın hissedebilir, bu ona bırakılmış. Yazarın gerçekçi dili bu noktada önemli bir yer kaplamakta. Dickens gerçekten de iyi bir gözlemci ve hikaye anlatıcısı. Toplumdaki küçük insanlardan tutun dönemde yaşamış aristokrat kesimin de çaresizliği yansıtılmış eserde. Çaresiz küçük insanın baş kaldırışı, gücün onlara devredilmesi gibi unsurlarla birlikte gerçekten en iyi toplumsal romanlardan biri olarak kült hâline gelmiş olan
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin Hikâyesi
kitabı şüphesiz dünya edebiyatındaki başyapıtların başında olan kitaplardan birisidir.
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202358,8bin okunma
Reklam
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Varoluşçuluk, absürdizm ve nihilizm. Camus her şeyin bir anlamı olmadığını anlatıyor. Bir olaya verilen tepkilerin kalıpları olmamalı. Herkesin yapmadığını yapmak suç sayılmamalı. Hayatı anlamlandıramayan, yalnızlaşır. Modern insan figürünün toplum tarafından ötekileşmesi. Daha yazmayacağım, çok uzun incelemelerin okunmadığını, herkesin ham ve kısa bilgiye ihtiyacı olduğunu biliyorum. Dediğim şeyleri destekleyen, kitaptan bazı alıntılar: Daha ilk cümlesinde: " Bugün anne(m) öldü. Belki de dün, bilmiyorum." (Syf. 11) Karakter aynı zamanda annesinin yaşını da bilmiyor. Annesinin arkadaşı naaşın yanında bayılınca da: "ipleri bırakılınca yere yığılan bir kuklaydı gibiydi sanki" (Syf. 23) ifadesini kullanıyor. "Ama kimlik tespitine yönelik, uzun sürmeyen sorulardı bunlar." (Syf. 61) -Karakterin kendisi de kimliğine anlam veremediği için, Camus burada imgesel bir yolla buna değinmiş." Daha çok var fakat yazmaya biraz üşendim, güzel kitap, çok çok çok tavsiye ederim.
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2019111,8bin okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabın ana fikri: Bilgi, özgürlüktür. Bilmek, yaşamak; bilgisizlik yaşadığını sanmak ve huzurdur. İnsanı huzursuz eden şey sorgulama ve öğrenme arzusudur. Ancak bildiğimiz zaman hapishanemizden çıkar ve özgürleşiriz.
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,5bin okunma
163 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kürk Mantolu Madonna - İdeal Aşk Var Mıdır?
Sabahattin Ali'nin uzun hikâyesi Kürk Mantolu Madonna... Belki de Türk edebiyatının en çarpıcı aşk hikâyelerinden birisi, bence en iyi novellası. Sevmeden sevilmek insanı yalnızlaştırır mı? İnsan aşık olduğu imgeye, varlığa sahipken kendini tamamlanmış hisseder mi? Sabahattin Ali bunlar gibi bir sürü soruya yanıt aradığı novellasını romantik,
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,2bin okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hayvan Çiftliği İncelemesi
Hayvan Çiftliği, belki de şu güne kadar yazılmış en iyi alegorik ve mecazi roman, fabl. George Orwell, dilde sadelikten ödün vermeyerek hayvanlar üzerinden stalinizm eleştirisi yapıyor, romana kendi kişiliğinden, görüşlerinden de yansımalar katıyor. Bu yaratılan hayvanlar dünyasında, hayvanları hem birer hayvan olarak -kendi hayvanlık özellikleriyle- hem de tarihten birer kişilik olarak kurgulayan Orwell, metaforları ve imgeleri okuyucuya hissettiriyor. Marksizm, stalinizm ve totalitirizm eleştirileri yapıyor ve okuyucuyu yarattığı metaforik, mecazi dünyanın etkisi altında bırakıyor.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,9bin okunma
176 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Gabriel Garcia Marquez, yarattığı büyülü dünyada bana göre romantik bir dille merkezine insanı alarak bir sistem ve toplum eleştirisi yapıyor. Bunu yaparken çeşitli imgelere yer veriyor ve dönemin skolastik zihnini taraflı bir şekilde eserine yansıtıyor. Ana karakter Sierva Maria üzerinden yaptığı psikolojik analizler, yaşadığı dönemdeki ırkçılığı, köleler tarafından, onların tesiri altında büyüyen bu genç kızın hikayesiyle okuyucuya aktarıyor ve bunu sade bir şekilde anlatmayı becerebiliyor. Yazarın yarattığı dünya, etkili hikaye anlatımı beni oldukça etkiledi. Kitaptaki Hristiyanlık unsurları oldukça çok olsa da yozlaşmayı iyi temsil ettiğini düşünüyorum, tavsiye ederim.
Aşk ve Öbür Cinler
Aşk ve Öbür CinlerGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20166,8bin okunma