Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Merve Aksoy

Merve Aksoy
@Feminenokur
İstanbul
106 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
128 syf.
8/10 puan verdi
Muhafazakar bir kalem Tarık Tufan pek hoşlanmayacağımı düşünmüştüm kendisinin yazdıklarını ama beni şaşırttığını söyleyebilirim. Güzel bir iç konuşma kitabı aslında bu. Su gibi akıyor. Okurken kendinize çok yakın buluyorsunuz. Samimi ve temiz bir anlatım var. Yaratıcı cümleler kullanabilen bir yazar. Yani öyle okurken "şunu yaptı, şu oldu, şöyle yaptı." gibi düz robotik bir anlatımı yok. Bu tarz yazarları gerçekten severek okuyorum. Değişik bir roman, düz bir hikaye anlatımından bağımsız gibi. Sanki böyle köşe yazısı okur gibi okudum. Dinlendirici, rahat bir kitap. Sevdim :)
Ve Sen Kuş Olur Gidersin
Ve Sen Kuş Olur GidersinTarık Tufan · Profil Yayınları · 20189bin okunma
Reklam
424 syf.
7/10 puan verdi
Birbirinden ayrı dünyaların aslında birbirini tamamlayan parçalar olduğunu anlatmış bu kitap bana göre. Peri, Mona ve Şirin üç ayrı dünyayı ve birbirlerini tamamladıkları zaman aslında hayatın ne kadar güzel olabileceğini yansıtıyor bize. Kitabın beni iten tarafı yazarın çok fazla kendi derdini ve kendi düşüncelerini empoze etmeye çalışan bir halde satırlarını yazmış olması. Öyle ki romandan ziyade Elif Şafak'ın din, siyaset ve sosyal yaşam hakkındaki fikirlerini aktardığı bir manifestoya doğru evrilmiş kitap. Bu yönüyle zaman zaman tat vermedi. Kitabı sevmekle sevmemek arasında kaldım. Yine de 7 veriyorum.
Havva'nın Üç Kızı
Havva'nın Üç KızıElif Şafak · Doğan Kitap · 201616,2bin okunma
430 syf.
9/10 puan verdi
Din bu değil, Müslüman bu değil, Ortadoğu insanı bu değil diye bas bas bağırsak da ne yazık ki bu kitapta anlatılanlardan bir arpa boyu bile uzaklaşamıyoruz. Benzer olarlar Anadolu'da da yaşanıyor. Bu coğrafyanın iğrenç sapkınlıklarından bir türlü yakamızı sıyıramıyoruz. Çocuk gelinler ve kadınların toplumdaki yerini muhteşem bir çarpıcılıkta işlemiş yazar ve gerçekten okurken zaman zaman karanlığa boğuldum. Benzer sorunları anlatmaya çalışıp eline yüzüne bulaştıran yüzlerce yazar var. Eğer bir kadınsanız mutlaka okuyun bu kitabı. Erkekseniz okuyup empati kurun. Ama mutlaka rafınızda olsun.
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
200 syf.
7/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Coelho okuyup beğenmemek mümkün değil ancak sanırım biz kendi değerlerimizi de çok göz ardı edemiyoruz. Bu kitaptan önce Kediler Cennete Gider adlı ismi az duyulmuş bir Türk yazarımızın kitabını okudum. Temelde iki kitap da intihar konusunu masaya yatırıyordu. Bu açıdan art arda okumam çok iyi tahlil etmemi sağladı. Coelho hayranı olduğum bir yazar ve intihar konusunu delilik çizgisi üzerinden mercek altına almış. Belki de ilk bu kitabı okusaydım muhteşem diyebilirdim. Ancak Kediler Cennete Gider çok daha derin çok daha zekice kurgulanmış ve çok daha okuyucunun ruhuna işleyen bir kitap. O yüzden Veronika Ölmek İstiyor bana yetersiz geldi. Bu kitabı okuyup beğenenlere Kediler Cennete Gider'i kesinlikle öneririm. Veronika Ölmek İstiyor'a gelecek olursak bildiğimiz büyülü Coelho anlatımı ve o sürükleyici monologlar kitapta sizi bekliyor. Zaman zaman kitabın sıkıcı olduğu sayfalar geliyor peş peşe. Bazı önermelerin gereksiz uzadığını hissediyorsunuz. Bu yüzden 7 puandan fazlasını verebileceğimi düşünmedim.
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201577,1bin okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Açık ara okuduğum en iyi yerli roman
Nereden başlayacağımı ve tam olarak ne yazmam gerektiğini bilmiyorum. Kesinlikle yerli romanlar arasında okuduğum en iyi kitaptı. Kitapta o kadar çok yerin altını çizdim ki... Hem bir roman hem bir terapi hem de kocaman bir hayat dersi bu kitap. Peki ne anlatıyor? Kuru kuruya hayvan sevgisi üzerine güzellemeler yok sadece. Çok daha fazlası var.
Kediler Cennete Gider
Kediler Cennete GiderOktay Volkan Alkaya · A7 Kitap · 201969 okunma
Reklam
264 syf.
6/10 puan verdi
Büyük bir hevesle okuduğum Kız Çocuğu ne yazık ki beni çok tatmin etmedi. Eğer kitapta bir mantık aramadan okursanız evet gürül gürül akan bir dil var. Edebi dokunuşlar bir hayli fazla. Yaratıcı cümleler de var ve bunlar zaten kitaba 6 puan getiren unsurlar. Peki kitap neden daha fazla puan alamaz? Öncelikle karakterler ve monologlar arasında büyük bir mantık hatası var. Yani yazarın bize sunduğu karakter, yazarın yazdığı cümleleri aklından geçirebilecek kapasitede değil. Yani böyle cümleler yazmak istiyorsanız karakteriniz, parayı bulmuş - bohem yaşayan - oturduğu yerden hayatla ilgili çözümlemeler yapabilen - alternatif bakış açıları üretebilen biri olmalı. Yani Onur Ünlü'nün kendisi olmalı. Yetenekli bir yazar, karakterinin dilinden ve aklından geçenlerin karakterle ne kadar uyumlu olduğunu çözebilmelidir bence. Öbür türlü yazar kendi dünya görüşünü ve çözümlemelerini karaktere yerdirmeye çalıştığı zaman bu sefer karakterlerin hepsi birbirinin aynısı oluyor. Bunu Fi Çi Pi'de de hissetmiştim. Karakterler gerçeklikten kopuk ve hepsi aslında yazarın kendi yansıması olunca okumak çok da keyifli olmuyor. Bir de konu klişe bence artık. Zaten bilinen bir sorunu yine bilinen vakalar üzerinden ve yine çok tanıdık bakış açılarından masaya yatırmış yazar. Okumayın diyemem okunası bir kitap ancak ne kadar başarılı anca 10 üzerinden 6 işte...
Kız Çocuğu
Kız ÇocuğuOnur Ünlü (Ah Muhsin Ünlü) · Doğan Kitap · 2019511 okunma
64 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bu kadar kısa bir kitapta usta yazar ne de güzel irdelemiş insanın hayatta kalma dürtüsünü. neleri göze alabiliriz, neleri gözden çıkarabiliriz ve ne kadar yüzleşebiliriz kendimizle? Okuyun ve hissedin bence. Soğuğu, hayatta kalma çabasını ve en büyük korkularınızı. Ateş Yakmak bence bir ayna gibi. Bütün o kuzey atmosferi kar kıyamet soğuk hepsi birer metafor. Hayatı masaya yatırıyor yazar ve hayatta kalmak için ne yaparsın diye soruyor okuyucuya 3 hikayede
Ateş Yakmak
Ateş YakmakJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202311,5bin okunma
77 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kısa ama çok etkili bir kitap okudum. Zweig okumak gerçekten bir ayrıcalık olsa gerek. Yalnızlık, hiçlik ve acının ortasında bırakıyor sizi yazar. İnsan ruhunun nasıl ve ne kadar derin kırılabildiğini okuyorsunuz. Sonrasında zihni canlı tutan herhangi bir şeye nasıl bir saplantıyla bağlanabildiğimizi öğretiyor bize. Aslında bence kitabın saklı alt metni de bu. İncelemelerde kimsenin bu noktaya değindiğini görmedim ama aslında Zweig zihni canlı ve uyanık tutan şeylere olan arzularımızı anlatmaya çalışmış bize. ve bu kitabı yazdıktan sonra neden intihar ettiğini çok daha iyi anlayabiliyoruz aslında. Boşluk ve hiçlik hissi bir insanı bırakabileceğiniz en kötü durumdur çünkü artık zihnini canlı tutan bir şey bulamıyorsa insan, ölür... Bu açıdan bakarak okuduğunuzda size hayatınızı çok güzel sorgulatan bir kitap. Satranç sadece bir metafor. İşin özüne bakın.
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020236,7bin okunma
232 syf.
7/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Ya Hitler kazanmış olsaydı?
"Ya şöyle olsaydı?" sorusunun peşinden giden bir kitap distopya sayılabilir mi? Pekala mümkün. Farzedelim Hitler 2. Dünya Savaşı'nı kazanmış olsaydı dünyanın nasıl bir geleceği olurdu? Swastika Geceleri hem alternatif tarih hem de distopya olarak görülebilecek bir eser. Çarpıcı ve güçlü bir dili var. The Man on The High Castle ile çok paralel bir çizgide diyebilirim. Ancak bu tarz kitap ve filmlere artık çok pozitif bakamıyorum. Avrupa ve ABD'deki Nazi fobisi sanat eserlerinde sürekli dışa vuruluyor ancak gelin görün ki şu an Batı dünyasında özellikle ortadoğu insanına karşı bir ırkçı yaklaşım tavan yapmış durumda. Bu eleştirim Swastika Geceleri'ni bağlamıyor çünkü yazıldığı tarih 1937. Yazar daha savaşın sonunu görmeden kaleme almış bu eseri. Bir nevi kehanet kitabı da denebilir aslında. Eğer Hitler gerçekten kazanmış olsaydı muhtemelen biz bu kitabı okuyamazdık ve hatta biz diye bir şey olur muydu tartışılır :) Ben Swastika Geceleri'ni etkileyici buldum ama sanırım hayatımda bir daha Naziler ve Hitler hakkında hiçbir şey okumak ya da izlemek istemiyorum. Bu konu bana artık sıkıcı geliyor.
Swastika Geceleri
Swastika GeceleriKatharine Burdekin · Encore Yayınları · 2014757 okunma
208 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kadın olmanın dünyanın öbür ucunda da ne kadar zor olduğunu gözler önüne seren bir kitap olmasına karşın kurgu olarak giderek saçma ve sonuçsuz bir hal alan bir hikaye buldum karşımda. Yazar pek çok merak unsuru yaratmış ancak bunların hiçbir cevabını verememiş. Sürekli bir olaylar silsilesi var ama kitabın sonuna geldiğinizde ne bu şimdi? diyorsunuz. Çok muhteşem olabilecek bir hikayeyi kötü değerlendirmiş yazar. Vasat kalmış, yavan kalmış, havada kalmış.
Kadınlar Ormanı
Kadınlar OrmanıJennifer Clement · Sel Yayıncılık · 2019886 okunma
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Ancak bitirebildiğim Dövüş Kulübü kelimenin tam anlamıyla beni karanlığın merkezine götürdü ve oradan içinde yaşadığım dünyaya farklı bir pencereden bakmamı sağladı. Palahniuk'un dili gerçekten çok başarılı. Çeviri de bir o kadar beslemiş kitabı ve son zamanlarda beni gerçekten derinden etkileyen bir eser çıkmış ortaya. Filmini izleyip kitabını okuyanlar çok şey kaçırmış olur. Mutlaka ilk fırsatta okuyun.
Dövüş Kulübü
Dövüş KulübüChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20209,6bin okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Tam da zamanıydı böyle bir kitabın...
Berbat bir şekilde sona eren bir ilişkinin üstüne tuz biber oldu bu kitap resmen. yarama kendi elimle tuz bastım. ama bu acıdan zevk almayı başardım. Kolayca okuyabileceğiniz kanınıza hemen giren ve edebiyatın hakkını veren bir kitap. Açıkçası hikayelerdeki çıkarım ve çözümlemeler başarılı değildi. Neyi anlattığını söylemek gerekirse kitabın, bilindik şeyler aslında. Ancak bu kitabı özel yapan şey cümlelerin güzelliği. Üzerinde uğraşılmış, süzgeçten geçirilmiş ve okuyucunun beğenisini önemseyen satırlar buldum karşımda ve bu beni çok mutlu etti. Bu tarz yazarlara çok sık rastlamak mümkün değil çünkü yazarları genel itibariyle bir kibir içerisinde görüyorum. üzerinde uğraşmadan yazdığı kitapları insanlar satın alsınlar diye bekliyorlar. yazmak ve edebiyat yapmak arasında kalın bir çizgi var ve Çiğdem Demirhan bu kalın çizginin edebiyat kısmına geçmeyi başarabilmiş yazarlardan.
Loş İklimlerin Hayvanları
Loş İklimlerin HayvanlarıÇiğdem Demirhan · Kutu Yayınları · 2019166 okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Bir çırpıda okudum. Zordu, yutkunduğum çok fazla satır vardı ve merak ettiriyordu. Cümle zenginliği açısından yine başarılı bir Hakan Günday romanıydı. Adamın kalemi gerçekten çok güçlü ve kitapları uyuşturucu etkisi yaratıyor okumadan yapamıyorsun. İlla okumak istiyorsun. Okutturuyor da. Fakat şu var ki artık gerçekten farklı bir şeyler yazması lazım. Farklı yerlere gitmesi lazım. Hakan Günday fanları dışında bir kitleye de sunabileceği bir şeyler çıkarması lazım. Çok karanlık bir dünya yaratıyor ve hep o karanlıktan besleniyor. Duygular yok sadece yargılar var Hakan Günday'ın kaleminde. Tespitler, yargılar, önermeler. Karakterler dizayn bakımından empati kurulması zor. Bu da duyguları çok uzak tutuyor okuyucudan. O duyguyu yakalayamayınca da işte bir noktadan sonra darlanıyor insan. Yine de çok güzel. Buram buram edebiyat kokuyor. Emek verilmiş cümleler, üzerine düşünülmüş kelime seçimleri. Nokta atışı önermeler... Hayata karanlık bir köşeden bakış Ziyan, duygusuz ve biraz da bilmişlik taslarcasına...
Zargana
ZarganaHakan Günday · Doğan Kitap · 20137,3bin okunma
215 syf.
7/10 puan verdi
Güzel ama aması var...
Hakan Günday'a olan sempatimi saklayacak değilim. Kalemine emek harcayan her yazar övgüyü ve sevgiyi hak eder. Hakan Günday gerçekten bir cümle yazmadan önce bin kere düşündüğü belli olan yazarlardan. Azil de yine böyle bir emeğin ürünü ama koskoca bir amayı beraberinde getiriyor Hakan Günday'ın satırları. Emre Aydın ilk çıktığında ne çok sevdik değil mi ya da Şebnem Ferah. O ilk albümleri deli gibi konser alanlarına çekti bizleri. Peki ya sonra ne oldu. Aynı dizelere aynı duygulara o kadar çok hapsoldular ki kitleleri giderek daraldı ve kendi fanlarıyla kısıtlı bir gruptan ötesine dinletemiyorlar artık kendilerini. Nerede yeni bir Emre Aydın şarkısı duysam : aman bu adamın da bunalımı kederi bitmemiş derkeb buluyorum kendimi. Aynı şekilde gerçi yeni şeyler üretmese de Şebo'nun son albümünün içerik olarak ilk albümünden hiçbir farkı yoktu. Hakan Günday'ın da Malafa'yı bir kenara ayıracak olursak psikopatlık, intihar, karamsarlık vs. Temalarından çıkamadığıni görüyoruz. Yani bir yazar olarak çeşitlilik sunamadı bize bir türlü. Kinyas ve Kayra'da zaten bayrak diktiği yerin etrafında dolanmaya devam ediyor. Çizgisi dışına çıkamayacak diye korkuyorum. Hakan Günday'ın anlatım dili, yaratıcı cümle üretimi kusursuz. Ancak konsept sıkıntısı göz ardı edilecek gibi değil. Yeni bir şeyler anlat Hakan sen güzel anlatıyorsun çünkü...
Azil
AzilHakan Günday · Doğan Kitap · 20249,1bin okunma
336 syf.
7/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
7 verdim çünkü...
Bu kitabı okumak için mutlaka hayatınızı anlamlı bir şekilde yaşamış olmanız gerekiyor bence. Derin acılarla yüzleşmiş, ayrılıklar, kırıklıklar, hüsranlar, kopuşlar... Hayatla yüzleşmiş olmanız gerekiyor bu kitabı okumak için. Yoksa sizin için sadece müge anlı programı izleme etkisi yaratacaktır. Daha fazlası değil... Çilekeş olmamakla birlikte hayatın sillesini tokadını yemiş biri olarak bu kitabı hakkını vererek, sindirerek okuyabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Bu açıdan ayfer tunç'un eline sağlık. Peki neden 7 puan verdim? Açıkçası kitabın genel olarak okuyucuyu son sayfada getirdiği nokta yeni bir basamak değil. Bu kitabı okuduktan sonra fikirleriniz, bakış açınız çok fazla değişmeyecek. Kitap zaten aşina olduğunuz şeyleri bir hatırlatıcı konumunda. Karakterleri kendinize yakın hissedebiliyosanız, kitapla dertleşirken buluyorsunuz kendinizi. Çok iyi olmayan iyi diyebileceğimiz tam olarak 10 üzerinden 7 seviyesinde bir çalışma. 6 veremem yazık olur, 8 veremem 8 ve üstü puan verdiğim kitaplara haksızlık olur. 7 iyidir :)
Dünya Ağrısı
Dünya AğrısıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20214,003 okunma
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.