Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gamze Karaca

76 syf.
1/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Bu bildiğimiz ağaçlar değil:/
Yazarın ünlü kitabı Koleksiyoncu'yu okumadan önce yazarın dilini tanımak için okuduğum bu kitaba pek anlam veremedim açıkcası. Yazar çocukluğundan, babasıyla olan fikir ayrılıklarından bahsederken aynı zamanda doğa ve sanatla ilgili fikirlerini beyan ediyor. Okurken açıkcasi zorlandığım bir kitap oldu. Çünkü yazar düşünceden düşünceye atlıyor. Her paragrafta başka bir şeyden bahsediyor. Bu da bana okurken bir anlam bütünlüğü oluşturmadığı gibi her paragrafda bir ağaç kelimesi geçiyor. Kitabın ismine aldanıp doğayla ilgili bir şeyler okumak isteyeceklere üzülerek söylüyorum ki böyle bir kitap değil. Kitaba kendimi veremediğim ve okurken (üzülerek söylüyorum ki) zevk almadığım bir kitaptı.
Ağaçlar
AğaçlarJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 2020392 okunma
Reklam
47 syf.
5/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Nasıl ölünür gerçekten..
5 ayrı kısa hikaye 5 ayrı ölüm. İnsanlar bu hayattan göçüp giderken arkasındaki insanların ölüm karşısındaki tavrı , ne olursa olsun gündelik işlerine devam etmeleri ve hayatın öyle ya da böyle devam etmesi , insanın sanki bu hayatta hiç değeri yokmus gibi hissettirdi bana. Benim için kısa ve çarpıcı bir romandı. Yazarın karakterlerinin hepsini bambaşka seçmesi ( çocuk, yaşlı , zengin, fakir gibi) güzeldi. Her ne kadar hayatın bambaşka taraflarından da olsalar öldükleri zaman sanki hepsi tamamen aynı....
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Can Yayınları · 202015,2bin okunma
88 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Ayfer Tunç - Aziz bey hadisesi Kısa bir öykü kitabı olan bu kitabı çok beğendiğimi söylemeliyim. Ayfer Tunç’un kalemini oldukça başarılı buldum. Akıcı ve tek seferde okuyup bitirilebilecek bir kitaptı. Kitapta Aziz beyin hayat öyküsünü okuyoruz. İncecik olan bu kitabı tavsiye ediyorum.
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
396 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Yine çok sevdiğim bir seri ile karşınızdayım. Bu seri içinde şimdilik en sevdiğim kitap Azkaban Tutsağı oldu. Serinin ilerleyen kitaplarında fikrim değişir mi bilmiyorum ama şimdilik favorim bu. Seriyi herkesin çok iyi bildiğini umuyorum. Yani kitaplarını olmasa da filmleri büyük bir kesim izlemiştir ve sevmiştir. Çok fazla yorumumu uzatmadan çok sevdiğimi söyleyip tavsiye ediyorum diyorum..
Harry Potter ve Azkaban Tutsağı
Harry Potter ve Azkaban TutsağıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları Yayınları · 202234bin okunma
112 syf.
4/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İnsanlığı, inceliği biraz bilseydiniz, beni böyle kırmaz, incitmezdiniz. -Bir Yaz Gecesi Rüyası 4/10 Shakespeare’den okuduğum 2. Eser; okuduğum 2. Tiyatro metni olan bu kitaba nedense çok ısınamadım. Ortalama bir kitaptı benim için. Asla sıkıcı değil akıyor, fakat ben bi tık soğuk kaldım maalesef. Umarım siz şans verip seversiniz
Bir Yaz Gecesi Rüyası
Bir Yaz Gecesi RüyasıWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201716,7bin okunma
Reklam
314 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Harry Potter - Sırlar Odası “Bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir.” 10/10️ Bu seriyi çok sevdiğimi öncelikler belirtmem gerek. Kitap hakkında tek eleştirim bazı şeyleri yazar hatırlatmaya çalışarak daha önceki seride açıkladığı şeyleri tekrar açıklamış. Bu seriye ara veren bir insan için güzel olabilir ama ben peş peşe okuyunca biraz hoşuma gitmedi bu durum. Neyseki bir iki yerde vardı böyle açıklamalar onun dışında bu seri MÜKEMMEL. Tavsiye ediyorum kesinlikle..
Harry Potter ve Sırlar Odası
Harry Potter ve Sırlar OdasıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 201939,5bin okunma
632 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Oblomov öncelikle çok akıcı ve kolay okunan bir kitaptı benim için. Kitapta çok fazla olay veya aksiyon olmamasına rağmen çok fazla akıcı olduğunu düşünüyorum. Kitabın baş kahramanı, aynı zamanda kitaba ismini veren, Oblomov... Peki bu Oblomov kim diye soracak olursanız kendisi tembel mi tembel ve hayattan hiçbir beklentisi olmayan, düşünmeye bile üşenen, yattığı yerden ölümü bekleyen ama aynı zamanda ölmek istemeyen bir kişilik. Her işini erteleyen hayattan umudunu kesmiş, sırtına geçirdiği hırkasıyla tüm gün yataktan çıkmayan, arkadaşlarının davetlerini geri çeviren, en ufak bir işten bile kaçan biri veya kendi deyimiyle bir efendi. Bir gün Oblomov’un aşkı tatmasıyla işler değişir gibi olur, ama Oblomov yine Oblomov olmaktan vazgeçemez... Kendimden yer yer bir şeyler bulduğum aynı zamanda da yok artık bu kadar da değilim ve bence de kimsenin bu kadar olamaz kesinlikle dediğim bir karakter Oblomov. Okumanızı tavsiye ediyorum.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139bin okunma
546 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Bu kitaba başlarken hiçbir bilgim yoktu. Sadece içimde okuma isteği uyandırdığı için okumaya giriştim. Şöyle ki benim şimdiye kadar okuduğum kitaplar arasında en güç ve zorlu olanıydı. Bazı kısımlarda kitap elimde süründü. Katedralin mimarisinden bir bölümde yazar sayfalarca bahsetmiş yazıldığı dönem olan 1800 lerle 1400 leri kıyaslamış. Bu tabiki 2000 lerde yaşayan bizi biraz fazla zorlayan bir kısım oldu. En başta yoğun isim karmaşaları be betimlemelerdem sonra kitap 200 sayfalardan sonra olay/kurgu kitabı olmaya başlıyor. O karakter curcunasından sonra elimizde topu topu 5-6 karakter kalıyor ve olaylarla birlikte okumak kolaylaşıyor. Yani kitabı okumakta zorlanıyorsanız lütfen bırakmayın ve 200-250 lere kadar kendinizi zorlayın. Sonunda okumaktan pişman olmadığım ve yer yer üzüldüğüm, sıkça üzüldüğüm, bir kitap oldu. Okumadıysanız sakin bir zamanınızda okumanızı tavsiye ediyorum. Ağır bir yazarın, ağır bir klasiğini okuduğunuzu aklınızdan çıkarmayın
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,6bin okunma
235 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Dünyaya gizemli bir şekilde bir kapsül düşer. Bu kapsül marstan geliyordur. İnsanlar ilk başlarda içinde ne olduğunu bilmeden merak içinde kapsülün etrafında birikir. Fakat kapsül açıldığında içinden ölümcül makineler çıkar. Tripot adını verdikleri bu 3 ayaklı devasa makineler marslılardan başkaları değildir. Dünya üzerindeki hiçbir silah üzerlerinde etkiye neden olmamaktadır. Gün geçtikçe dünyayı insanlardan siler ve yıkılmadık yer bırakmazlar. Yazardan okuduğum ikinci kitap olan ‘Dünyalar Savaşı’ nda biraz hayal kırıklığına uğradığımı söylemeliyim. Şöyle ki yazarın hayal gücü inanılmaz. O üç ayaklı makineleri betimleyişi, etrafındaki olayları anlatışına, inanılırlığına ve gerçekçiliğine bakarsak ; evet 19. yy da böyle bir olay gerçekleşmiş hatta yazar kendi başından geçenleri anlatmış deriz.Böyle bir hayal gücünün ürünü bu kitaptı. Sonunu da beğendim. Fakat beni tüm bunların yanında hayal kırıklığına uğratan şey şu oldu ki ben bu kurgunun içinde bir macera ve aksiyon istiyormuşum. Daha cesur bir başkarakter olsaydı veya daha fazla aksiyona girseydi kitap çok akıcı bir hale gelebilirdi. Kitabın eksik yanı buydu bence. Bu sebeptendir ki kitapla aynı ismi taşıyan, Tom Cruise’un oynadığı filmi daha çok beğendim. Film ile kitabın benzer tel yönü marstan gelen yaratıklar. Filmdeki karakterin daha aksiyonlu oluşundan olsa gerek ilk defa bir filmi kitabından daha çok beğendim. Belki siz okurken benden daha fazla keyif alırsınız umuduyla ortalama bulduğum bu kitabı tavsiye ediyorum.
Dünyalar Savaşı
Dünyalar SavaşıH. G. Wells · İş Bankası Kültür Yayınları · 20194,533 okunma
162 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
36 saatte okudu
H.G.Wells kesinlikle bilimkurgu konusunda ne yazsa okurum diyeceğim bir yazar. Bu kitabında olayları sanki birebir yaşamış gibi biz okuyuculara derin betimlemelerle anlatıyor. Anlatmak istediği olayın içinde gibi hissediyorsunuz kendinizi. Hikaye; bulunduğu geminin batması ile sandalda ölümü beklerken birinin kendini kurtarması ile başlıyor. Daha sonra bu kişi onu bir adaya götürüyor. Ama bu adadaki hayvanlar çok fazla ürkünç. Çünkü bu hayvanlar bir bilimadamı tarafından viviseksiyon işleminden geçirilerek insanlaştırılmaya çalışılmış. Olaylar bu şekilde başlarken, yazar o mutant hayvanları detaylı bir şekilde anlatarak sanki gözünüzle görüyor gibi oluyorsunuz. O adanın kasvetini içinizde hissediyorsunuz. Başkahraman ile birlikte siz de korkuyorsunuz. Benim beğendiğim akıcı bir kitap oldu. Biraz ürksem de yazarın ‘Zaman Makinası’ kitabı kadar sevdim. Tavsiye edilir.
Doktor Moreau’nun Adası
Doktor Moreau’nun AdasıH. G. Wells · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20227,5bin okunma
Reklam
128 syf.
10/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Öncelikle Ayfer Tunç’un kalemini çok sevdiğimi söylemek isterim. Kendisinden okuduğum ikinci kitaptı Suzan Defter. Kitap günlüklerden oluşmakta. Sayfa düzeni olarak başta çok garip geldi ve kimse uyarmadığı için de tabi çözmek bana kaldı. Ama çözdükten sonra çok zorlanmadım. Bahsettiğim şey şu iki iki kişinin günlükleri var kitapta. Birine kitabın sol tarafı diğerine sağ tarafı ayrılmış. Ve gün gün gitmekte. Şöyle ki birinci kişimizin günlükleri 2-4-6.sayfalarda aktarılırken , diğerinin ise 3-5-7.sayfalar şeklinde gidiyor. İki kişinin hayatının bir noktada çarpışması ve karakterlerin hissettiklerini okuyoruz. Bana göre psikolojik bir öykü kitabıydı. Kitabı beğenmekle birlikte kesinlikle tavsiye ediyorum .
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202212,8bin okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Galaktik İmparatorluk serisinin son kitabı olan; Gökteki Çakıl Taşı 10/10 Daha önce de belirttiğim gibi öncelikle bu serinin 3 kitabı da birbirinden bağımsız. Karakterler ve olaylar bambaşka. Bu kitap seri içinde en sevdiğim kitap oldu çünkü bundan yüzyıllar sonrasındaki Dünya gezegenini anlatıyordu. Joseph, yolda giderken bir anda etrafındaki mekan değişiyor adeta ışınlanıyor. Tüm bu değişimlerle bir anda kendini parıldayan bir ormanda ve dilini dahi bilmediği bir yerde buluyor. Dünya bilmem kaçlı yıllara gelmiş ve zamanındaki gibi bilinen tek gezegen dünya değil. Evrende yüzlerce binlerce gezegen ve hayat var. Dünyada artan radyasyon ile dünyada 20 milyon insan kalmış ve diğer gezegenler tarafından dışlanan güçsüz bir gezegendir. Bir anda geleceğe giden bu adamın başına gelenler o anki dünya o anki devletler politika savaşları gibi bir sürü olayı okurken çok keyif aldım. Tüm bunlar yazarın aklına nasıl gelmiş nasıl bir hayal gücüdür bunlar Kesinlikle tavsiye ederim. Tüm seriyi birbirinden bağımsız bir sırayla okuyabilirsiniz. Dünya diğer gezegenlerin gözünde adeta ‘’GÖKTEKİ ÇAKIL TAŞI’’
Gökteki Çakıl Taşı
Gökteki Çakıl TaşıIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 2019607 okunma
268 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Galaktik İmparatorluk serisinin ikinci kitabı Uzay Akımları... Seri dediğime bakmayın 3 kitap da sadece aynı evdende geçiyor fakat bambaşka karakterler ve hikayeler. İlk kitaba göre daha sönük bir kitaptı. Bu sefer yazarın yaptığı ters köşe pek ters köşe olmamış gibi Yani biraz tahmin edilebilir geldi bana bu sefer. Ama her zamanki gibi bilim kurgunun güzel bir örneğiydi. Okurken çok zevk aldım. Eğer asimov hiç okumamışsanız bu seriden başlayıp daha sonra en ünlü serisi “Vakıf” serisini okuyabilirsiniz. Vakıf serisinin çok iyi olduğunu duydum en kısa zamanda o seriye de giriş yapacağım. Tüm bilimkurgu sevenlere önerilir
Uzay Akımları
Uzay AkımlarıIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 2019624 okunma
432 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Öncelikle bu kitabı okumadan önce Nietzsche’nin felsefesi hakkında anlaşılması zor bir filozof olarak düşünerek eserlerini okumaktan hep kaçınmıştım. Fakat bu kitabı okurken kendimi Nietzsche ye empati yaparken buldum. Kitap bir olay örgüsünden oluşuyor ve fikirler bu olayın içinde okuyucuya verilmeye çalışıldığı için asla sıkmıyor. Lou Salome adlı bir kadın Doktor Breur dan Nietzsche’nin ümitsizliğini tedavi etmesini ister. Kadının çekiciliğinden etkilenen Dr, Nietzsche’den habersiz onun sadece fiziksel hastalıklarını tedavi ederken bir yandan da gizliden gizliye onun ümitsizliğini tedavi etmeye başlar. Zamanla iki kişilik arasındaki seansları okurken kendinizi o terapi odasında hissetmeye başlıyorsunuz. Felsefeye giriş açısından çok yalın ve anlaşılabilir bir kitap. Çok sevdiğim 10 kitap arasına girebilecek bu kitaba puanım 10/10
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202351,9bin okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Harry Potter okumaya maalesef çok geç başladım. Nedense hep filmini izledim yeter gözüyle bakıyordum. Sonra geçenlerde farkettim ki filmlerinin hepsi hafızamdan silinmiş. Ben de aldım ve okumaya başladım. Kitabı bitirdikten sonra peşine filmini izleyince emin oldum ki kitapta filmde olmayan daha fazla detay var. Bunları okumak bana çok fazla bir zevk verdi. Kesinlikle filminden önce okunması gereken bir kitap serisi. O kadar akıcı ve çekici ki bir günde bitiriverdim Tavsiye ediyorum..
Harry Potter ve Felsefe Taşı
Harry Potter ve Felsefe TaşıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 202052,8bin okunma
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.