yaşayamadıklarımızın eksikliğini derinlemesine hissettiren kitap. Yaşadığım ülke, yaşadığım şehir adına ve mensubu olduğum toplum adına çoğu kez beni düşüncelere sürükleyen üstelik çokca üzüntüye ve umutsuzluğa sebebiyet veren; buna rağmen kitabın son cümlelerini umutluyum diye bitiren İlber Hocamız beni keşkelerin okyanusuna daldırdı. Keşke ben de onun yaşadığı zamanlarda yaşayabilmiş olsam, onun gördüklerini görebilmiş olsam. Tanıştığı değerli insanlarla tanışabilmiş, unutulmaz ortamlarda misafirlik edebilmiş, gezdiği yerleri gezebilmiş ve birçok özel ana tanıklık edebilmiş olsam dedim çoğu kez. Keşke dedim, ülkemizde eğitimin derdine birçok gereksiz dertten daha çok düşülseydi. Gençler mesela daha çok okuyabilse daha çok gezebilseydi. Gereksiz sınavlara tabi tutulmadan sevdikleri meslek uğruna sınavlar verebilseydi. Böylece kitapta sözü geçen hiçbir eksik bence hissedilmezdi. Biraz kendini tekrar etse de güzel tavsiyelerin bulunduğu iyi bir kitap. Her genç okumalı ve farkında olmalı. Bence çoğumuz adına umutsuzluğa düşüp kendini bırakmak yerine, tek tek hepimiz bu toplumun birer parçasıyız diyerek; kendimizi ileriye taşıyabilmeyi kendimizi geliştirmeyi öğrenmeliyiz. Sadece ben okuyarak, ben çevremi kirletmeyerek, ben sevdiğim mesleği yaparak, ben kültür miraslarımızın kıymetini bilerek, onları koruyarak, ben dil öğrenerek, ben dinleyerek, izleyerek bu ülkenin bir simgesiyim