Stefan Zweig'in hikayelerinde ele aldığı konular, karakter tahlilleri, olayın içindeymişçesine hissettirdiği betimlemeleri her kitabında ilgimi çekmiştir. Hayatın Mucizeleri bu özellikleri bakımından yazarın en sevdiğim eserleri arasında yerini aldı.
Hristiyan bir ressamın kilise için yapacağı Meryem Ana resmine modellik yapan yahudi bir kızla dostluğunu anlatıyor kitap. Kızın geçmişinde Hristiyanların şiddet eylemlerine maruz kalması, yazarın resmi gerçekçi kılmak için kızı Hristiyanlığa yönlendirmeye çalışması, aralarındaki din çatışmaları ve aynı anda Anvers'deki isyanlar, kiliselerin yağmalanması tüm bu olaylar çok güzel bir biçimde yansıtılmıştı. Bununla birlikte modellik yapan kızın Meryem Ana'yla özdeşleşmesi, aynı mucizenin kendi başına da gelmesini beklemesi güzel bir detaydı. 73 sayfalık bu hikayede yazarımızın kahramanlar aracılığıyla sanat ve dinle ilgili düşüncelerini okumak güzeldi. Stefan Zweig bana göre dünya üzerindeki en hassas yazarlardan biriydi ve bu hassaslığı yaşanmış olayları hikayelerine aktarırken de hissettirmesi kitaplarını ölümsüz kılıyor. Kendisi her okurun hayatına değmesi gereken bir yazar diye düşünüyorum ve hepinize keyifli okumalar diliyorum .