Kadir Gezer
@Kadirgzr
Sefaletin bir düzeni vardır, sefaletin içinde türlü türlü sefalet vardır ve hepsinin hesabını tutmanız şarttır
Gece beni iyice görmedin,kalbini verdiğin adamı gündüz görsen dilenci sanarak beş metelik uzatırdın
Sokak ölüm istiyordu ve
Sokak her zaman kazanır
Okur Takip Önerileri
Başın dertteyse, canın yanmışsa, bir şeye ihtiyacın varsa ... Fakir insanlara git. Sana ancak onlar yardım eder... Yalnız onlar.
"yakalayın!.. hırsız var!.."
Bu sözler sihirlidir. Bakkal,dükkanını terk eder, arabacı arabasını... Fırıncı küreğini atar elinden,sütçü güğümünü , çırak çocuk, paketlerini,okul çocuğu,misketlerini, kaldırım işçisi ,kazmasını, çocuk, oyuncağını. Hepsi de başlarlar deli gibi koşmaya ,soluk soluğa ,bağıra bağıra,köşelerde insanlara çarpıp,köpekleri telaşlandıra telaşlandıra , tavukları ürküte kaçıra,koşarlar... Sokaklar,meydanlar,avlular çınlar.
Yakalayın hırsız var.
Ne odunumuz vardı yakacak,nede mumumuz . Karanlıkta öldü... Karanlıkta. Son nefesiyle çocuklarının adlarını saydığını işitebiliyorduk. Ama çocuklarının yüzlerini bile son kez göremeden öldü.
Düşes: Elmasların çok değerli olduğunu söylüyor, mücevhercilerin çoğunun elinden geçmişler.
Ferdinand: ona bakarsan , fahişeler de kıymetlidir.
"dert ve hüzün, hepimizin sanki derisine yapışıp kalmış. Acıyla yatıp acıyla kalkıyoruz. Sanki kederi giymişiz elbise diye üstümüze. Ama bunda utanılacak bir yan yok. Utanılacak bir şey değil bu.herkesin gözünü kör edemediler daha. Birçokları hala gözlerini açıp kapayabiliyor.budala olan çeker,o kadar."
Küçük hergeleyi sahiplenmeye başlamana çok sevindim Zincir, çünkü hikayem giderek daha da renkleniyor. Bunu nasıl anlatacağımı tam olarak bilemiyorum. Hırsızlık yapmaktan hoşlanan çocuklarım oldu . Hırsızlık yapmayı kafasına takmayan ve yapacak başka hiçbir işleri olmadıklarını bildikleri için buna katlanan çocuklarım da . Ama hiç kimse, sahiden de hiç kimse bu işi yapmaya o çocuk kadar aç olmamıştır.boğazında kanayan bir kesit olsa ve bir hekim o kesiği dikmeye çalışsa lamora iğneyle ipliği çalar ve kahkahalar atarak geberip gider. çocuk...çok fazla çalıyor.
Marla'nın hayat felsefesi,ölmeye her an hazır oluşu asıl trajedi ise ölmüyor oluşu
Mağara devrinden beri dünyanın bütün kadınları , bütün erkeklere aynı soruyu sorarlar; nereye gidiyorsun,ne zaman gelirsin,beni seviyor musun.günümüzde de böyle...
O mümin bir şeytan,dua eden bir soytarı,bir kaldırım antroposofistiydi.
