Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gamze

Gamze
@Kitabin_fisildadiklari
VE SEN HANIMEFENDİ, ŞİİR OLACAK KADINSIN
Konya
Konya, 1 Nisan 1991
314 okur puanı
Ocak 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
214 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Yaban, Yakup Kadri Karaosmanoğlu tarafından kaleme alınmış, Milli Edebiyat geleneğine bağlı,  teması Kurtuluş Savaşı olan tezli bir romandır. Konusu ve çatışması açısından halk ile entelektüel toplum arasındaki kopukluğu konu edinir. Millî Mücadele sırasında Orta Anadolu’da bir köy. Tanzimat aydınının sosyo- psikolojik özelliklerinin uzantılarını taşıyan Ahmet Celal. Kendini kurtarıcı olarak gören, halkı eğitmeyi (ya da adam etmeyi) görev edinmiş, kafasında yarattığı gerçekle yaşanan gerçeğin çatışması sonucu “yaban”laşan tipik aydın.
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,4bin okunma
Reklam
140 syf.
·
Puan vermedi
·
26 günde okudu
Kitabın ismi aynı ada sahip öyküden gelmektedir. 3 kısımdan oluşan kitapta toplamda 16 adet öykü bulunmaktadır. Yazarın 1927 ile 1934 yılları arasındaki hikâyelerini içerir. Ayrıca kitap ön sözünde Sabahattin Ali’nin kendisine yönelik eleştirel düşünceleri yer alır. Bu ilk denemeler arasında aşk tema olarak baskındır. Duygulu ve hayalci anlatımına temiz bir dil eşlik eder. Aynı zamanda gerçekçi, toplumcu bir tavır da sezilir. İnsanı ve doğayı içi içe belirleyen o güçlü anlatımın ilk örnekleri Değirmen’de belirmeye başlar. Kitaba adını veren Değirmen adlı hikâyede bir çingenenin aşkını ve aşkı için neler yapabileceğini anlatıyor. Yaz gelince çingeneler gruplar halinde köy köy dolaşıp kalacakları ve çadırlarını kuracakları bir yer ararlar. Burada, Atmaca’nın grubu böyle bir yer ararken, uzakta bir değirmen görüp oraya giderler ve hikâye başlar.
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,9bin okunma
222 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Kuyucaklı Yusuf, köylünün ayrıcalıklı sınıf, zengin ve memurlarla çatışmasını anlatan sembolik romanlar arasında yer alıyor. Kuyucaklı Yusuf'un Kaymakam'ın kızı Muazzez ile olan aşkı ve mutluluğunu istemeyenlerle mücadelesi kaleme alınmıştır.Kuyucaklı Yusuf Türk Edebiyatının belki de en romantik kahramanıdır. Hayatın ve insanların zalimliği karşısındaki naif duruşu ile bir yandan trajik bir sona ilerlerken, bir yandan da yaşadığı lirik aşk hiyakesinin kahramanı olarak edebiyat tarihinde yerini almıştır. Tavsiye ederim ki dünyanın nankörlüğünü ve acımasızlığını bu kitabı okuyarak daha iyi anlayacaksınız.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
520 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
"Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.” Nobel ödüllü büyük yazarımız Orhan Pamuk'un harikulade aşk romanı bu sözlerle başlıyor. Masumiyet Müzesi, Orhan Pamuk’un aynı adlı eserinden yola çıkarak oluşturduğu müzedir. İstanbul’da 19. yüzyıldan kalma bir ev yazar tarafından müzeye dönüştürüldü. Müze, bir romanın kurmaca evreninden yola çıkılarak oluşturulan ilk müzedir. Masumiyet Müzesi'ni okurken yalnız aşk hakkında değil, evlilik, arkadaşlık, cinsellik, tutku, aile ve mutluluk hakkındaki bütün düşüncelerinizin derinden etkilendiğini ve kitabın rengârenk dünyasından hiç ayrılmak istemediğinizi göreceksiniz.
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241,4bin okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Gecenin Gecesi kitabı; “Yatak”, “Nihat”, “Fotoğraf”, “Veysel’in Kanatları” ve “Şeytan Uçurtması” olmak üzere toplamda beş hikâyeden oluşmaktadır. Her öykünün kendine ait çizimleri de kitapta yer almaktadır. Ümit Ünal’ın yaptığı bu çizimlerle öyküleri yaşayabiliyorsunuz. Öykü kitabının hakkını veren nitelikte çizimler… Bu kitabındaki hikayelerinde insanların çelişkilerini, duygularını, hayatın inceliklerini bizlere çok güzel bir şekilde anlatıyor. Bir veya iki saatte okunacak bu kitapta en etkilendiğim ve ben de iz bırakan öyküsü, “Fotoğraf ve Şeytan uçurtması” isimli öyküdür.En etkilendiğim cümle ise “Hiç kendim için ağlamadım ben ve, Hani, kendim için bir kez ağlayabilsem İstanbul sesim olacak ama ağlayamıyorum. Annem yok çünkü, cümlesi oldu. Hikayeleri, çok düşündürücü ve ince nüanslar içeren öykülerdir.
Gecenin Gecesi
Gecenin GecesiHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20172,225 okunma
Reklam
320 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Kitap hakkında genel olarak bahsetmek gerekirse Var Mısın?, Doğan Cüceloğlu hayatı boyunca edindiği tecrübelere dayanarak birey olmak, ekip olmak, sorumluluklar, iyi bir insan olmak, yaşamın amacı ve buna benzer birçok konuyu açıklığa kavuşturduğu dolu dolu bir eser olma özelliği taşıyor. Ömür yolculuğunda neyin önemli olduğunu anlamak, keşif ve merak duygularına sahip çıkmak bir hayatı “kıymetli” kılmak için en önemli meziyetler arasında. Elinizdeki rehber niteliğindeki kitap, yaşamı boyunca bu meziyetlerin peşine düşmüş ve her ânına onları ilmek ilmek işlemiş Doğan Cüceloğlu’nun, Deniz Bayramoğlu ile sohbetlerinden oluşuyor ve herkese şu soruyu soruyor: “Zorluklarla başa çıkmaya, içindeki gücü keşfetmeye VAR MISIN?”
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202127,1bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Roman, Macide ve Ömer adlı iki önemli karakterin aşkını içeriyor. Eserde insanların iç konuşmaları ve kendileri ile hesaplaşmaları yaygın olarak kullanılmış ve bu şekilde duygu ve hisleri çok başarılı bir şekilde anlatılmıştır. Ömer’in sürekli kendini sorgulaması, olaylara çözüm bulmak istemesi ve başarısız olması dikkat çekicidir. Ömer bu dertlere içindeki şeytanın neden olduğunu düşünür. Sabahattin Ali, bu romanda sosyal gündemin kişilikler üzerindeki baskısını ve güçsüzlerin “tuzağa düşürülmesini” etkileyici bir şekilde anlatıyor. Sonu iyi ama kötü bitti.Ömer'e çok kızdım madem iyi olmayacaktın neden Macide'yi hayatına aldın ve aşık oldun dedim bazen ön yargılı olduğum yerlerde oldu. Ömer sonunda ayrılmakta ve hala severek ayrılmakta önde davrandı. Sevgi her şeye rağmen birlikte olmak değil midir diye beni sorgulattı açıkçası. Ama Sabahattin Ali o kadar güzel ve açıkça anlatmış ki hayran kaldım.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172bin okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, kurgusal bir romandan daha çok ders verir nitelikte bir kitap. Okuduğunuzda insanı sorgulatan ve okudukça ülkemizi, kendimizi, yaşayışımızı sorgulatan bir eser. Ayrıca ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün okulların müfredatında okutulmasını istediği bir kitap olması bakımından da önemlidir. Beyaz Zambaklar Ülkesinde Kitabının konusu; Finlandiya’nın modernleşme ve kalkınma mücadelesi oluşturmaktadır. Finlandiya sadece bataklıklardan ve kayalıklardan oluşuyorken, toplumun her kesiminden insanın bir araya gelmesi ve ülkeyi bataklık içerisinden kurtarma çabaları kitapta işlenmekte. Halk, ufak değişimler yaparak refah seviyelerini yükseltmeye çalışmakta ve eğitimi arttırmaktadır.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202299,6bin okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitap baştan sona tek kelimeyle mükemmel. Bitişe gelince keşke hep devam etse bitmese dedim. İyiki tanışmışım diyorum. Kitabı elime aldığımda, kapaktan içeriye doğru sızan sıcaklık hissini hemen fark ettim. Hakan Mengüç, kelimeleriyle ruhuma dokundu. Kitabın özeti, hayatın aslında bir döngü olduğunu belirtiyor. Kayıplarımızın ve kazançlarımızın sürekli değişen bir denge içinde olduğunu, ama asla gerçekten bir şey kaybetmediğimizi hatırlatıyor. Hakan Mengüç, hayatın incelikli hesaplarına ve sürprizlerine dikkat çekerek bizi, hayata karşı nasıl bir tavır sergilememiz gerektiği konusunda aydınlatıyor. Hakan Mengüç kitabının her satırında aslında okuyuculara derin mesajlar veriyor ama bu mesajları verirken okuyucu sıkmıyor ve keyifle akıcı bir okuma sunuyor bizlere. Okuduğumda her bir sayfasında acaba nasıl bir hikaye beni bekliyor diye açıkçası çok heyecanlandım. Ve her okuduğumda şunu kendime söyledim o kadar haklı ki bende artık böyle olmalıyım dedim ve kitabı baştan sona keyifle okudum. Her bir hikayesi ve o hikayelerden almamız gereken mesajlar çok değerli ve önemli aslında. Bizi biz yapan şeyler. Gerçek insan olmamız gereken şeyler. İyi ki tanıdım seni Hakan Mengüç.
Mutluluğu Sende Bulan Senindir, Ötesi Misafir
Mutluluğu Sende Bulan Senindir, Ötesi MisafirHakan Mengüç · Destek Yayınları · 2022548 okunma
335 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Söz konusu ünlü düşünür olan Nietzsche olunca yazdığı kitaplarında felsefe içerikli olması kaçınılmaz. Konusu itibari ile bir düşünürün hayata bakışını ele alıyor. Kendisi bir bilge gibi insanlara yaklaşırken insanlar onun bilgeliğine pek saygı göstermez. Onu dinlemezler ve dahası dışlarlar. Fakat o düşüncelerini paylaşmaktan hiçbir zaman geri durmaz. 20. yüzyıl felsefesinde belirgin bir eğilim olarak edebiyat ve felsefenin iç içe geçtiği, felsefi anlatıların edebi anlatılara benzemeye başladığı veya edebi anlatının felsefi bir karaktere sahip olduğu görülmektedir. Bu gelişmenin kaynağındaki en önemli düşünür Nietzsche ve özellikle Böyle Buyurdu Zerdüşt adlı kitabıdır. Nietzsche bu kitabında felsefi konuları şiirsel bir üslupla ifade etmiş, kendi felsefi düşünce ve kavramlarını açıklamıştır. Böyle dedi Zerdüşt, Nietzsche’nin felsefesinin ana eseridir. Kendi sözleriyle: “Yazılmış en büyük kitap, insanlığa verilmiş en büyük hediyedir.”
Böyle Söyledi Zerdüşt
Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202037,8bin okunma
Reklam
134 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Deliliği konuşturma kisvesi altında Erasmus, çağının kilisesine ve o kilisenin mensuplarına en acımasız eleştirileri yöneltir. Bu niteliğiyle “Deliliğe Övgü” çağlar boyunca bağnazlığa karşı kaleme alınmış en yetkin düzeydeki başyapıtlardan biri olmuştur. Her sayfasında hiciv ve ironiyi birlikte gördüğümüz için konusu zıtlıktır. Deliliği , okurla konuşur bir şekilde bizlere sunan Erasmus , yüzeysel bakıldığında saçma gibi görünen anca derinden bir inceleme söz konusu olduğunda hayranlık uyandıran bir anlatımla eserini sunmuştur. Bizlere doğru-yanlış, güzel –çirkin, cehalet-bilgelik gibi kavramları birlikte vererek sorgulamamızı ve düşünmemizi istemektedir. Aklın düşünce ile kirlendiği, mutsuzluğun ve ruh sıkıntılarının başlıca nedenin insanın doğasından koparılması olduğunu söyler. Genel olarak akılcılığı ve aklı yerse de deliliğin içine gizlediği gerçek deliği yani bilgeliği de övmektedir. Filozofları, din adamlarını, halkı da eleştiren Erasmus bunları delilik ve dâhilik altında yapmaktadır. Aslında yazar kitap boyunca deliliği överken bilgeliği de övmektedir. Deliliğin hayatın kaynağını teşkil ettiğini ve hemen her şeyde bir parça delilik olduğunu söyler. Hayatımızda karşımıza çıkan güçlüklerle baş edebiliyorsak başvurduğumuz bu delilikler sayesindedir der.
Deliliğe Övgü
Deliliğe ÖvgüDesiderius Erasmus · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202111,6bin okunma
226 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Herkes illaki hayatında sevilmediğini hissetmiştir. Bir sevgiliden,eşten,arkadaşlarınız tarafından ve ya ebeyvenlerinizden. Tam olarak herkesin anladığı ve anlatmak istediği sevgi farklıdır. Önemli olan bu sevgiyi karşılıklı,anlaşılır bir şekilde anlatmak. Herkesin sevgi anlayışı aynı değildir. Tam olarak bu kitapta anlatılan şey bu..Beş sevgi dili dendiğinde bunlar acaba nedir diye merak edenleriniz olacaktır. Bunlar 1)Onaylayıcı kelimeler (taktir, iltifat, övgü almak gibi. 2)Kaliteli zaman (ortak zamanı paylaştığınız, baş başa kalabileceğiniz aktiviteler. ) 3) Hediye almak(özel günlerde, kriz anlarından sonra anlamlıhediyeler.) 4) Hizmet eylemleri (ev işlerinde, yemekte ve çocuk bakımında yardım edilmesi. ) 5)Fiziksel temas(el ele tutuşmak, dokunmak masaj yapmak gibi şeyler sevdiğiniz kişiyle fiziksel olarak yakın olmanız size kendinizi özel hissettiriyor.) Herkesin illaki bu şekilde farklı sevgi dillerine sahiptir. Kitap genellikle evli çiftler üzerinden yazılmış bir kitap ama herkesin okuması gerekli bu sayede hangi sevgi dilinde eksiksek onları karşılıklı tamamlayarak sevgi depomuzu doldurmak olmalı ki eşler, ebeyven ve çocuk ilişkileri daha sağlıklı yürüsün.
Beş Sevgi Dili
Beş Sevgi DiliGary Chapman · Koridor Yayıncılık · 20128bin okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Teğmen Hofmiller yeni yaşamaya başladığı kasabanın ileri gelen soylularından bir tanesi olan Kekesfalvarlar'ın evinde düzenlenen bir baloya gider. Ancak dansa davet ettiği kızın bacakları felçlidir. Bu durumda onun çok büyük bir gafa adım atmasına sebep olur. Ortaya çıkarttığı üzüntüyü azaltmak için teğmen sık sık onun yanına gitmeye başlar. Daha sonrasında istem dışı gelişen olaylar onun için şaşırtıcı bir son hazırlamaktadır. Zweig’in bu psikolojik romanı, acıma duygusunun nelere yol açabileceğini, insanı nasıl çatışmadan çatışmaya sürükleyebileceğini anlatan bir başyapıttır. İki tür acıma duygusundan söz eder yazar: “Birincisi, duygusal ve zayıf olanı, başka birinin yaşadığı felaketlerden kaynaklanan acı ve hüzünden olabildiğince çabuk kurtulmak için çırpınan bir yüreğin sabırsızlığıdır. Diğeri, tek gerçek acıma duygusu ise duygusal olmayan, ama yaratıcı olan, ne istediğini bilen; sabırla, gücü yettiğince, hatta gücünün bile ötesinde katlanmaya ve dayanmaya kararlı olunan acıma duygusudur.”
Vicdanın Sesi
Vicdanın SesiStefan Zweig · Palet Yayınları · 20206,1bin okunma
344 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Doğan Cüceloğlu'nun ilk defa bu kitabıyla tanıştım ve neden bu kadar geç kaldım bu kitaba ve okumadığım içinde kendime sitem ettim açıkçası. Kitap psikoloji alanında yazılmış akıcı bir kitap ve üzerinde düşündüren acaba bende mi böyleyim dedikten sonra kendinizi düzeltemenizi sağlayan bir kitap. Üniversite öğrencisi Timur ile profesörlükten emekli Yakup Bey tanışırlar. Yakup Bey, Timur'un gözlerinde duygu, düşünce ve davranışlarıyla yaşamı özgürce kucaklayamayan, özüne ulaşamamış bir gencin iç yalnızlığını ve burukluğunu görür. Aylar sürecek bu sohbet Timur için kültür robotluğundan "şahsiyet" olmaya götüren bir özgürlük yolculuğuna dönüşür. Kitapta görme engelli olan Selim ve Kerim Altınok ve felçli olan Ramazan Baş hikayeleri beni çok etkiledi ve engelli olmak yaşamaya engel değil bizler nasıl hayatımızı yaşıyorsak onlarda bizler gibi yardım almadan yaşayabilir. Selim ve Kerim Altınok kardeşlerin söylediği birşey beni düşündürdü ve dedim ki. Çok haklılar o cümle şu; "Biz, hergün sokakta gördüğünüz, herkes gibi insanlarız; yalnızca görmemek gibi bir engelimiz var, sesinizi yükseltmenize ya da bize çocukmuşuz gibi davranmanıza gerek yok. Ne istediğimizi yanımızdaki kişilere sormayın. Sık sık başımıza geliyor, 'Çayına şeker ister mi?' diye yanımızdakilere soruyorlar. Halbuki o sorunun muhatabı benim, ben olmalıyım. Çünkü işitme engelimiz yok!"
Gerçek Özgürlük
Gerçek ÖzgürlükDoğan Cüceloğlu · Kronik Kitap · 20214,431 okunma
214 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Zavallı Fakir, kimsesiz, çaresiz, zavallı insanların düştükleri kötü durumları konu alan kitaptır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, bu eserinde genç bir kızın içine düştüğü zor koşulları ve yaşadığı çatışmalara rağmen ahlakını ve iffetini koruma yolundaki acımasız savaşını ele almıştır.
İffet
İffetHüseyin Rahmi Gürpınar · Dergah Yayınları · 2018255 okunma
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.