Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melike

Melike
@Kitaphaneden
Sıkı Okur
Okuduklarınız da nasip meselesidir, bense nasibinize güzel cümleler katmak isterim.
176 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Her arayan bulamaz, ama bulanlar hep arayanlardır.
Bütün hayatı küçücük bir odadan ibaret olan Kenan, kendi dünyasında kitaplara sığınır. Buhranlı dünyasından ancak kitapları çıkarabilir onu. Hikayesinde bir kitap eşlik ediyordu ona, Râzâbad’a Yolculuk. Hiçbir yere ait olmadığını düşünen Kenan kitabı anlamaya, çözmeye çalışır. Kitabı çözmeye çalışırken kendi hikayesini görmeye, anlamlar çıkarmaya başlar. Hasret ile Vuslat, karanlık ve aydınlık, ölüm ile yaşam, geçmiş ve gelecek, zalim ile mazlum, Zahir ile Batın arasındaki zıtlıkları çözmeye başlar. Yalnız ve yorgun olan Kenan, zaman zaman eşinin hayalini düşler hülyalara dalar. Buhravi bir yalnızlığa, üzüntüye sürükler kendini. Karanlık içinde yürürsen karanlık da senin için de yürür. Bu karanlıktan çıkması, ait olduğu yeri bulması gerekiyordu. Kitap da şöyle diyordu; insan ait olduğu yeri bulana dek gurbettedir. Kenan da gurbetteydi. Öyleyse yürümek gerek; hiç değilse durdukça ağırlaşan yükü, adımlara bölüştürmek gerek.. Yola çıkan kimselere evvela yolun kendisi yol gösterir. Râzabâd’a Yolculuk kitabı da her hikayesinde Kenan’a yolunu hatırlatır. Kendi varlığını görür her bir hikayede..
Arafta Yedi Gece
Arafta Yedi GeceCihan Çetinkaya · Timaş Yayınları · 202446 okunma
Reklam
258 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Ebedi gençlik ve güzellik dileği kabul olan ve insanı insan yapan değerlerden giderek uzaklaşıp yozlaşan Dorian Gray.. okuduğum her sayfada güzelliğini yitirmeye başlayan ve her satırda onu haklı bulmaya çalıştığım bir kitap.. Kurgusu beni çok sürükledi ve çok etkiledi. İçimde çatıştığım, güzelliğin dıştan görünen bir perde olduğunu, perdenin arkasında bambaşka şeyler olduğunu, sahi neydi güzellik? Yüzünde saflığı vardı oysaki, sanki dünya onu hiç kirletmemişti. (syf 20) Ama Dorian Gray kirlendiğini hissettikçe portresine baktıkça gerçeği hissediyordu. Ruhumuzun kirlenmesi bakışları, davranışları değiştirmez miydi, görünen güzellikler yanıltıcı mıydı? Etrafındakibunca insan yüzünün güzelliğine aldanıp gerçeği göremiyordu. Kitaptaki en çok üzüldüğüm karakter Basil oldu. Gördüğü bir güzelliği resmetmişti sadece. nerden bilebilirdi ki yaptığı bir resmin sonunu getirebileceğini. En çok aklımı karıştıran da Lord Henry oldu onun kelimeleri ve düşündüren cümleleri.. “Dünyanın en büyük günahları da insan zihninde işlenir.” Dorian Gray ise bunu işe dökmüştü zihnindeki kötülükleri sergiledikçe resmi çirkinleşmişti. “İçine duygu katılmış her portre sanatçının portresidir aslında; modelin değil. Ressamın açığa çıkardığı şey model değildir, asıl ifşa edilen ressamın kendisidir.” syf 8 kitabın sonuna doğru geldikçe başlardaki cümleleri hatırladım hep. İnsan ruhunu yitirdikten sonra dünyalar onun olsa neye yarar ? Dorian Gray ruhunu, güzelliğini yitirmişti artık bu yüzden yaşamına son verdi.
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202373,3bin okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Şair Nurullah Genç'in Peygamber Efendimiz (sav) için yazdığı "Yağmur" şiiriyle başlamak istiyorum. Şiir, “Vareden’in adıyla insanlığa inen Nur” dizesiyle başlıyor. Bu, gelişigüzel bir başlangıç değil. Tasavvuf edebiyatımızda eserlere besmele ile başlamak bir gelenektir. Bu gelenek telmih yoluyla devam ettiriliyor bu ilk mısra ile.
Yağmur
YağmurNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20192,416 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Hasretinden Prangalar Eskittim
Ahmed Arif, Diyarbakırın güzel dili.. Diyarbakır’ın gerçek efendiliği.. Şiirlerini okuduğum da bu kadar güzel şiirleri nasıl, hangi hislerle yazdığını her satırda defalarca düşündüm. Hasretinden Prangalar Eskitmek mesela.. kitabının isminde bile sevdasının derin özlemini görüyorum. Sevdasını her şiirinde ayrı ve derin hissettiren bir yazar Ahmed
Hasretinden Prangalar Eskittim
Hasretinden Prangalar EskittimAhmed Arif · Metis Yayınları · 201739,9bin okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Rüveyda şiirinin başlarında; "Alaca bir at koşar içimde zamansız, mekansız nefese doğru." diye yazar ve sona doğru gelince "at vuruldu; içim paramparça Rüveyda" der. Acının bile en zarif tasvirini yapmış Nurullah Genç. Her kelimede her satırda gösteriyor zarifliğini şiirler.. . . . Adını söylemek istemiyorum Rüveyda dediğim zaman anla ki senin için yürüyor kelimeler.. Nasıl bir inceliktir bu sevdiğinin adını söylememek ona en çok yakışacak mahlasla seslenmek. . . . Kevser akan gül kokan bir kalbin filiziyim. Rüveydası efendimiz (s.a.v) olanlara selam olsun..
Rüveyda
RüveydaNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20204,102 okunma
Reklam
79 syf.
8/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Kuşlar da Gitti, İstanbul’un çürüyen, kirlenen yüzünün ve insanlığın da şehirle birlikte yok oluşunun romanıdır. Yakaladıkları kuşları cami, kilise ve sinagogların kapılarında “azat buzat beni cennet kapısında gözet” diyerek satmayı meslek edinen çocuklar, artık kimsenin kuş azat etmek istemediğini gördüklerinde insanlıklarına yabancılaşırlar.
Kuşlar da Gitti
Kuşlar da GittiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202213,6bin okunma
115 syf.
10/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
“Yazdığım neye yarar? Olsun işte besmeleyi çektim, işte yazıyorum.” Yazıyor yazıyor.. Münireyi kaçıran Bulgaryalı Ali’nin destanını yazıyor.. daktilonun seslerini siz de bu cümlelerle duyuyor musunuz ? Kitaptaki bu güzel alıntı gibi ben de besmelemi çekip başlıyorum.. Ah Bulgaryalı Ali bu sevda bu kadar yarım kalmasaydı da Münire sarı saçlarıyla, mavi gözleriyle yufka yüreğiyle biraz daha yüreğimize dokunsaydı. Kendimi bulduğum en yakın hissettiğim karakter Münire. keşke biraz daha onun adı geçseydi bu kitapta.. Uzun hikaye sonuçta uzun uzun okusaydık onu..Daktilolar, tren vagonları, kitapçı dükkanı, hediye verilen kitaplar, eskimiş her şeyin güzelliği, saklı kalan sevdalar.. güzel ve anlamlı olan her şeyi buluyorum bu kitap da. Filmindeki gibi giden tren, çıkan duman, yürünen sokaklardaki o eski sevdalar.. ah ah yüreğe dokunan her şey.. Küçük bir dünya kuruyorum daktilo sesleri ve gelen trenler gözümün önünde canlanıyor arkada şu şarkı çalıyor ah bu gönül şarkıları.. Anlatması uzun hikaye bu kitap..
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,3bin okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
“Hayatta hiçbir şey uğrunda ölmek için istenmez. Her şey yaşamamız için olmalıdır. “ kitabın etkisinden çıkamadığım gibi içindeki cümleler de beni etkisi altına aldı. Macide karakterini kendime çok yakın bulduğum için olsa gerek sanki onun yaşadığı yerlerde ben yaşamış o duyguları ben tatmış gibi okudum kitabı. Yürüdüğü mahalleyi, çaldığı müzik aletini, sevgiyi, sevgiyle boğuştuğu anları her şeyi hissettim. Kendimi bulduğum Macide’yi, Her şey de içindeki şeytana sığınan Ömer’i, dostluğun ve sevginin en güzel örneği olan Bedri’yi.. hiç unutmayacağım.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172bin okunma
124 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Yaşar Kemal’ in ilk okuduğum kitabı. Daha önce okumamış olmanın üzüntüsünü kitabın sonlarına doğru iyice hissettim. Bir aşk destanını anlatıyor kitap. Ahmet ile Gülbahar arasındaki aşkı. Ama kitabı okuyunca gerçek aşkı ben en çok Memo da hissettim. "Ne istersem verir misin?" dedi. "Veririm," dedi Gülbahar, tok, inanmış, güvenli bir sesle. "Veririm." "Saçlarından birkaç tel isterim," dedi Memo.
Ağrıdağı Efsanesi
Ağrıdağı EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202227,4bin okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Sabahattin Ali’nin en çok etkilendiğim kitabı.. İçine kapanık, hayatın akışında durağan olan Raif Beyin hikayesi. Onca kalabalığın içinde yalnız olan kendini tanımayan Raif Bey bir tabloyla kendini sonra kürk mantolu madonnasını bulur. Ve tüm hikaye burada başlıyor. İçinde anlamaya çalıştığı aşkı ben de onunla anlamaya çalışıyor her cümlesinde saf sevgiyi hissedebiliyorum. Bu derin sevgi kitabın sonuna kadar sürükledi beni.. Hayatın anlamını bulduktan sonra o olmadan yaşamanın verdiği boşluğu Raif Beyle ben de hissettim bana duyguları en çok geçiren kitaplardan diyebilirim. * "Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım."
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,4bin okunma
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Huzursuzluk kitabında “ Coğrafya kaderdir” sözünü en iyi anlatan kitaplardan.. Çok sürükleyici bir kitaptı. Kitabın sonunu merak ettiğim halde okumakta çok zorlandım. Çünkü acıyı sonuna kadar hissettiren, cahilliğin insanlara neler yaptırabileceğini gösteren, umudu kalmamış bir insanın çaresizliğini ben de onunla yaşadım. Sessizliğin ve duygusuzluğun altında ne çok şey barındırdığını bu kitapla anladım.
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,7bin okunma
544 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Çalıkuşu, safiyane halleriyle, masum sevgisiyle kalbimize işleyen ince kitaplardan.. Masum, nazik, kibar bir kız çocuğu, Feride. Bazı karakterlerle bir dünya kurarsınız Feride de öyleydi bu kitapta. Çektiği zorluklar karşısında mücadelesi, ruhu ağlarken hikayeleriyle gizlemeye çalışması, sevginin en masumane halini hissettirmesi, çırpınmaya hep devam eden bir Çalıkuşuydu kalbimizde.
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019102,1bin okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Yolunu Kitaba Düşürmek
Bir kitap okudum, hayatım değişti cümlesini, bir yerlerden duyarız. Bu kitap da bu cümlenin hakkını verenlerden. Şule Gürbüz’ ün deyimiyle de “ İçimde dışarı taşırmak istediğim tek bir ses kalmamıştı, kitap içimi süpürmüştü.
Güzelin Serzenişi
Güzelin SerzenişiHatice Ebrar Akbulut · Büyüyen Ay Yayınları · 0103 okunma
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
İnsana Çok Toprak Gerekir mi ?
"Tolstoy'un 'İnsan Ne Ile Yaşar" adlı kitabında, çiftçi Poham'un hazin ve ibretlik hikayesi anlatılır. Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Poham,daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır. Uzak bir yerlerde, cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyunca,daha çok toprak elde etmek için reise gidip talepte bulunur. Gerçekten de reis herkese istediği kadar toprak veren cömert biridir. Poham'a "sabah güneşin doğuşundan batışına kadar katettiğin bütün yerler senin fakat güneş batmadan yeniden başladığın yere dönmen lazım. Yoksa bütün hakkını kaybedersin."der. Poham güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar,bağlar, bahçeler geçer. Tam geri dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ,bu bahçe derken bakar ki güneşin batmasına az kalmış. Koşar.koşar. Ama kesilir takâti. Halsiz adımlarla yürümeye devam ederken,Poham'un burnundan kanlar damlamaya başlar. Tam başladığı noktaya yaklaşmışken,bir an yığılır yere ve bir daha kalkamaz. Reis, olanları izlemektedir. Daha evvel kaç defa şahit olduğu hadise yeniden vuku bulmuştur. Adamlarına bir mezar kazdırır. Poham'u defnederler. Reis, Poham'un mezarının başında durur ve hüzünle mırıldanır "Bir insana işte bu kadar toprak yetiyor."
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019192bin okunma
155 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yolunu kaybeden herkese bir rehber gibi. Hayatın bilinmezlikleri ve yalnızlığı içinde öyle güzel dost öyle güzel rehber oldu ki bu kitap bana. Acılarımla yüzleşmeyi ve onları sevmeyi öğrendim. Aslında her duygunun hayatımızda bir anlamı olduğunu, hayatı anlamlı kılmanın bulunduğumuz hal ve durumu kabullenip onlarla yaşamayı ve hepsinin güzel tarafını görmeyi öğretti. Değil mi ki her şeyin bir anlamı var? Bu kainatın tüm güzellikleri, bizim bakış açımıza bağlı. Mesela hepimiz dışarıda yürürken ağaçları, kuşları, yıllanmış evleri, kedileri, köpekleri.. Hepimiz gördüğü şey aynıyken çıkardığımız anlamlar ne kadar farklı. Bu kitabı okuduktan sonra her bir ağacın yaprağı, yaşanmışlıklarla dolu olan eskimiş evleri, cıvıl cıvıl kuşları bana eşlik eden evrenin tüm güzellikleri daha farklı daha anlamlı gelmeye başladı ya da ben bu kitabı okuduktan sonra istemsizce her şey de bir anlam aramaya başladım. Acıların, üzüntülerin, mutlulukların tüm duyguların hayatımızdaki servet olduğunu anladım. Acıyı anlamlı kılmak ve duygulardan kaçmadan yaşamayı öğrenmek bize ne çok şey öğretiyor oysaki. Herkesin derinliklerindeki o anlamı bulması dileğiyle..
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,5bin okunma