Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Seçil Yardım Örengül

484 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Serenad, yazarın okuduğum ilk kitabı... Başka bir kitapta, struma ile karşılaşıp, strumayı merak edip, herkesin Serenad’ı oku demesiyle başladı, tanışmamız. Bir dönem çok satanlar reyonundan alıp okumadığım bir kitaptı. O zaman dedim demekki sıra sende Serenad. Beni kitaba yönlendiren struma olayı olsa da, kitapta strumayı öyle çok da göremedim açıkcası. Yani aslında kitap bir struma kitabı değil. Bu beklenti ile okunmamalı. İçinden başka bir struma beklerken, başka bir struma çıktı benim için. Peki bu başka oluş kötü mü ? Elbette değil.. Zülfü Livaneli ile ilk tanışmamızdı bu. Kendisi kitabı bir kadının ağzından yazmış ve bu kadar mı bir kadının hislerine tercüman olmuş, inanamadım. Kitap neredeyse baştan aşağı benim duygularımdı. Bir kadının yaşabileceklerini böylesi tahlil etmek gerçekten takdirlik. Ben kendi duygularımı yazsam bu kadar yazardım heralde. Kitap sayesinde, ikinci dünya savaşına yeniden ışık tutup, tarafların, yine sadece insana zarar verdiği gerçekliğiyle yüzleştim. Bilmedim yeni şeyler öğrendim. Aslında tam da bunu seviyorum işte. İnsanların hayatlarına dokunmak, birşeyler öğrenmek onlar sayesinde.. bu nedenle kahramanlarımızın hayali olması beni biraz hayal kırıklığına uğratsa da, olayların bağlanmasını, kurgulanmasını, geçmişle günümüze bağlanma şeklini Çok beğendim. Sıkmadan, yormadan, bir çırpıda bitiverdi.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,2bin okunma
Reklam
536 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Bu bir dönem kitabı. Nazım Hikmet dönemi ve 2.dünya savaşı sırasında Türkiye dönemi ve Dünya dönemi... Ayrıca bu bir gizli kalmış, unutulmuş, unutturulmuş olayları tekrar hatırlatma kitabı. Ayrıca bu yeni nesile hiç öğretilmemiş, anlatılmamış, hiç olmuş hayatların yıkılmış umutların kitabı. Osman Balcıgil ile Yeşil Mürekkep kitabıyla
Putlar Yıkılırken
Putlar YıkılırkenOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20191,087 okunma
202 syf.
9/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Kitabın konusu muazzamdı. Kitap sever biri olarak her anında gerçek olsaydı ne yapardım duygusuyla yaşadım. Sonu beklediğim gibi bitmese de, muhteşem bir kurgu okudum. Kitabın çevirmenine gelirsek, ben ingilizce bilmem. Ama sanırım orjinal dildeki kitabı alıp, google translate yardımıyla çevirsem ancak bu kadar çevirirsim. Vasat bir çeviri olmuş. Kaç kere tekrar tekrar okumak zorunda kaldım. Bazen elimden bırakacak boyutlara geldim anlamadığım için. Sonra ufak bir çaplı bir araştırma yaptığımda bunun sebebinin çevirmen olduğunu anladım. Yazık olmuş... Diğer çeviriler nasıl bilemiyorum tabi ancak Bildiğim araştırarak, danışar alınız
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
222 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Okuduğunuzda muhteşem bir dile sahipken, çok basit görünen bir hikayeye sahip gelir Kuyucaklı Yusuf. Kitabı bitirdiğizde neymiş ki bu kitabı bu kadar özel kılan dersiniz belki de, heleki günümüzde. Konuyu özetleyen inceleme Yaşar Nabi Nayır'dan gelmiş zamanında. Bende aynen yazayım dedim. Yaşar Nabi Nayır'ın incelemesi Küçük hikayelerini
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Cem Yayınevi · 1984173,7bin okunma
175 syf.
7/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Reşit Mazhar Ertüzün, Sabahattin Ali öldüğünde 30 yaşındadır. Ali'nin ölümünden tam 37 yıl sonra, 67 yaşındayken, yıllardır elinde derlediği, toparladığı yazılarıyla kitabın basılmasına karar verir. Bunun için neden 37 yıl beklediğini açıksası çok merak ettim. Hakkında yaptığım araştırmada bununla ilgili bir bilgiye rastlayamadım. Bu araştırmalar
Sabahattin Ali Olayının Gerçeği
Sabahattin Ali Olayının GerçeğiReşit Mazhar Ertüzün · GÜR YAYINLARI · 19854 okunma
Reklam
264 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yine Sabahattin Ali'nin beni tanıştırdığı yazarlardandır kendisi. (Daha önce de Sabahattin Ali sayesinde Osman Balcıgil ile tanışmıştım). Sabahattin Ali hihayesini yüz kitaptan okusam yüzünden de sıkılmam herhalde. Müthiş bir çekim var çünkü beni kendisine karşı. Hıfzı Topuz, bu kitabında kronolojik olarak Sabahattin Ali'nin biyografisine yer vermiş bunu da birazda kurgulayarak yapmıştır. Aslında kurgu derken çok da gerçeklerin dışına çıktığını sanmıyorum. Tabi yer yer, kendi bakış açısını da katmış. Kitabın sonlarına doğru Sabahattin Ali'yle tanışmış olduğunu bilmek daha da etkisini artıyor kitabın. Okuduklarım sevgili Sabahattin Ali'nin ölümüne ışık tutmuyor tabi ama kafanızda değişik sorular şekillenip, içinde bulunduğumuz çağın internet velinimetinden yararlanarak yeni araştırmalara yelken açıyor, tabi benim gibi araştırmayı seviyorsanız. Bazı yerlerde de "Sabahattin, Mavi yolculukta o silahı neden aldın?" "Kamyon işine giriş nedeni, işe girmesiyle sınırdan kaçma girişiminin çok kısa sürede şekillenmesi" gibi cevabını bulamadığınız soruları da beraberinde getiriyor. Hıfzı Topuz'un kalemi ve uslubuyla da tanışmış oldum tabi bu vesile ile. Kendisinin diğer kitaplarını da okuyacağım inşallah.
Başın Öne Eğilmesin
Başın Öne EğilmesinHıfzı Topuz · Remzi Kitabevi · 2007674 okunma
256 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Başta söyleyeyim. Bircan Yıldırım'ı sosyal medya da merakla takip ederim. Günlük paylaşımlarını da kendime her gün rehber edinirim. Edit:Artık takip etmiyorum. Kitabı, son dönemde o kadar çok karşıma çıkmıştı, en nihayetinde okumak için sırada bekleyen kitaplarımı bir kenara koyup, satın aldım. Düşünün ki, hikayenin anlatım şeklinden ve diyaloglardan sıkıldıkça zorla bir kitap okuyorsun, ancak aynı orantı da hemen hemen her sayfa da her satırın altını çiziyorsun. Bircan Yıldırım aldığı eğitimlerin, okuduğu kitapların, uyguladığı tekniklerin bir an evvel okuyucusuyla buluşmasını istemesini çok sevecen, içten ve takdire layık buldum. Ancak anlatım şekli, yazı dili, üzülerek söylüyorum gerçekten çok sıkıcıydı. Altını çizdiğim bölümleri aslında hayatın her alanında ve her yaşta kulağına küpe yapabilecekken, yazarımız sanki kitabı yaşca daha küçük kesime yazmış gibiydi. Hele anlatmak istedikleri için kurguladığı hikaye gerçekten aynı sıkıcılıktaydı. Her yaş kitlesine uygun olduğunu Kitabı bir kez daha okur muyum? Evet kitabı zaman zaman açarım ama sadece altını çizdiğim yerleri okurum. Kitabı tavsiye eder miyim? Bu soruyu kendime çokca sordum, hala yanıt bulabilmiş değilim. Son olarak, başta da söylediğim gibi, değerlendirmem sadece kitapla ilgilidir.
Hayat Cesurlara Torpil Geçer
Hayat Cesurlara Torpil GeçerBircan Yıldırım · Destek Yayınları · 20183,343 okunma
392 syf.
6/10 puan verdi
·
31 saatte okudu
Ayşe Kulin'nin Adı Aylin'den sonra okuduğum ikinci kitabıydı. Kitabın ilk yarısını başkası sonraki yarısını başkası yazmış sanki. Hani bazı diziler vardır yapımcı ile yollar ayrılır senaryoya başkası devam eder. İşte o cinsten. Ayşe Kulin, sanki gezi parkı ve darbe girişimi olaylarına bakış açısını anlatmak istemiş, konuyu da Cumhuriyetin ilk yıllarından bağlamaya çalışmış gibiydi. Nazilerin zulmünden kaçıp Türkiye'ye yerleşen Doktor Gerhard ve arkadaşlarının , zamanın Türkiye'sini de içine alarak , yaşadıklarını anlatan bölümleri müthiş bir akıcılık içindeydi. Sonra birden günümüze bağlanmak için arada harcanan ikinci kuşak, öylesine yer verilen üçüncü kuşak ve nihayet aslında anlatmak istediği dördüncü kuşak. Keşke bunları anlatırken tarafsız olabilseydi diye düşünüyorum. Zira okuduğum kitaplarda, okuduklarımdan yola çıkarak, kendim düşünerek çıkarımlar yapmak daha hoşuma gidiyor. Yine kitabı okurken hissettiğim bir diğer husus ise şudur: Ayşe Kulin'in bir çok kitabı, televizyon dizisi olarak uyarlandığından, sanki yazar da kitabını yazarken bu da tv de dizi olursa diye düşünmüş, senaryolaştırırken zorluk çıkarmasın diye, alın ben size yazdım derdim gibi, yersiz, gereksiz diyaloglara, paragraflara yer vermişti. Tüm bu eleştirilere rağmen, kitabı iki günde okudum. Keşke kitabın ilk yarısındaki uslup ve anlatım tarzı devam etseydi...
Kanadı Kırık Kuşlar
Kanadı Kırık KuşlarAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20166,9bin okunma
408 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Osman Balcıgil'le beni Sabahattin Ali tanıştırdı. Sabahattin Ali ile de Osman Balcıgil. Yazar sayesinde, yaşasaydı bugün 112 yaşında olacak olan Sabahattin'e bir kez daha aşık oldum. Evet evet kelimenin tam manasıyla bir kez daha aşık oldum. Üç günde bitirdiğim kitabı, hafta sonu ve gündüz okumaya başlamış olsaydım eminim bir günde bitirirdim. Kuşkusuz konu itibariyle sürükleyici bir kitaptı YEŞİL MÜREKKEP ama OSMAN BALCIGİL'in kalemini de asla yabana atamam. Enfes bir anlatım. Hazin bir hikaye.. Diğer kitaplarını da ilk fırsatta alıp okuyacağım yazarın. İyi ki de bizi tanıştırdın onunla sevgili Sabahattin... Huzur içinde yat diye klişe bir dua edeceğim. Ama hayata gözlerini yummanın üzerinden geçen 71 yılda, hala hiç bir şeyin değişmediğini gördüğün için huzur içinde olmadığını biliyorum.
Yeşil Mürekkep
Yeşil MürekkepOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20164,948 okunma
Geri17
114 öğeden 106 ile 114 arasındakiler gösteriliyor.