İnsanın yapısı doğa eseridir; devletinki ise insanın ürünüdür. Kendi yaşamını uzatmak insanın elinde değildir; ama devletin ömrünü , olabilecek en iyi yapıyı kurarak olabildiğince uzatmak elimizdedir.
Savaş insanın insanla değil devletin devletle ilişkisine dayanır; bu ilişkide tek tek bireyler insan ve yurttaş olarak değil tamamen tesadüfen asker olarak birbirlerine düşmandır; hatta bu düşmanlık bir yurdun üyesi olmakla da değil, savunucusu olmakla ilgilidir.
Özgürlük ruhun haksızlıkların önüne geçmesi ve kendisini, başına gelen mutluluk verici şeylerin tek kaynağı yapması, diğer herkesin gülmelerinden ve sözlerinden korkarak, huzursuz bir yaşam sürmemek için dışsal unsurları kendisinden uzak tutmasıdır.
Bilgenin haksızlığa ve hakarete uğraması mümkün değilse , niye haksızlık yapanları cezalandırıyor? Cezalandırıyor, böylece intikam almış değil, onları düzeltmiş oluyor
Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde fakat her şeyden habersiz , yaşayıp gidecektim. Sen bana , dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu, benim de bir ruhum bulunduğunu öğrettin.
Asıl açıklanması gereken, neden aç insanın çaldığı ya da sömürülen adamın grev yaptığı değil, neden aç insanların çoğunun çalmadığı ve sömürülenlerin çoğunun greve gitmediğidir.