Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sözde bir Devlet'in ne "ra'iyye"si, ne "tâbi"si, ne "köle"si, ne "pleb"i, ne "parya"sı ne de eski dönemlerin "kış geliyor" deyince "titremeye hazırım" diyen bir "kalender"iyim. Tam tersine hukukun vazgeçilmez bir öznesiyim. Bu yüzden hak ve özgürlüklerim konusunda seninle asla ve kata pazarlık yapmam. Evet, sen iktidarsın, ama kendi yasal sınırların içinde kalırsın, haklarıma ve özgürlüklerime "iktidar, benim" diyerek dokunamazsın.Çünkü "Bütün hukuk insan içindir" (Hominum causa omne ius constitutum est) der, beş yüzyıl önce Corpus Iuris Civilis'in en önemli bölümü olan Digesta (Pandectae) ve hukuk devletinde hukuk güvenliği, kamusal olarak yürürlükte bulunan adil yasalara karşı koyanların yararlandığı temel haklar aracılığıyla gerçekleştirilir.Çünkü "Türkiye'de hukuk ve yargıçlar var."Sakın bu dediklerimi küçümseme!"Keser döner, sap döner; gün gelir, hesap döner.Sizin Batı'dan çevirip aldığınız, ama iyi özümseyip kavrayamadığınız ve yukarıdaki ilkelere dayanan yasalara göre, biri bir suç işledi mi, devlet, onu kendisi yargılamaz, yargılayamaz. Bağımsız ve yansız bir erke teslim eder. Halka ait egemenliği Türk halkı adına kullanan erkin adı "yargı(lama)"dır (Anayasa, m. 6, 9). Eski Yargıtay - Onursal Başkanı Sami Selçuk
Kadınları güzeller güzeli Venüs temsil ederken erkekleri yamuk yumuk Mars'ın temsil etmesine hiç takılmadan birkaç konuya açıklık getirmekte fayda var. Mitolojide Venüs (Yunancada Afrodit), aşkın ve güzelliğin tanrıçasıdır. Venüs gezegeni geçmiş zamanlardan beri en parlak gezegen olarak gözlendiğinden kendisine bir "tanrıça" ismi verilmiştir. Diğer taraftan, kızıl gezegen Mars'ın adı ise Roma mitolojisindeki Savaş Tanrısı'ndan gelmektedir. Doğal olarak kadınların Venüs'ten, erkeklerin ise Mars'tan dünyamıza geldiği benzetmesi gezegenlerin ad ve karakterlerine bakınca oldukça uygun duruyor.
Reklam
Charles Bonnet Sendromu: Charles Bonnet adında bir avukat vardı. Geçinebilmek için avukatlık yapsa da derin merak dolayısıyla çok sayıda doğabilimciyle yazıştı, kitaplar yazdı. Fakat Bonnet'in yayınları arasında konu olarak diğerleriyle hiç uyuşmayan bir örnek de vardı. 1760 yılında dedesinin sıradışı tecrübeleriyle ilgili bir makale
Sayfa 67 - Metis BilimKitabı okudu
Atsız'ın meşhur "Geri Gelen Mektup" şiiri, derginin 44. (03 Ağustos 1951) sayısında başlıksız olarak yayımlanıyor. Ve altta bir not var: "Bu şiir, Atsız'ın intişar etmemiş bir romanından alınmıştır." 1972'de yayımlanmış Ruh Adam romanının daha 1951 yılında çatısının kurulmuş, hatta büyük bir kısmının yazılmış olduğu anlaşılıyor. Kahramanın adı konmuştur; olayların akışı içinde yer alan bir şiir yazılmıştır; en azından bir kısım olayların akışı da tasarlanmıştır. Derginin 44. sayısındaki bu not Atsız'ın, Selim Pusat la ilgili sırrı İsmet Tümtürk'e açıkladığını da gösteriyor.
Bu ülkede hoşlanmadığım tek bir şey vardı. İzlenimlerime göre ülkenin asıl yerlileri olan ve Aborijin adı verilen, esmer tenli kişiler ayrıma tabî tutuluyorlardı. Avustralyalılar, onlara Amerikalıların, kendi yerlileri olan kızılderililere davrandıkları gibi bir tutum sergiliyorlardı. Onlara yaşama hakkı tanınan tek bölge olan “Outback” beş para etmez kumlarla örtülüydü ve kuzey yöreleri yüksek kayalıklar ve sert çalılıklarla kaplıydı. Hâlâ onlara ait olduğu kabul edilen ve yaşama koşullarının görece düzgün olduğu tek yer, ulusal parktı ve bu nedenle burayı turistlerle paylaşmak zorundaydılar.
"Zül Celal-i Vel İkram"
Aşk yoluna çıkmak ise niyetin, vuslata etmek ise gönlündeki, bela ile imtihan edilirsin. Biz "çalap" deriz, her daim Allah'tır gönülde adı. Ama onun bir adı da " Zül celal-i Vel ikram'dır." Kişi ister ki hemen cemalini göre, o güzellik karşısında mest ola. Ama o önce kahrı, zulmünü, celalini gösterir "Zül celal-i Vel ikram"... Demek önce celal, sonra ikram. Önce kahır, zulüm, imtihan, çile sonra lütuf, sonra ihsan, sonra ikram. Ya sebep nedir, önce celal sonra ikramda bulunur? "Aşığı sadık mı değil mi emin olmak için."
Sayfa 159Kitabı okudu
Reklam
Adı üzerinde 1000 kitap!
Arkadaşlar Alıntıları gezerken birine gözüm ilişti. Hedefe bir kullanıcı koyulmuş ve adama ağıza alınmadık sözler ile adamlığını bırakmadan, namussuzlugundan bahsederek emri bil maruf yapmaya çalışmış bazı sözde ehli sünnet tabakadan zatlar. Adamın yaptığı cürüm ise okuduğu erotik kitaptan alıntıları paylaşması.(Yaptığının iyi birşey olduğunu
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Mis gibi bir kitap. Kesinlikle öneririm. En sevdiğim şiir ektedir : Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sende hiçbir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen bayan Nihayet , sen ölümüm kalımım Ben artık adam olamam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum orda oraya Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi Ve içim götürmez kenarından kesilmiş bir ekmeği Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri Raslaşmamak için elimden geleni yaparım Bu böyle pek de kolay değil gerçi Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; Bunun verdiği mutluluk da az değil ki Çıkar giderim bu kentten olmazsa, Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki Inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri .
Sevda Sözleri
Sevda SözleriCemal Süreya · Can Yayınları · 199027,1bin okunma
Gençler Din Gerçeğini Anlatıyor Çok Dikkatli Okuyun
İbadet Savaşı Değil Adalet Savaşı Veriyoruz Adaleti neden bir kişinin insafı kontrolüne hile ile verdirdiler? Ortadoğu ve batı sömürge çetesinin çıkarlarına bir Türk Savcının çıkıp engel olmasını engellemek için. Bunu yaparken de adalet savaşı gibi göstererek din adına bir ibadet savaşı veriyoruz ile süslediler. İnsanlık ilk kez yazıldığı
Öklid, bir önceki dönemden birçok yönden tamamiyle farklı olan ve genellikle Hellenistik Çağ adı verilen yeni bir dönemin başlangıcında yaşamıştır.
Reklam
Eve vardığında zarfları salondaki masaya yığdı. İsimsiz onlarca umut, bir gün ansızın çay bahçesinde, pastanede ya da sahilde, şu işin adını koyalım artık, demek için, Halep işi masa örtüsünün üstünde onu bekliyordu. Bir iş değil bu, diye düşündü, adı da olmasın.
Sayfa 11 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Emperyalizme direnen her gencimizin sonu ölüm...
Öldürdün mü sandınız beni 6 Mayıs'ta? Say bakalım o günden bugüne doğan çocukların kaçının adı cellat kaçının adı DENİZ. 6 MAYIS 1972 open.spotify.com/track/3pix3WNDZ...
- Bu kitapta çözümleri ile birlikte bütün sorunlarının kaynağı yazıyor. - Ne bu peki? - Adı pişmanlıklar kitabı, canım.
Sayfa 33 - Domingo YayınlarıKitabı okuyor
108 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsanlık Halleri
Muhtelif Evhamlar Kitabı Ömür İklim Demir ile tanışma kitabımdı. Kitabı bitirdiğimde iyi ki de bu kitabı okumuşum dedim. Öykülerdeki kahramanların her birinin de çeşitli evhamları var. O yüzden kitabın adı Muhtelif Evhamlar Kitabı. Öykülerin konuları orijinaldi. Yazar yarattığı atmosferle her bir kahramanının iç dünyasındaki buhranı hissetmemizi
Muhtelif Evhamlar Kitabı
Muhtelif Evhamlar KitabıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 20197,3bin okunma
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adı ile. De ki: Yaratılmışların şerrinden, karanlık çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfleyenlerin şerrinden ve haset edenin, içindeki hasedini dışarıya vurduğu vakit, şerrinden; şafak aydınlığının Rabbine (Allah’a) sığınırım.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.