Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
NAMAZ GÖZÜMÜZÜN NURUDUR VE ÇOK ÖNEMLİDİR .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 5 VAKİT NAMAZ DİNİMİZİN DİREĞİDİR 🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 SUAL :  NAMAZIN DİNDEKİ YERİ NEDİR ?
"Giderken öğreniyorum gidilmesi pek gereken o yeri" diye, Mousthapha'nın mı, yoksa, rivayet muhtelif, Asmalımescit'te dar sokaktaki köhne meyhanede ya da Tunalıhilmi'de modern bir işhanındaki yazıhanede doğmuş, Tan Seçkisi'nde boy göstermiş Arşidük Reşit'in mi olduğunu şimdi anımsayamadığı dizeyi düşündü. O yer birilerince doldurulmuştu, bunu sezinliyordu ve biliyordu ki hikâyecinin de elinden bir şey gelmezdi artık. Ayrıca Sultan Reşit'in dört kez öleceğini ve cenazesinin pek ıssız olacağını da biliyordu. Yolda dışarıya bakıyordu camdan, birtakım insanlar, araçlar, ağaçlar, direkler, devasa binalar geçiyordu, öte yandan ozanın ilk kez düpedüz altında bir başına uzanacağı, dizelerinde defalarca selamladığı sevinçli bir gece yaklaşıyor, yüreklerde kendine yer açmaya hazırlanıyordu. İnsanların devinimine bu sevincin endişesi bulaşıyordu.
Sayfa 48 - Törensiz Bir CenazeKitabı okudu
Reklam
"Varlığın idaresine vararak, akıl ve erdem ile kuşanıp açık bir ufka doğru yelken açmak ve perdeyi kaldırıp manaya vasıl olmak sanıldığı kadar zor değil. Aklını ve kalbini aynı hizada buluşturan insanlar bunun zor olmadığını bilir. Bizim bilge ve nahif atalarımız kendi bahçesine bakarken kibirlenmeyen, başkasının bahçesinden geçerken hasetlik duymayan güzel insanlardı. Gök kubbenin altında bize verilen emanete sahip çıkan, 'Kökler sağlam olsun ki dallar semaya uzansın.' diyen arif kişilerdi. Evet onlar güzel atlarına binip gittiler ama giderken bize de çok güzel atlar, ağaçlar, dağlar, vadiler, ırmaklar, türküler, destanlar, şiirler, kelimeler, kavramlar ve hepsini bir ana şefkatiyle kucaklayan kocaman bir gök kubbe bıraktılar."
616 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Selam. Bu ayın okunan tuğla kitabı Homeros’un İlyada’sı oldu. En başta çok çekincelerim vardı fakat okuma süreci korktuğum gibi olmadı aksine çok verimli geçti. Öncesinde mitoloji ile deneme türünde Edith Hamilton’un - Mitologya eserini okudum. Başlangıç için çok ideal bir kitap tavsiye ederim. Daha sonra Hesiodos’un Theogonia ~ İşler ve
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,3bin okunma
Gök kubbenin altında bize verilen emanete sahip çıkan, "Kökler sağlam olsun ki dallar semaya uzansın." diyen arif kişilerdi. Evet onlar güzel atlarına binip gittiler ama giderken bize de çok güzel atlar, ağaçlar, dağlar, vadiler, ırmaklar, türküler, destanlar, şiirler, kelimeler, kavramlar ve hepsini bir ana şefkatiyle kucaklayan kocaman bir gök kubbe bıraktılar. Gelin, bu asil ve engin gök kubbeye birlikte sahip çıkalım.
408 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bol yeşilliklikli ve fablli roman
Kıbrıs ve İngiltere arasında geçen hikayede yeşilin ve doğanın canlıların içinde bol bol yer bulduğu yeri geldiğinde incir ağacının ve arının bile konusturuldugu bir fabl niteliğinde ki kitabi okumuş bulundum tekrardan Elif safagin kalemiyle... Defne ve Kostas, Yusuf ve Yorgos arasındaki aşk ilişkisi, Defne ve kostasin ikinci ve tek çocuğu Adanın
Kayıp Ağaçlar Adası
Kayıp Ağaçlar AdasıElif Şafak · Doğan Kitap · 20231,546 okunma
Reklam
İçimde, ancak sarhoş olduğum zamanlar hissettiğim, müthiş bir yürümek ve koşmak arzusu vardı. Saatlerce, günlerce gidebileceğimi zannediyordum. Etrafıma bakmayı unutmuş, bir hayli ilerlemiştim. Rüzgâr çoğaldığı için adeta göğsümden biri iter gibi oluyor, bu kuvvetle mücadele ederek ilerlemek bana zevk veriyordu. Birdenbire niçin buralara geldiğimi düşündüm... Hiç... Sebep filan yoktu... Karar vermeden yürüyüp gelmiştim. Yolun iki tarafındaki ağaçlar rüzgârdan inliyor ve gökyüzünde bulutlar büyük bir hızla koşup gidiyordu. Gözlerimi yumarak ilerliyor ve ıslak havayı içime çekiyordum. Kafamdan söküp attığım sual tekrar belirdi: Niçin buralara geldim?.. Rüzgâr dün akşamkine pek benziyordu, belki biraz sonra kar da sepelemeye başlayacaktı... Dün akşam buralarda başka bir adam, gözlükleri buğulanarak, şapkası elinde ve göğsü bağrı açık, koşar gibi yürüyordu... Rüzgâr, kısa ve seyrek saçlarının arasına giriyor, kim bilir nasıl tutuşan başına, dıştan bir serinlik veriyordu. Bu başın içinde neler vardı? Bu baş, bu hasta, bu yaşlı vücudu neden buralara sürüklemişti. Raif Efendi'nin o karanlık ve soğuk gecenin içinde nasıl yürüdüğünü, yüzünün nasıl şekil aldığını tasavvur etmek istiyordum. Buraya neden geldiğimi şimdi anlamıştım: Onu ve onun kafasının içinden geçenleri burada daha iyi göreceğimi zannediyordum. Fakat işte ben, şapkamı uçurmak isteyen rüzgârdan, uğuldayan ağaçlardan ve koşup giderken birçok şekillere giren bulutlardan başka bir şey görmüyordum. Onun yaşadığı yerde yaşamak, onun gibi yaşamak demek değildi... Bunu zannetmek için pek saf ve ancak benim kadar gafil olmak lazımdı.
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Burada kentin gürültüsünü hiç duymayız. Önce alanı ve geniş caddeleri görürüz. Gece. Ağaçlar, Işıklar. Ama sessiz... Yalnız bir blues duyulur... (çünkü burada kenti şimdiye kadar kitaplardan tanıdığı biçi- miyle hemen kavramıştır. Ve hayalindeki kentte onun uğultusu yoktur...) yalnızca blues... Büyük resimde kadını Roma otelinde giderken görürüz. Çantasını ardından sürüklerler. (Burada aslında kadın için artık dış dünya sona ermektedir. Düşünmek ister. Kendi köklerine geri dönmek ister...kendi yaşamı ile bir hesaplaşmaya girecektir. Ciddidir. Duyguludur, belki biraz da melankoliktir. Gene de dış dünyaya karşı canlılığını korur. Dünya artık onun için bir kulistir. O kendi sahnesi üzerinde durmaktadır. Sahnede kendi kendisiyle yalnızdır. Yedek canlısı artık aşk değil, en sevdiği yazar olan Pavese'dir.) Burada Cesare Pavese ile özdeşleşir, o da bu otele gelmiştir ve burada intihar etmiştir.
408 syf.
10/10 puan verdi
SÜRGÜN VE SAKINCALI BİR YAZARIN KAYIPLAR ROMANI
Kayıp Ağaçlar Adası metaforik anlatımlı, tarihi konuları kurgu romanlar içinde okumayı sevenler için akıcı bir kitap. Ben Elif Şafak’ı severim.Fikirleri beni bağlamaz ayrıca yargılandığı Baba ve Piç romanıyla Türklüğe hakaret suçlamasından suçun yasal zemininin oluşmaması ve delil yetersizliği ile beraat etti.Kendimizi güncelleyelim arada
Kayıp Ağaçlar Adası
Kayıp Ağaçlar AdasıElif Şafak · Doğan Kitap · 20231,546 okunma
2023 / Giderken...
Dünyayı verelim çocuklara Hiç değilse bir günlüğüne Allı pullu bir balon Gibi verelim oynasınlar Oynasınlar türküler söyliyerek Yıldızların arasında Dünyayı çocuklara verelim Kocaman bir elma gibi verelim Sıcacık bir ekmek somunu gibi Hiç değilse bir günlüğüne doysunlar Dünyayı çocuklara verelim Bir günlük de olsa öğrensin Dünya arkadaşlığı Çocuklar dünyayı alacak elimizden Ölümsüz ağaçlar dikecekler
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Reklam
"Oksijene ihtiyacımız yok!"
Bir sabah uyandığımızda bütün ağaçlar yeryüzünü terk etmiş olacak. Giderken bize yokluklarından başka bir şey bırakmadan.
Fani bu dünya fani
Baharda yeşeren yapraklar Yaz geldi güzelliğin zirvesine ulaştı Eylülde dökülmeye başladı Kışın kalmayacak hiçbiri İnsanlar koşuşturmaya devam edecek Okullar açılıp kırtasiye masrafları Servis ücretleri konuşulacak Özel ders ve etüd ücretleri ne kadar pahallandı EEE yapacak bir şey yok Sanayi siteleri dumanlarını salacak gökyüzüne Çift sürenler sabahın alacakaranlığında Girecekler toprağın içine içine Ağaçlar baharda yine yeşillenecek Yazın yine zirveye çıkacaklar Eylülde dökülmeye başlayacak ve Kışın yine yoklar Herşey böylece devam edip giderken Bir gün bunları izleyen ben de olmayacağım Toprağın üstünde Kim farkedecek beni Kim hatırlayacak acaba En yakınlarım bile bazen hatırlayıp Gülecekler Ama ben olmayacağım Beni hiç unutmayanı Olduğum zamanlarda hiç unutmamalı
345 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.