Avucumuzdan akıp giden değerler için ağıt yakmak kolaydır, önemli olan zamanında değerlere sahip çıkmak ve onlari muhafaza ederek gelecek kuşaklara aktarabilmektir.
Arjantinli yazar Manguel, bürokratik bir nedenden dolayı Fransa'dan ayrılmak zorunda kalır. İyi bir okur olan yazar, 35bin kitaptan oluşan kütüphanesiyle de vedalaşması gerektiğinde 'ağıt' niteliğinde olan bu kitabı yazar..
Kütüphanelerin tarihi, sözlükler, sözlük yazarları, okurlar ve hoş anekdotlardan oluşan içten ve samimiyetle yazılmış 126 sayfalık kitap hiç bitmesin istedim.. Tavsiye ederim..
...
"Diodorus Sicukus MÖ 1.yy da Mısır'ı ziyaret ettiğinde eski bir kütüphanenin kalıntılarına ait giriş noktasına oyularak yazılmış bir kitabe görmüştür. 'RUH TEDAVİ MERKEZİ'. Belki de bir kütüphaneninvarmak isteyebileceği en yüksek emel budur.
Bir boş beşik hikayesinin olmayan çocuğuyum.
Kanadı kırılan kartal da benim beddua etsem.
Bir ağıt olarak yak beni Allah'ım Parmaklarına kına olayım hayatın.
Affet bu siyah ve transparan duayı.
Ben zaten gecenin arka cebinde falçatayım.
İşte kendi sözcükleriyle acı çeken kişinin
yakarışları:
Anlayışlı bir insanım ben, oysa bana saygı duyan kaybediyor.
Doğru sözüm yalana dönüştürüldū,
Hilebaz adam beni Güney Rüzgârı'yla örttü, onun hizmetine girmeye zorlandım,
Bana saygı duymayan, beni senin önünde utandırdı.
"Her zaman bana yeni azaplar verdin,
Eve girdim, ruhum
Derviş Bey bir ağıt tutturmuştu. Yıllanmış, ağır, uzak bir ağıt. Uzun yıllar önce yaşadığı büyülü düşü yeniden yaşayabilmek için durmadan söylüyordu :"o iyi, o iyi insanlar..."
Ben bir aziz değilim, hele gündüz değilim
Attığı her adımda siyah bir iz bırakan
Bir yanında ürküten bir baldıran gövdesi
Bir yanında kederi özümleyen bir lâle
Göğsümde bir yanardağ kıvranıyor rüveyda
Yaraları kapandıkça kanıyor rüveyda
Duman çöktü güneşin sitem aynalarına
Aralandı perdeler şimdi sensiz değilim
Dertliyim, viraneyim, ben bir aziz değilim
Azizler tohum eker sevgi tarlalarına
Nurullah GENÇ...