Öncelikle takipçi sayınızda “küçük” miktarda olumsuz dalgalanmalardan etkilenmek istemiyorsanız kitabı okumamanızı, paylaşmamanızı ve beğenmemenizi tavsiye ederim. Bu beni çokça kaygılandıran bir konu değil açıkçası, Sosyoloji okuduğum için yaptığım minik bir gözlem sadece.
Türkiye’de yerleşik bir motto olan, ”Herkes kendi işini yapmalı” cümlesini
“Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı,gene aynı şekilde,fakat her şeyden habersiz,yaşayıp gidecektim.
Sen bana dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu,benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin…”
Ben normalde kitap okurken ağlayan bir insanım. Kitaplara ağlamamın sebebi ya içinde ki hüzünlü bir olaydır ya da karakterin başına gelen üzücü şeylerdir. Çok az kitapta ise Allah sevgisiyle ağlamışımdır. Bu kitap beni ağlattı ama çok şükürki gözyaşlarım imanımdan aktı, Allah için aktı. Gözyaşlarım yanaklarımı değil gönlümü ıslattı. Gözün yaşı
Çok acıklı ve gerçek bir hikayeyi bitirdim az evvel. Uzun zamandır ilk kez bir kitap beni ağlattı. Çok etkilendim ve tarihi, savaşları, insanlığı bir kere daha sorguladım, sorguluyorum ve sorgulayacağım. "İncir Kuşları" insanı gerçekten derinden sarsıyor.
Hikayenin işlenişiyle ilgili beni rahatsız eden bir nokta oldu.
•Felaket tellalı
Bugün bu güzel kitapla yollarımız ayrıldi, Genelde kitap bitirmenin mutluluğunu yaşamam gerekirken bu kitabın biraz daha devam etmesini diledim.
Kitabı okurken gizemli bir yolculuğa çıktım çocukluğuma gittim, mahalle aralarında unutulan o güzel oyunlara, ninja kaplumbağalari hatırladım, Hugo ve Tolga abiyle hasret giderdim.
Cem Karaca,ölüm bana
Çocuk olmak ne güzel şey..Etrafı tarafından anlaşılan bir çocuk olmak daha da güzel..Fakir bir ailede büyüyen yaramaz bir çocuğun hikayesi Şeker Portakalı..Zeze yeni taşındıkları evdeki şeker portakalı ile arkadaş olduğu için de kitabın adı bu..5 yaşında kendi kendine okuma yazmayı ögrenmis ve okula yazdırılmış..Ögretmeni mutlu olsun diye çicek götüren, yiyeceğini arkadaşıyla bölüşen, iyi yürekli,zeki bir çocuk aslında..Hem yaptığı yaramazlıklarla okuyucuyu güldürüyor hem yaşadığı talihsizliklerle hüzne boğuyor..Büyüyünce papyonlu bir şair olmak istiyor ve işte büyüyüp bu kitabı yazıyor..Okurken kitabın sonunda aglayacağım aklıma gelmezdi..Ağlattı kerata..Sanki o hepimizin çocukluğu,tavsiye ederim..
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · E Yayınları · 1975229,4bin okunma
Savaşın insanlara katacağı iyi bir şey olabilir mi? Düşündüm sadece savaş üzerine yazılmış kitaplar geldi aklıma diğerleri olmasa da olur. Savaşın tüm vahşiliğini tüm korkunçluğunu anlatan kitaplar olmalı ki insanlar ders alsın ve sebep olanlar utansın, yerin dibine girsin, insanlıklarını sorgulasın!
Bu kitap için Yaşar Kemal
Atatürk fotoğrafı paylaşayım dedim. Belki güzel şeyler yazarım diye de düşünmüştüm ama şu fotoğraf beni ağlattı. Hâlâ da ağlıyorum. Cumhuriyetin 100 yılına böyle mi girilir diye düşünüyor sanki Atam. Hakkaten ya böyle mi olur bir milletin kurtuluşunun 100. Yılı!