Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ah keşke, sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek, kendimizi okuduğumuz gibi, hatta kendimizden de iyi, başkasını okuyabilsek! Şefkat ne kadar dingin, aşk ne denli saf olurdu.
Ah keşke, sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek …
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Birbirinin sevgisinden şüphe duyan sevgililere benziyoruz. İçimize düşen kurdu besleyecek ne çok şey var. Ne çok sebep, karşımızdakinden uzaklaşmak için. Güven tazelemek için söylenen sözler bile yeni yaralar açabiliyor. Yaralar uçuruma dönüşmemeli. Çünkü uçurum hakemlik yapmaz. Gözlerimizden öpmez uçurum. Uçurum sarılmaz bize. Elimizden tutamaz. Küslüğümüzden kimin kârlı çıkacağını bir görebilsek! Ah, bir görebilsek küslüğümüzden kimin kârlı çıkacağını!
Sayfa 59 - Şule YayınlarıKitabı okudu
"Ah! Keşke sevdiğimiz ruhun üzerine bir ayna misali eğilip ondaki yansımamızı görebilsek!"
Sayfa 34 - Kapra YayıncılıkKitabı okudu
“Ah keşke sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek,kendimizi okuduğumuz gibi hatta kendimizden de iyi , başkasını okuyabilsek ! Şefkat ne kadar dingin, aşk ne denli saf olurdu!”
“Ah, keşke sevdiğimiz ruhun üzerine bir ayna misali eğilip ondaki yansımamızı görebilsek!”
Reklam
gülmeyin bize gülmeden yaşamak ne ki satranç oyunu mu ah onu bilmiyoruz onu bilmiyoruz çok yazık gelin körebe oynıyalım körebeyi bilir misiniz siz biz hep körebe oynarız   körebeyi bilir misiniz siz biz hep körebe oynarız ve de hep ebe biz oluruz hep kör hep kör çıngıraklı şeytanlar dolaşır hep her yanımızda hep her yanımızda karanlıktır
Sayfa 14 - Mayıs
"İnsanların kaderi de böyledir. Hep aynı motifi tekrar tekrar yaşararak bitiririz ömrümüzü. Her tekrarda, bu sefer doğruyu bulacağımızı sanırız. Aslında doğru, aynı motifi tekrar tekrar örerek değil, motifi değiştirerek bulunabilir. O motifi bir görebilsek, ah bir görebilsek... sonra da kenarından da olsa az biraz biraz değiştirebilsek, hayatımız ne kadar farklı olurdu."
Sayfa 377Kitabı okudu
"Ah! Keşke sevdiğimiz ruhun üzerine bir ayna misali eğilip ondaki yansımamızı görebilsek! Ah! Keşke kendimizi onlarda okuyabilsek, hatta kendi içimizde yaptığımızdan daha iyi okuyabilsek!"
Timaş YayınlarıKitabı okudu
Birbirinin sevgisinden şüphe duyan sevgililere benziyoruz. İçimize düşen kurdu besleyecek ne çok şey var. Ne çok sebep, karşımızdakinden uzaklaşmak için. Güven tazelemek için söylenen sözler bile yeni yaralar açabiliyor. Yaralar uçuruma dönüşmemeli. Çünkü uçurum hakemlik yapamaz. Gözlerimizden öpemez uçurum. Uçurum sarılamaz bize. Elimizden tutamaz. Küslüğümüzden kimin kârlı çıkacağını bir görebilsek! Ah, bir görebilsek küslüğümüzden kimin kârlı çıkacağını! Taş taş örmüştük surlarımızı, o taşları söküp birbirimize atamayız şimdi. Her yağmur yağdığında kokusunu içine çektiğimiz topraklarda hücum edemeyiz birbirimize. Gürültü sesi bastırır, oysa konuşmaya ihtiyacımız var. Konuşmaya ve birlikte şarkılar söylemeye. Konuşmaya ve birbirimizi can kulağıyla dinlemeye. Yanlışları dile getirmeyelim mi? Getirelim, fakat Kabil elindeki taşı kaldırdığında söylemiyordu. Taşın dili dönüyorsa söyleyecek bir şey kalmamıştır insana.
Reklam
Ah keşke, sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek, kendimizi okuduğumuz gibi, hatta kendimizden de iyi, başkasını okuyabilsek! Şefkat ne kadar dingin, aşk ne denli saf olurdu!"
“ Ah keşke, sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek, kendimizi okuduğumuz gibi, hatta kendimizden de iyi, başkasını okuyabilsek! Şefkat ne kadar dingin, aşk ne denli saf olurdu!”
Ah! Keşke sevdiğimiz ruhun üzerine bir ayna misali eğilip ondaki yansımamızı görebilsek!
"Ah keşke, sevdiğimiz ruha doğru eğilip bir aynadaki gibi suretimizi görebilsek, kendimizi okuduğumuz gibi, hatta kendimizden de iyi, başkasını okuyabilsek! Şefkat ne kadar dingin, aşk ne denli saf olurdu!"
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bizler savaş zamanında ne zannederdik biliyor mu­sunuz? "Ah , çocuklar, o günü bir görebilsek . . . " derdik. "Savaştan sonra yaşayanlar öyle mutlu insanlar olacak l ar ki! Öyle mutlu, öyle güzel bir hayat başlayacak ki. Bunca acıyı çektikten sonra insanlar birbirlerine merhamet ede­ cek. Birbirlerini sevecekler. Başka türlü insanlar olacak." Bundan şüphemiz yoktu. Zerre kadar.
76 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.